Nerdeyse 2 yıldır dünyayı altüst eden korona 19 konusunda yapılan tüm çalışmalara rağmen dünya halen pandemi konusundaki endişeleri tam olarak atlatamadı. Virüsün mutasyona uğrayarak yeni salgınlara yol açmasının da bu endişeleri hızlandırdığına dikkat çekiliyor.
Dünya çapında 183 milyondan fazla insana bulaşan ve yaklaşık 4 milyon insanın ölümüne neden olan corona virüsü salgınında Delta varyantından sonra bilim insanları endişelendiren yeni bir tür ortaya çıktı. Hızla yayıldığı ifade edilen lambda varyantından korunma yolları araştırılıyor.
Şunu vurgulayalım:
Pandemi tehlikesi bitmedi. Bir yandan aşılamalar hız kazanırken, diğer yandan virüsün yeni varyantları korku salmaya devam ediyor. Bizde bile 2 fa aşılmadan sonra 3.faz aşılmalara geçildi. Bilim insanları aşılamaların 8 aylık ömrünün olduğunu, her yıl yenilenmesi gerektiği konusunda da görüş birliğinde.
İşin sıkıntılı tarafı şu
Virüsün yeni varyantları hızla yayılıyor ve daha öldürücü oluyor. Bu nedenle maske mesafe ve hijyen ortamından uzaklaşılmaması ve mutlaka aşı olunması gerekiyor. Birçok ülke normalleşmeye başladı. Ancak, hızla yayılan yeni varyantlar nedeni ile tam kapanmaya gidenler var. Yeni tedbir uygulamaları da sürdürülüyor.
İlk olarak Peru’da keşfedilen ve kısa bir süre sonra 27 ülkeye yayılan Lambda varyantı uluslararası kamuoyunda korku yaratmaya başladı. Güney Amerika’da hızla yayılan Lambda varyantının “olağan dışı” mutasyonların bir araya gelmesinden oluştuğunu belirten uzmanlar, bu virüsü anlamak için çalışmalarını hızlandırdı. C.37 olarak bilinen ve Dünya Sağlık Örgütü’nün ismini değiştirmesiyle Lambda varyantı adını alan mutasyonun Birleşik Krallık genelinde görüldüğü belirtildi.
Peru’nun başkenti Lima’daki Vayetano Heredia Üniversitesi’nde moleküler mikrobiyoloji doktoru olan Pablo Tsukayama, yeni varyant konusunda bakınız neler diyor:
“Yaptığımız incelemeler sonucunda Aralık ayında bu varyantı ilk tespit ettiğimizde her 200 vakadan 1’inde bunu görüyorduk. Fakat Mart ayına geldiğimizde Lima’daki vakaların yarısı bu varyanttı. Şimdi de vakaların yüzde 80’i bu varyant. Bu durum bize Lambda varyantının diğer mutasyona uğramış Covid-19 virüslerinden daha hızlı bulaştığını gösteriyor” dedi. Dünya Sağlık Örgütü corona virüsüne bağlı ölüm sayısının en yüksek olduğu Peru’daki yeni vakaların yüzde 82’sinin Lambda varyantı olduğunu duyururken, ülkenin komşusu Şili’de de her 3 yeni vakadan birinin Lambda varyantı olduğunun da ortaya çıktığını görüyoruz.”
Bilim insanları Lambda varyantının nasıl daha bulaşıcı hale geldiğini mercek altına aldığını fakat henüz elle tutulur bir sonuç elde edemediklerini açıklarken Pan Amerika Sağlık Örgütü’nde görevli danışman Jairo Mendez Rico, “Şu an bu varyantın diğer türlere göre daha agresif olduğuna dair bir kanıt yok. Fakat bu varyantın daha hızlı yayılıyor olması olası fakat bu konuda çalışmamız gerekiyor” ifadesini kullandı. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Wellcome Sanger Enstitüsü’nde Covid-19 Genom İnisiyatifi’nde görevli direktör Jeff Barrett, “Lambda varyantını çözmenin zor olmasının sebeplerinden biri, bu varyantın diğer varyantlara göre daha karmaşık bir şekilde mutasyona girmiş olması. Diğer sebep ise Güney Amerika’da genetik bilimini icra edecek tesislerin ve altyapının eksik olmasıdır” dedi.
Koronavirüsü salgınında vaka bazında alt sıralarda olan Peru, buna rağmen Covid-19’a bağlı ölüm sayısında dünyanın en tehlikeli bölgelerinden biri. Resmi verilere göre Peru’da 192 binden fazla insan korona virüsüne bağlı sebeplerle yaşamını yitirdi. Bu sayı ile birlikte Peru, ABD, Brezilya, Hindistan ve Meksika ile birlikte en çok ölümün gerçekleştiği 5’inci ülke konumunda.
Özetleyelim:
Zengin ve gelişmiş ülkeler aşılamada ön plana çıktı. Tedbirler alınıyor, ekonomik güçlükler de sona eriyor. Olan yoksul, parasız, kalabalık ülkelere oluyor. Aşılamalarda bu ülkelerin sıkıntı yaşadığı da bir gerçek.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) bu konuda çağrı üzerine çağrı yapıyor. Başta Amerika olmak üzere zengin ve süper güçler “Önce kendi vatandaşlarımıza bakmamız gerekiyor “diyerek yoksul ülkeleri dışarıda bırakıyor.
“Ölen ölür kalan sağlar bizimdir” anlayışı ile hareket ediliyor.
Özellikle Güney Amerika, Afrika ve Uzakdoğu ülkelerinin birçoğunda halen aşılamada beklenen sayıya ulaşılamadı. Adı geçen birçok ülkede ölüm sayıları katlanarak artıyor. Hastanelerde yer bulunmuyor. Aşı yokluğundan aşılamalar da yapılamıyor.
İş halen sıkıntılı.
Virüsün yeni varyantları konusunda da bazı şüpheler var. Laboratuvarlarda geliştirildiği konusundaki şüpheler henüz giderilmedi. Bu konuda bazı ülkeler birbirini suçluyor. DSÖ ise konu hakkında halen suskun.
www.facebook.com/necdet.buluz
Bir yanıt yazın