Mafya filmlerinde görürdük. Boydan aşağı siyah giyinmiş. Lüks arabalardan iner. Etrafında korumalar ile gezer. Bazen bir yerde çatışmaların başında görünür. Üst düzey yöneticiler ile bazı görüşmeler yapar. Hukukçuları vardır, adam öldürdüklerinde, kurtuluşun yolunu bulurlar. Genellikle İtalya’dan ya da Sicilya’dan gelmiştir.
Finans kapitalin dünyasında, para şekil değiştirmeye başlayınca, yukarıda, tanımını yamaya çalıştığım kişilerin hem kılık kıyafetleri hem de davranışlarında büyük değişmeler oldu.
Hileli Akıl bir devirden bir başka devre geçti. Silahlı şiddet kullanarak, üretmeden kazanmak formülü değişti. Silahın yerini bilgisayarlar ve “platform şirketleri” aldı.
Hileli Akıl, sermayesi olmadan da sermayesi varmış gibi kredi verebilir. Kredi alabilir. Parası olmadan kredi vermek, teminatı olmadan kredi almak, hileli akıl için çocuk oyuncağıdır.
Bu kez “hileli akıl” artık bilgisayar kullanıyor. Mutlaka bir şirketin başında bulunuyor. Hisse senedi almasını satmasını biliyor. Ne zaman açığa satılır ne zaman hisse senedinden çıkıp, bono alımına yönelmesi gerektiğinin zamanlaması iyi yapar.
Kâğıt, alım satım işinde titiz oluyor, çünkü attığı kurşunun, hedefini bulması, işin esasını teşkil ediyor.
Hileli Akıl yasanın etrafından nasıl dolaşılır, hangi mevziiye girince ateş açılması gerekir, bunlar konusunda hem kendisini hem de elemanlarını eğitiyor.
Gayri-meşru bir yolun manipülasyonlar yaparak, nasıl da meşru yolmuş gibi gösterilmesinde, Hileli Akıl hep devrede oluyor.
Hatta çevresindekiler, bu davranışları iş disiplini gibi algılıyor ve ne disiplinli diye gıpta ediyorlar.
Mafya kolay kazancı, silahlı şiddet kullanarak sağlarken, yeni yetme hileli akıl, teknoloji ve teknolojinin aklını kullanıyor.
Kanunların arkasından dolanarak iki puan alıyor. Üretmeden kazanabiliyor.
Kâğıt alıp satmanın adı; ÜRÜN oluyor. Ortada kâğıttan başka bir şey yok, ama kâğıdın adı ürün oluyor. (Menkul kıymetler)
Düzen (finans kapital) sermayenin önünü açarken, açılan yollardan, önce “hileli akıl” geçiyor. Sermaye birikimini sağladıktan sonra da arkadan gelen üretken sermayeye aynı yollardan geçmemesini devleti kullanarak sağlayabiliyor.
Zaten Hileli Aklın, egemen olduğu devlet de hileli akıl ile hareket ediyor. Adına da finans kapital düzenine intibak deniliyor.
Ve finans kapital öyle bir kapital oluyor ki, üretime değil spekülasyona yatırım yapanlar kazanıyor.
Çağımız, manipülasyonla çağıdır. Gerçeğin manipülasyonlar yoluyla başka bir şeymiş gibi anlaşılmasını sağlıyor.
Hırsızlığın başarılı sayıldığı, hırsızlığın isim değiştirerek meşrulaştığı bir dönemden geçiyoruz.
Düşünürler, başka çağlarla, içinde yaşadığımız çağı karşılaştırarak, acayip bir dönemden geçiyoruz diyorlar.
18 Temmuz 2021
Bir yanıt yazın