ÇEVRE FELAKETİ YAŞIYORUZ (48) !!!
Bir şahsın yaşadıkça memnun ve mutlu olması için lazım gelen şey,
kendisi için değil, kendisinden sonra gelecekler için çalışmasıdır.
Mustafa Kemal ATATÜRK
Güzel ülkemizin yeşil alanlarını kaybediyoruz. Çok üzücü !!!
Değerli arkadaşlar,
Güzel ülkemizde ve dünyamızda; küresel sermaye ve AB-D emperyalizminin çıkarları yüzünden, oluşan doğa katliamı nedeniyle sağlıklı ve mutlu yaşamımız giderek tehlikeye düşmektedir. Ayrıca birbuçuk yıldır devam eden ve 190 ülkeye bulaşan Çin kaynaklı Corona-19 salgını nedeniyle dünyamızda milyonlarca insanımızı kaybediyoruz. Üstelik oluşan mutasyonlar nedeniyle de çok büyük bir bulaşım riski ile de karşı karşıyayız. En kısa zamanda güzüel ülkemizde ve tüm dünyada aşılamaları bitirmemiz gerekiyor. Aksi halde bizden sonraki nesillere daha da riskli ve kirli bir dünya bırakmamız söz konusu.
Pek çok gelişmiş ülkede toplum, yaşanan çevre felaketlerine karşı hem siyasal hem de sivil toplumsal örgütleri ile gereken tepkilerini çok güzel ortaya koymaktadır. Ne yazık ki güzel ülkemizde siyasi yaşam, kısırlaştı ve sadece dinsel siyasete veya etnik kimliğe dayalı hale geldi. Çağdaş demokrasilerde olduğu gibi ülkemizde yaşanan çevre kirliliğine ve halk sağlığına karşı duyarlı bir siyaset ve siyasi güç söz konusu değil.
Oysa dünyamızda ve güzel ülkemizde her yıl tekrarlanan ve yıllardır devam eden çevre sorunlarımızı dile getirmemiz ve hep birlikte çözümler aramamız gerekir. Örneğin,
- NİLÜFER ÇAYI SİMSİYAH OLDU, KATRAN GİBİ MARMARAYA AKIYOR. Bursa Uludağ’dan doğup Marmara Denizi’ne dökülen Nilüfer Çayı, sanayi ve evsel atıklar nedeniyle siyaha boyandı (4.6.2021-Hürriyet).
- DENİZ SALYASI (MUSİLAJ) KABUSU: MARMARA CAN ÇEKİŞİYOR. Prof. Dr. Mustafa Sarı, Kasım ayından itibaren Marmara Denizi’nin üzerini kaplayan deniz salyasını görüntülemek için 18 metreye daldı. Mustafa Sarı gördüklerini, “Deniz ölüyor. Salya örtüsü deniz tabanına hayalet gibi çökmüş. Aşağıda can pazarı var” diyerek anlattı (1.6.2021-Hürriyet).
- PATARADA 2 bin KAMYON KUM ÇALINDI. Tarım Orman-İş Başkanı Şükrü Durmuş, şubat ayında Antalya’nın Kaş ilçesinde bulunan Patara Özel Çevre Koruma Bölgesi’nden 2 bin 168 kamyon kum çalınıp satıldığını duyurdu (6.6.2021-Cumhuriyet).
- SALDA GÖLÜ. Kumların rengi değişti. Millet bahçesi yapılan Salda gölünde kıyıdaki kumun rengindeki değişim dikkat çekti. Çevrecilerin karşı çıktığı projenin göle verdiği tahribat görüntülendi (30.5.2021-Cumhuriyet).
- VANIN KUŞ CENNETİ AKGÖL, KURUDU. Van’ın Özalp ilçesinde birçok kuş türüne ev sahipliği yapan Akgöl, kuraklık nedeniyle tamamen kurudu. 407 hektarlık göl, çorak bir alana dönüşürken, tuz oranı yüksek olan gölün zemini ise beyaza büründü (26.5.2021-Hürriyet).
- HACAPİT KÖYLÜLERİNDEN DİRENİŞ ÇAĞRISI: TALANI DURDURUN; BİZİM GİBİ TOZ SOLUMAYIN. İKİZDERE, HAÇAPİT OLMASIN. Çay toplarkan kolları toz içinde kalan Haçapitli Birsen, “Çaylıklarda tozun içindeyiz. Kanser olacağız. Ciğerlerimiz soldu”. (23.5.2021-Cumhuriyet).
- KİRAZLIYAYLA KÖYLÜLERİNİN İSYANI: SESİMİZİ NEDEN KİMSE DUYMUYOR? Bursanın Yenişehir İlçesinin Kirazlıyayla köyü arazisinde, Lübnanlı maden şirketi Merya Madencilikin Çinko-Kurşun-Bakır Zenginleştirme(Flotasyon) Tesisi ve Atık Barajı projesinde köyün içinden geçirilen yüksek gerilim hattına karşı köylülelerin direnişi sonuçsuz kaldı (23.5.2021-Cumhuriyet).
- TÜRKİYEDE ALTIN İÇİN HER YIL 4.500 TON SİYANÜR KULLANILIYOR. Bergama ve Kaz Dağları ile ülke gündemine giren altın madenlerindeki siyanür kullanımı ile ilgili veriler bir gerçeği de ortaya çıkardı. Enerji Bakanlığının verilerine göre, Türkiye’de altın madenciliği için yılda 4 bin 500 ton siyanür kullanılıyor. Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü de Türkiye’de 9 bin 942 ruhsatlı maden işletmesi olduğunu ve bu işletmelerden 3 bin 81’inin altın, gümüş, bakır gibi metalik madenleri çıkardığını açıkladı (9.8.2019-Sözcü).
Değerli arkadaşlar,
Yukarıda sıralamaya çalıştığım, ülkemizdeki çevre felaketlerine karşı halkımızın, sizlerin, STK’ların, tüm yöneticilerimiz ve danışmanlarının, umarım dikkatini çekebilirim ve de gereken önlemleri de zamanında ve hep birlikte alırız. Özellikle orman yıkımı ve çevre kirliliği için alınması gereken önlemler ne kadar gecikirse, olası çözümlerinde o kadar zorlaştığı sonucunu, bilgilerinize sunmak isterim. Aksi halde dünyamızı ve onun en güzel ülkesinin doğal yaşam olanaklarını göz göre göre kaybedeceğiz.
Ayrıca güzel ülkemiz, AB-D emperyalizminin organize ettiği projeler nedeniyle iç ve dış güvenlik açısından oldukça kötü günler yaşıyor. Her gün saygıdeğer canlarımızı kaybediyoruz. Bu terör kaosunun devam etmesi halinde, ekonomik sıkıntılarımız da giderek daha da artacaktır ve de artmaya başladı. Yıllardır uyguladıkları emperyalist projeler ile bizleri, birbirimize düşman edenler ise zil çalıp oynuyor. Bu tuzaktan en kısa sürede çıkmayı umut ediyorum.
Sevgi ve saygılarımla (16.6.2021)
Bir yanıt yazın