Bu gün sizlere sadece gerçekleri yazacağım
Duymak istediklerinizi değil, her gün duyduğunuz ama duymamazlıktan geldiklerinizi anlatacağım.
Böylesine bir yazıyı kaleme almak benim için hiç de kolay bir şey olmadı.
Biliyorum ki, yazdıklarımı okuduktan sonra kabul etmeniz sizler içinde kolay olmayacak.
Sizlere gerçekleri istatiksel rakamlarla anlatacağım.
Yaşanmış olayları ve bu olaylara muhatap olan kişileri isimleri ile yazacağım.
Bu ülkenin en büyük sorununun AKP iktidarı, en sari hastalığının ise din istismarı ile yapılan siyaset olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Yanlış…
Bu ülkenin en büyük sorunu, Ana Muhalefet partisidir.
En sari hastalığı ise bu partinin önemli kadrolarına çöreklenen koltuk aşığı, egoları tavan yapmış, iş bilmez, kendisinden başka hiç kimseyi beğenmez, burnu kaf dağında olan yönetim kadrolarıdır.
AKP nin iktidar garantisi, din istismarı ile kullanılan fanatik seçmeni değil, bizatihi Ana Muhalefet Partisinin kendisidir.
Bu iddialarımın dayanağı nedir?
Tamamını anlatacağım.
Istatistik verilerle, yaşanmış olaylarla ve bu olayların muhatabı olan kişilerin isimleri ile anlatacağım.
Sizlere, “Olası bir seçimde Ana Muhalefet Partisinin Cumhurbaşkanı adayı kimdir?” diye bir soru sorsam şu cevabı verirsiniz
1- Ekrem İmamoğlu
2- Mansur Yavaş
Haklısınız çünkü bu iki isimden hangisi aday olursa olsun Erdoğan’ın 20 yıllık saltanatına son vereceği neredeyse kesin gibi.
Ben size “Ana Muhalefet Partisinin adayları bunlardan biri değil, Kemal Kılıctaroğlu’dur” dersem…
Olmaz öyle şey demeyin. Çünkü gerçek budur
Kemal bey dürüst ve namuslu bir insandır.
Ama şimdi elimizi vicdanımıza koyarak soralım.
Kemal bey Cumhurbaşkanı adayı olursa kazanma ihtimali var mıdır?
Vallahi de, billahi de böyle bir ihtimal YOKTUR
Peki kazanamayacağı çok aşikar ve net olan bir kişiyi Ana Muhalefet Partisi neden aday gösterir ki?
Çünkü etrafında çöreklenmiş kişiler böyle istiyor.
Çünkü iktidarda olmanın avantaj değil dezavantaj olduğunu biliyorlar.
Çünkü muhalefet yaparken geri planda kalarak daha fazla kazanıyor ve kimsenin gözüne batmıyorlar.
İşte son 6 genel seçimin istatiksel sonuçları….
2002- 2018 arası yapılan seçimlerde siyasi partiler oy oranlarını ne kadar artırdı?
AKP – %2,90
MHP- %2,50
CHP- %0.42
Yani son 20 yılın ortalamalarına göre oy oranını hiç artıramayan tek bir siyasi parti var
Bu siyasi partinin ismi ise Cumhuriyet Halk Partisi
İşte son 20 yılda yapılan hayati hatalar ve bu hataların sonuçları:
1- Recep Tayyip Erdoğana siyasetin yolunu açan siyasi parti: CHP (Deniz Baykal )
2– 15 Temmuz darbe girişiminde darbecilerle en fazla mücadele edip daha sonra iktidarın Yenikapı oltasına sazan balığı gibi atlayarak Turkiyeyi OHAL ortamında secimlere mahkum eden siyasi parti: CHP
3– Milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılması tuzağına gözü kapalı atlayarak bundan en fazla zarar gören siyasi parti: CHP
4– Sadece iktidarın iddialarına cevap vermek gibi misyonu olduğunu zanneden siyasi parti: CHP
5– İktidarı yerlebir edecek doğru belgeleri yanlış kullanarak, mahkemelerce kendisini tazminat ödemeye mahkum ettiren siyasi parti: CHP (Man adaları belgesi)
6-Kendi içerisinde gerçekleri samimi ve doğru bir şekilde ifade edenleri disiplin kurullarına sevk ederek ihraç ettiren ya da yönetimden uzaklaştıran siyasi parti: CHP (Kırklareli, Çanakkale ve Tekirdağ da an itibarıyla devam etmekte)
7-Belediye Başkanlığı seçimlerinde kazanacağı kesin olan namuslu, dürüst ve halk tarafından çok sevilen bir insanı aday göstermeyerek, kendi atadığı aday ile seçimi kaybeden siyasi parti: CHP ( Kırklareli Belediye Başkanlığı)
İşte yaşananlar ve muhatabların isimleri:
1- Man adası belgeleri
Bu öyle bir skandaldır ki anlatmaya sözcükler yetmez
Dünyanın hangi ülkesinde olsa kıyamet kopar iktidardakiler 1 saat bile oturdukları koltuklarda kalamazlardı
30 yıl Halkbank da görev yaptım.
