AFGAN GÖÇÜNE BİR BAKALIM
Müslüman ülkelerin kaderi, kadercilikle karartılmakta!. Yöneticilerin ve din tüccarlarının İslam’la uzak yakın ilgisi olmayan söylemlerle susturulmakta.
Bu yazgıyı paylaşanlardan biri de ne acı ve yazık ki Afganistan’dır.
Kendilerini talebeler olarak niteleyen Taliban örgütü, Afganistan’ın geleceğini şekillendirmekte.
Eylem ve söylemleri İslam’ın hoşgörüsü ile bağdaşmamaktadır.
Bu girişten sonra, şöyle bir genele bakalım.
Afgan halkı, belli bir ırktan oluşmamaktadır. Karma, homojen bir ırklar bileşkesidir.
Lakin bu ırkın yadsınamaz bir özelliği vardır.
Şiddete dayanıklı, çileye talimli, doğuştan savaşçı bir yapıdadırlar.
Yıllarca Rusya’ya kan kusturdular. Rusların askeri deha ve stratejileriyle adeta dalga geçtiler.
Bu dirence daha fazla dayanamayan Ruslar, Afganistan’dan çekilerek rahat yüzü gördüler.
Aynı Afganlılar, teknolojiyle donanımlı ABD ile gerilla savaşına giriştiler. Yıllar sürse de ABD’ye pes ettirdiler.
ABD, Ekim sonuna kadar Afganistan’dan çekilmek zorunda kaldı. Buna bizde tefi tarağı toplayıp kaybolmak denir.
Rusya’nın ve ABD’nin yıllarca hakkından gelemediği bir ülkede biz nasıl bir başarı göstereceğiz?
Mehmetçiğin bu bataklıkta işi ne, neyin karşılığı?
Daha şimdiden Taliban güçleri Kabil’e doğru ilerlemekteler. ABD’nin 12 ayda Kabile ulaşabilirler tahmini bile tutmamışken. Yeni tahmin; 30 ya da 90 günde Kabile ulaşacakları yönünde.
Durum bu iken; biz bu güce karşı Kabil havaalanını nasıl koruyacağız?
Mehmetçiğin kutsal kanını nasıl akıtmadan bu görevi ifa edebileceğiz?
Çapulcu sürüsüne karşı, neyimize güveniyoruz? Elbette Mehmetçik destanlar yazmayı bilir? Bilirde bu destanı neden ve niçin yazdıracağız? Çıkarımız ne olacak?
ABD sözcüsünün açıklamasına bakarsak, bu göreve biz talip olmuşuz.
Neden?
Mehmetçik ABD’nin egosuna ve çıkarına mı hizmet edecek? ABD’nin pisliğini mi temizleyecek? Bizi böyle bir riske sokan endişe, kaygı ve korku nedir Tanrı aşkına?
Kimse kusura bakmasın ama bunun adına düpe düz; Mehmetçiği çapulcu, kafa kesici Taliban’ın kucağına atmak olacaktır. Umuyoruz bu yanlıştan dönülür!..
ABD’nin Taliban’a karşı kullandığı Afganlılar Türkiye’ye gelmeye başladılar. Doğru ise ABD, bir süre sonra bunları alacakmış.
Ya almazsa!?
Eşsiz, çocuksuz, hepsi de 20-30 yaşlarında gerilla savaşında tecrübeli bu insanların, ülkemizde nasıl bir sosyo-ekonomik ve güvenlik sorunu olacaklarının hesabı yapıldı mı?
Sn. Erdoğan, “Kontrolsüz girişi söz konusu değil. Hepsi bir hesap içinde” diyerek bizlere güvence veriyor ama işin uzmanları da tam tersini söylüyorlar.
Tanrı korusun, bu insanlar es kaza birde silahlanırlarsa!.. Düşünmesi bile felaket!
Bir güvencemizde, bu insanların eninde sonunda ailelerinin yanına dönecek olmaları.
İnşallah korktuğumuz olmaz.
Esen kalınız. Nazım PEKER
NOT: Yazı 11.Ağustos’ta yazılmıştı. Şu an ise Kabil’in Talibanlarca düşürüldüğü söyleniyor.
Bir yanıt yazın