Soru şu:
“Pandemiden ne zaman kurtulacağız?”
Bugünkü yazımızda bu sorunun yanıtını bulmaya çalışacağız. Aşılamanın hızlanması ile de pandemiden kurtulmanın aynı hızda devam edeceğinin düşünüyoruz.
Korona virüsüyle bir buçuk yıla yakın bir birliktelikten sonra dört gözle beklediğimiz aşıları olduk, olmaya devam ediyoruz. Aşı olması gerekenlerin neredeyse yarısı aşılandı. Bazıları hala aşı olmayacaklarını söylüyor ve olmuyor.
Almanya’dan gelen 14 milyon aşı ile de belli bir eşiği geçeceğimiz günleri özlemle bekliyoruz. Aşılamanın hız kazanması ile normal hayata dönüşümüz de hızlanacak.
Amerika, iyice yayılan hastalığı kısa zamanda kontrol altına almayı başardı. Amerika’yı Avrupa izledi. Bizde de aşılamanın hız kazanması ile hastalıktan kısa zamanda kurtulabileceğimizin müjdeleri geliyor. Yine de dikkat.
ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), Amerika’da tamamen aşılanmış kişilerin dışarıda maske takmalarına gerek olmadığını ve çoğu iç mekanda maske takmayabileceklerini açıkladı. CDC ayrıca, tamamen aşılanmış kişilerin birçok yerde sosyal mesafe kurallarına uymalarına gerek olmayacağını belirtti. Ancak uçak ve trenlerde, havalimanlarında, toplu taşımacılıkta, hastanelerde ve doktor muayenehaneleri gibi mekanlarda maske zorunlu olmaya devam ediyor.
CDC, tamamen aşılanmış kişilerin federal düzeyde ve eyalet düzeyinde, bölge yasalarının gerektirdiği mekanlarda maske takması gerektiğini bildirdi. Koronadan en çok etkilenen eyaletlerin başında gelen New York’ta vali ve belediye başkanı maskesizliğe hemen geçmeyeceklerini açıkladı. ‘Yeniden kötü günler yaşamak istemiyoruz’ mesajı verdi ikisi de. %100 katılıyorum. Bunca aydır bu kadar can kaybına ve böylesine ağır yan etki ve kalıcı arazlara neden olan bir hastalıktan kurtulmak bu kadar kolay olmayabilir.
İki aşıyı da olan kişilerin yine iki aşısını da yaptırmış olanlarla küçük gruplar halinde bir araya gelmesinde ve maske kullanmamasında sakınca olmadığı yolundaki açıklamalar kafa karıştırdı. Alışverişte maske kullanacak mıyız? Restoranların kapalı bölümlerinde yemek yiyebilecek miyiz? Spor salonlarında, yürüyüşte, koşuda maske kullanmamız gerekiyor mu? Çok sayıda sorumuz var. Yine de tedbirli olmakta yarar var diye düşünmek gerekiyor. Bu yüzden de temkinli davranıp, evlere ziyarete gitmemek, ziyaret kabul etmemek en doğru hareket olarak değerlendirilmelidir.
Şimdi en çok merak edilen konulardan biri de futbol müsabakaları başta olmak üzere diğer spor etkinliklerine yeni sezonda seyirci alınıp alınmayacağı konudur. Daha önce Cumhurbaşkanı Erdoğan da, Futbol Federasyonu Başkanı da yaptıkları açıklamalarda yeni sezonda müsabakalara seyirci alınabileceği müjdesini vermişlerdi.
İşler iyi giderse bu konuda da sıkıntı kalmayacak.
ABD başkenti Washington’un bir türlü liglerde ön sıralara çıkamayan basketbol takımı Wizards, maçların seyircisiz yapıldığı dönemi yavaş yavaş geride bırakıyor. 40 bin kişilik stada 2 bin seyirci alınmasına izin çıkınca bilet bulabilen 2 bin basketbol meraklısı maçlara gitmeye başladı.
Okulların açılması yüz yüze eğitime geçilmesi de en büyük hedeflerimizden biri.
Sonbaharda okullar açılacak mı? Federal hükümet binalarında ve özel sektörde çalışanlar ofislerine dönebilecek mi? Dönüş tam kadro mu olacak yoksa evden çalışmaya devam edilecek mi? Kentler yeniden canlanacak mı? Evlere kapanan bizler ne kadar sürece normal yaşantımıza döneceğiz?
Amerika başta olmak üzere, Avrupa ve diğer gelişmiş ülkeler okullarda yüz yüze eğitime çok önem verdi. Gerekli tedbirleri alarak eğitimde aksamaların önüne geçtiler.
Hayatımızda şu an çok sayıda bilinmez var, cevabını bilmediğimiz çok sayıda soruyla yaşıyoruz. Ama umutluyuz. Yakın zamanda normal hayata döndüğümüzde bugünleri unutacağız. Yakınlarımızla kucaklaşıp, ev gezmelere gideceğiz. Normale geçişin bütün güzelliklerini yaşayacağız.
Bu günler de geçecek. Dünya savaşları, salgınlar, tufanlar, seller, tsunamiler atlatan insanoğlu, bunu da geride bırakacak. Bu döneme tanıklık edip sıkıntılarını yaşayanlar uzun zaman bu günleri, haftaları, ayları, hatta yılları unutamayacak. Böyle bir durumu hayal bile edememiş olan bizler sanırım bundan böyle benzer durumlara karşı daha duyarlı ve hazırlıklı olacağız. Umarım ders almışızdır.
www.facebook.com/necdet.buluz
Bir yanıt yazın