Belgeleri görür görmez bunların giden para değil, gelen para olduğunu anladım.
Öyle ki, o paraların Türkiye ye gelmiş olması gitmiş olmasından çok daha büyük bir olaydı. Çünkü para aklamak da dahil her yönü ile araştırılması gereken bir iddia idi.
Defalarca aradım ve bu yanlışı düzeltin dedim.
O paraların yurt dışına gitmediğini, aksine yurt dışından geldiğini, bunun ise çok daha şüpheli bir durum olduğunu anlatmaya çalıştım.
Sonuç: Muhataplar mahkemeye gitti ve “Bize iftira atılıyor, biz para göndermedik, bize para geldi.” dediler. Mahkeme heyeti inceledi ve “Evet doğrudur, para falan gitmemiş para gelmiş, dolayısıyla bu bir iftiradır” diyerek CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroglu’nu tazminat ödemeye mahkum etti.
2- Kırşehir şeker fabrikasının satış işlemlerini bir gazeteci olarak araştırdım ve altından Mehmet Cengiz çıktı. Bu makalemle tam 6 milyon kişiye ulaştım. Günler sonra Çanakkale Milletvekili ve aynı zamanda CHP genel başkan yardımcısı Muharrem Erkek ile karşılaşarak CHP nin bu konu ile neden ilgilenmediğini, kamuoyuna hangi sebeple açıklama yapmadığını sordum.
Aldığım cevap;
“Biz zaten biliyorduk”
“İyi de sizin bildiğinizi halk bilmiyor. Siz neden bu skandalı halka açıklamıyorsunuz, Mehmet Cengiz ile bizlerin bilmediği iliskilerniz mi var?”
Sonuç: Cevap beklediğim bu soru bir duvara söylenmiş gibi tepkisiz ve cevapsız.
3- Mafya ile siyasetçi ve bürokrat ilişkileri Sedat Peker olayı ile konuşulmaya başlandı.
İktidar bir defa daha zorda.
Bu durumda ana muhalefet partisi ne yapar?
Doğal olarak bu kirliliğin nereye kadar uzandığını araştırır tespit eder ve kamuoyuna açıklar.
Şimdi sıkı durun…..
Ulusal medya da dahil Türkiyenin en fazla okunan köşe yazarlarından biri olarak CHP genel merkezini arıyor ve diyorum ki;
“Mafya siyasetçi ilişkilerinin gündem olduğu bu dönemde mafyanın eski bir siyasetçi ve yeni bir bürokrat ile ilişkilerini ortaya çıkaracak iddialar ve bu iddiaları destekleyecek fotoğraf, şahit ve maddi deliller var. Gelin bunu araştırın ve kamuoyuna açıklayın.”
Sonuç : Tam 7 gündür CHP genel başkan yardımcılarından bir tanesinin aramasını bekliyorum.
Şimdi bu ana muhalefet partisi ile iktidar olma hayalleri kuruyoruz
Bu kadro ile adaletin yerini bulacağını savunuyoruz
Bunlar için kendimizi riske atıp, adliye koridorlarında sürünuyoruz. Savcılara ifade verip para ve hapis cezaları alıyoruz.
Doğru, dürüst ve namuslu insanlar partiden ihraç ediliyor.
Eşleri ve kendileri hakkında disiplin soruşturmaları açılarak gelecekte ki hezimetlere zeminler hazırlanıyor.(Kırklareli, Tekirdağ ve Çanakkale yi takip edin lütfen)
Ve…..
Çok net ifade ediyorum. Bu kadrolarla seçim kazanmak ütopyadır. 50 kere seçim yapılsa ellisini de AKP kazanır. Hasbelkader bu kadrolar ile CHP iktidara gelecek olursa yemin ediyorum ki AKP yi bile mumla aratır.
Not: sevgili dostlarım bana sarfetmiş olduğum bir sözümü hatırlatarak “sözünde dur” dediler.
Haklılar
Sözümde durup yazmaya devam edeceğim. Ama müsadenizle 10 günlük bir süre dinlenmek istiyorum. Daha sonra siz vatansever yureklerle yeniden buluşacağımızı umuyorum.
Yazıları posta kutunda oku