Bu soruya Azerbaycan’da yaşayan Anar Suleymanov şu şekilde yanıt veriyor:
Bugün Azerbaycan’ın batı yanlısı bir ülke olduğunu söyleyemem. Ama bir zamanlar öyleydik. nedenini açıklayabilirim.
Azerbaycan Avrupa Konseyi’nin bir üyesi olarak, uzun süredir devam eden ve sancılı Karabağ sorununu barışla çözebileceğini umuyordu. Başlıca Avrupa ülkelerinin, çatışmayı sona erdirmesi ve işgal altındaki topraklarımızı geri vermesi ve 4 BMGK kararlarının tümünü uygulaması için Ermenistan’a baskı yapacağını umduk. Bunun yerine boş bir teselli aldık ve mevcut durumu korumanın daha iyi olduğuna inandırıldık. Avrupa Konseyi, Karabağ savaşı nedeniyle yüz binlerce Azerbaycanlının mülteci olduğu gerçeğini küçümsedi.
Sahip olduğumuz her şeyi kaybettik. Batı dünyasının bir parçası olmanın ya da batı yanlısı olmanın ekonomimizi, sanayimizi, eğitimimizi, sağlık sistemimizi vb. iyileştireceğimizi umduk. Ancak birçok Azerbaycanlı uzman Batı Avrupa, ABD ve Kanada’ya taşındı. Okuldaki en iyi matematik öğretmenlerimden biri şu anda Almanya’da çalışıyor. Beyin göçü Azerbaycan’da büyük bir sorundu ve hala da öyle. Batı ülkelerine hizmet etmek için doğmuş gibiyiz ve Avrupamerkezciliğin kurbanlarıyız.
Batılı insan hakları kurumlarından büyük miktarda para alan birçok Batı yanlısı hibe emici ortaya çıktı. Bakü’nün en göz kamaştırıcı yerlerinde öğle yemeği yiyen, farklı markalar giyen, gece kulüplerinde geceler geçiren o cimriler, eşitlik ve insan haklarına nasıl saygı gösterileceği konusunda eğitimler veriyor. Batı’dan öğrendiğimiz tek şey “2’den fazla cinsiyet var”. Çok kullanışlı.
Batı yanlısı hale gelen birçok batılı şirket, ülkedeki yolsuzluk planının bir parçası oldu. 90’lı yılların başında ülkemiz ABD tarafından demokratik olarak tanınmasına rağmen Batı’dan hiçbir destek görmedi.
Sonuç olarak: Batı yanlısı olarak birçok kez orta parmak kaldırdık ve artık batı yanlısı değiliz.
Ne dersiniz tanıdık geliyor mu?