Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı olursa ne olur? En azından bir Erdoğan olmaz. Öyleyse bu bile yeterli olmaz mı? Ayrıca kendisinin dürüstlüğünü tartışmak, erdeme büyük bir hakaret olur. Hak meselesi, doğrular, çirkef Devlet oyunları vs. vb. konu olduğunda, ülkeyi ve milleti suç örgütü lideri mi kurtaracaktır. Yok mudur bu milletin akıllı ve aydın milli temsilcileri, hak savunucuları. Yani herkesin ağzı ve yorumu vardır iyi de bu, bütün sorunların çözümüne yeterli midir?
Geçiniz! Ne var ki Peker’in yorumlu açıklamaları olmalıydı ve oldu da. Lakin neresinden bakılırsa bakılsın, kendisi de bir suç örgütü lideriydi. Ama bir Mafya lideri değil. Çünkü Hükümeti bile Mafya Devleti yapamaz Türkiye Cumhuriyeti’ni. Yalnız Mafya benzerine bile el uzatırsan kolunu da kaptırmışsın artık demektir. Ki bu da seni bitirir.
Köroğlu, Karacaoğlan, Dadaloğlu vs. gibi menkıbe olmuş kişiler bile neticede dağa çıkmış Eşkıyalardı. Lakin hak ve adalet için adamışlardı kendilerini. Eskiden Kabadayılarda vardı ve bütün yaptıkları iş, gerekirse kaba kuvvetle de olsa korudukları kişinin adaletini savunmaktı. Ekmeklerini de haraçtan değil; ama sadece bağışlardan kazanırlardı, tıpkı muhtaç hastalarını bedava iyileştiren Doktor Hipokrat gibi.
Bütün kirli işlere bulaşarak Çete Reisliği yapmak ise apayrı bir iştir ve yukarıda yazılanlarla mukayese bile edilemez. Lakin salt doğrucu Davutlara ise her zaman ihtiyaç olabilir arada sırada. Ki Peker de onlardan biridir sonuçta ve olması gereken açıklamalarıyla taşı da gediğine koymuştur. Yani adam yokluğunda, şaibeli durumuna rağmen yine de adam olmayı bilmiştir ve buna da ihtiyacımız vardır netice itibarıyla.
Yalnız gönlüm isterdi ki bu işler tamamen, Atatürk’ümüz gibi kalıplı, aynı hamurdan ve anasının ak sütü gibi temiz, kendisini sadece ulusu yoluna adamış şaibesiz adamların olsundu. Bir ifadeyle de özgün milletlerinin hak savunuculuğunu, sadece temiz Cumhuriyet Hakimleri ve Savcıları yapsaydı. Ne ki bu iş Pekerlere kaldıysa ne diyelim, onlara da helal olsun.
Peker videolarının en faydalı yanı ise dün sessizce ve saman altından cukka götürenlerin, bugün kendilerini ispatı olmayan aklamalara kalkışmak amacıyla ağızlarını açmaya başlamış olmalarıdır. Ve bu Peker irticalinin, diğer konuşması gerekenlere de virüs gibi yayılarak, kapalı ağızlarını artık açmaya başlamalarına neden olmasıdır.
Bir de AKP’nin artık Fabrika ayarlarına dönmesi söylenmiyor mu? Yahu hangi Fabrika, hangi ayar. Hangisi vardı veya olan da kaldı mı? Abramovic ve şürekası tarafından merdiven altı bir imalattır bu Parti. Her parametresiyle işleyen ve 20 yıldır da evirilip çevirilip döndürülen bir dönme dolap olmadı mı bunlar. Bugüne kadar sanki ülkenin içine küllen etmemişler gibi, şimdi de Kanal yaftasıyla İstanbul’u emperyaliste satmaya kalkmıyorlar mı?
Başta Erdoğan ailesi olmak üzere birkaç paydaş ailenin vergisiz Atlantik hesaplarının evreni uğruna, milli kaynakların ve onların asıl sahibi olan Türk milletinin sırtından hüpletilen milyarların hesabı soruluyor burada. En başta da hesap vericiler olmak üzere herkes gözünü açmalıdır. İşte bütün sorun da budur neticede. Ve bütün sorunlar gibi çözümü de yine kendi içindedir.
Sözün özü demek gerekirse; bir cezalı örgüt adamı şayet milletini savunmaya kalkıyorsa, hele de bu durum Cumhuriyetçi Demokrat bir ülkede yapılıyorsa, başta muhalefet olmak üzere bütün sivil ve resmî kurumların milli egolarının, işlemediğinin de göstergesi olmuş demektir. Ki buna asla inanmak istemiyor ve işin sonunu merakla bekliyorum.
Binali, Erdoğan ve bazı diğerlerinin yola çıkarken neden ilk önce de denizcilik filolarını büyüttükleri şimdi daha iyi anlaşılıyor. Neden mi? Elbette pahada ağır çok değerli ve kaçak elementlerin, hem de vergisiz yurtiçine sokularak elde edilen astronomik kazançların başka türlü izahı olamazdı da ondan.
Ben, Serdar Saçan gibi adamları neden çok severim. Çünkü cetvel gibi doğrudurlar da ondan. Ve 25 Mayıs 2021 tarihli Halk TV konuşmasını şayet izlemediyseniz, mutlaka izleyin derim.
Esas Şahini ağabey yapıyor, sonra da kargaları avlıyor ve kendine de delikanlıyım diyorsun. Öyleyse sevsinler seni Sedat Efendi. Saçan görselini sen de bir zahmet izleyiver istersen, belki sende bir şeyler öğrenirsin. Demek ülkem bu günlere geldi! O halde bize de Türk evladına yakışır olanı yaparak, akıl almaz olan bir üslupla bu sorunu bitirmek düşüyor demektir artık…
Serendip Altındal