Osmanlı yıkılmış, Kurtuluş ve Kuruluş savaşı veriliyor, halk büyük yoksulluk içinde, devletin de halkın da parası yok. Üstelik Osmanlıdan kalan borçlar ödenecek.
Kıtlık var. Ekmek karneye bağlanmış. Babam Kırşehir Malya Devlet Üretme Çiftliğinden, ülkeye buğday üreterek, görevini yerine getirmeye çalışıyor. Cebinde iki dolma kalemi var. Biri, devletin dolma kalemi, diğeri kendi dolma kalemi… Kendi işi olduğunda, kendi dolma kalemini kullanır, devletin işini görürken devletin dolma kalemini kullanırdı.
Ben biraz haylazdım. Ödevimi yapmak için babamdan dalma kalemini istediğimde, vermezdi. Ablam isterse kendi kalemini ablama verirdi. Bu sebepten, yetmiş altı yaşıma girdim. Ben de hala kalem hastalığı vardır.
Evet, Cumhuriyet kurucularının parası yoktu. Hepsi birer namus abidesiydiler. Namus hiçbir servetin yapamadığı yapıyor, namus her derde deva olabiliyordu.
Namus varsa servet olmadan da yatırım yapılabiliyordu. Yatırımın ham hammaddesi namus, yatırımın enerjisi emekti. Namus, yapma ve üretme iradesini yaratıyor, namus, servetin yapamayacağı kadar büyük bir enerji katıyordu.
Özelleştirme yoktu. Sahtekarlığın önünü kimse açamazdı. Çünkü namus vardı. İnsan o namusuyla var olabiliyordu.
İlişkilerin ana temeli kanunlar değil namusun kendisiydi.
Mafya yoktu. Devlet pis işlere mecbur değildi. İşin kötüsü, olmayan sadece servet değildi. Bilgi de yoktu. Bilgiyi satın alacak para da yoktu.
Ne kadar çok tüketirsen o kadar çok ekonomiye katkın olur, düşüncesi de yoktu. Ne kadar çok tasarruf edersen, o kadar ülkene yararın olur zihniyeti vardı.
Ne kadar anlatabildim bilemem ama bu anlatmaya çalıştığım namusun, halktan yana, güçlü bir devlet ürettiğini söylemezsem olmaz.
Namus vardı. Devlet de vardı.
Namusumuzu kaybettikçe, devletimizi de kaybeder olduk.
Namussuzluk, aşağıdan yukarıya doğru örgütlenen bir olgu değil. “Namussuzluk Teknolojisi” yukarıdan aşağıya doğru örgütleniyor.
Yukarısı diyor ki, bundan sonra, insanlar arasında ki ilişkiler, finans kapital ilişkileri olacak, namussuzluğun adı; bundan böyle rasyonalite ve akılcılık olacak.
Pekâlâ, namus ne olacak dediğinizde, namus ayağımıza bağ oluyor. Diyorlar.
Namusu ortadan kaldırmak için finans kapitali icat ettiler.
İktidarlar neden pis işlere ihtiyaç duyar?
Çağımızın iktidar ilişkileri pis ilişkilerdir. Namusu olmayan ilişkilerdir. Finans kapitalin olduğu yerde namus barınamaz.
Namus arayanlar derhal cezalandırılır. Namus, çağımızda, cezalandırılmayı gerektiren bir karakter yapılanmasıdır. Çünkü finans kapital ilişkilerinin, ürettiği insanın namuslu olmaması şartı vardır.
Namusun yok olmasında, tüm toplum zarar görmeye başladığında, kaos başlamış demektir. Namuslu kimseyi öyle kolay kalay namusuz yapamazsınız. Aynı şekilde, namussuzu da namuslu yapamazsınız.
Düzeni değiştirir, ilişkileri değiştirirseniz yeniden yola devam edersiniz.
20 Haziran 2021