Süleyman Çelik ([email protected])
TBMM eski Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İştişare Kurulu Başkan Vekili İsmail Kahraman, yeni anayasa çağrısında bulunarak, “dindar anayasa yapalım. İlk dört madde değişebilir” demiş!..
Bu adam demek istiyor ki “laik demokratik Cumhuriyet yıkılsın, ŞERİAT devleti kurulsun!..”
İlk kez söylenen bir söz de değil, daha önce birçok kişi tarafından dile getirildi…
Tıpkı Ayasofya’da Atatürk’e hakaret eden şerefsizler gibi, bu adamlar da bireysel görüşlerini açıklamıyorlar; kendilerine verilen görevi yerine getiriyorlar!…
Daha Önce, Atatürkçü(!) genelkurmay başkanları tarafından general yapılmış, Cumhurbaşkanı Danışmanı bir emekli asker, devletin desteği ile kurultaylar yapıp kuracakları yeni devletin adını, resmi dilini, başkentini açıklamadı mı?
“Yavaş yavaş alıştırıyorlar” diyeceğim ama artık yavaş yavaş da olmuyor. Hatta söz bitti, ufak ufak uygulama da başladı!..
Örneğin, 14 Aralık’ta, Resmi Gazete’de yayımlanan faizsiz finansın denetim standartlarıyla ilgili kuralların içerisinde şeriat hükümleri var. Ayetlerle örnekler veriliyor…
İstanbul’u, kurulacağı bildirilen “ASRİKA FEDERE İSLAM DEVLETİ“nin başkenti yapmak üzere hazırlıklar yapılıyor.
Ankara‘nın içi boşaltılarak, bir devletin başkentinde bulunması gereken kurumlar teker teker İstanbul’a taşınıyor.
Yakında Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Genel Müdürlüğü‘nün de taşınacağı bildiriliyor…
“Nereye gidiyoruz” derseniz, “Afganistan’a doğru” derim!..
“Taliban ile anlaşabiliriz, aramızda inançla ilgili ters bir yan yok” denilmedi mi?
Ne yazık ki gidişe muhalefet, özellikle Cumhuriyet’i kuran parti olan CHP’den de bir tepki yok…
Kılıçdaroğlu hala, “laiklik tehlikede değil” diye mi düşünüyor?..
Bu durumda, sizce Kılıçdaroğlu yönetimi, “dur bakalım ne olacak?” der gibi aymazlık (gaflet) ve sapkınlık (dalalet) içinde bekliyor mu, yoksa hıyanete ortak mı oluyor?
Unutmayalım, asıl “SÖYLETEN” Atlantik ötesinde!..
Bir yanıt yazın