Prof. Dr. Hakkı Keskin 28.7.2021
Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan: “Türkiye’nin Taliban’ın inancıyla alakalı ters bir yanı yok. Daha iyi anlaşabileceğimize ihtimal veriyorum.” Diyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan`ın bu açıklaması, anayasal düzeni “Demokratik, Laik ve Sosyal bir Hukuk Devleti” olan Türkiye Cumhuriyeti’yle asla bağdaşmamaktadır. AKP Genel Başkanı sayın Erdoğan`ın gönlünde yatan amacının, böyle bir İslam anlayışı olduğunu konusunda bu türden görüşleri nedeniyle kuşkular söz konusudur.
Afganistan’da Taliban’ın iktidarda olduğu 1996-2001 yılları arasında Talibanın İslam anlayışı ve uygulaması şöyle oldu. Kız çocuklarının eğitim görmesi ve kadınların çalışması yasaklandı. Taliban’ın güçlü olduğu 11 vilayette 500’den fazla okul kapandı. Hiçbir kadın yanında erkek olmadan evden çıkamıyor, erkek doktora muayene olamıyor, hatta erkek bir doktorun olduğu bir ekip tarafından ameliyat edilemiyordu. Tüm kadınlar, başlarından ayak uçlarına kadar bedenlerini bütünüyle örten burka giymek ve gözlerini de kapamak zorundaydı. Her erkek sakal bırakmak zorundaydı.
“İlmi ve Fikri Araştırmaları Merkezi Kurucusu” olduğu söylenen İlahiyatçı İhsan Şenocak, Samsun Bafra’da Eylül 2019’da bir camide verdiği vaazda “Kızları, eşleri pantolon giyen, üniversiteye giden, kaşlarını aldıran cehennemliktir” diyordu. Şimdi de bu kişi Tokyo Olimpiyatlarına katılan Kadın Voleybol Takımına ilişkin şu açıklamada bulundu. “İslamın kızı! Sen oyun alanlarının değil, imanın, iffetin, ahlakın, hayanın, edebin sultanısın. Sen “burnunu göstermekten utanan” anaların evladısın. Ekranlara ve sakallı ağabeylerinin popüler kültürün kurbanlarına “sultan” demesine aldanmayasın! Umudumuz da duamız da sensin” ifadelerini kullandı.
Bu sözde bilim adamının Türk hanımları ve kızları için özlemini duyduğu yaşam biçimi ve giysisi, anlaşılıyor ki aşağıdaki Afganlı kadınların mahkûm edildiği burka olmalıdır. İmam hatip okullarından ve İlahiyat Fakültelerinden bu orta çağında gerisinde kalmış olan zihniyetli olanlar yetişiyorsa, durum Türkiye için büyük kuşkuları içermektedir.
