Değerli Arkadaşlar,
ABD Başkanı Biden, ilk kez bir başkan olarak yayınladığı bu günkü bildirisinde 1915 olaylarını Ermeni Soykırımı olarak tanımladı. Yani Güzel ülkemizi bölmek ve parçalamak için AB-D emperyalizmi yine iş başında. Örneğin, Demokrat New Jersey Senatörü Bob Menendez ve Cumhuriyetçi Texas Senatörü Ted Cruz tarafından sunulan “Ermeni Soykırımı” tasarısı ABD Senato Genel Kurulunda 12.12.2019 da kabul edilmişti. Oylamaya karşı çıkan da olmamıştı. Ayrıca Senatör Rob Menendez’de, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, ABD Senatosu’nun ‘Ermeni soykırımı’ tasarısını resmen kabul ettiğini duyurmuştu. 29 Ekim’2019 da Temsilciler Meclisi Genel Kurulunda yapılan oylamada da 11 “hayır” oyuna karşılık, 405 “evet” oyu ile 1915 olaylarını “soykırım” olarak tanıyan bir karar tasarısı da kabul edilmişti.
Değerli Arkadaşlar,
AB-D emperyalizminin bu vahşi, bölücü ve uluslararası yasal dayanağı olmayan eylemlerini irdelemek için sizlere yıllardır göndermiş olduğum,
- Saygıdeğer Uğur Mumcu’nun 1.Nisan.1984’de Cumhuriyet Gazetesinde yazmış olduğu GİZLİ BELGELERLE Ermeni olayını irdeleyen yazısı ile
- 22.04.2010 yazmış olduğum YİNE 24 NİSAN GELDİ !!! ile birlikte ERMENİ SOYKIRIM İDDİALARININ HUKUKEN GEÇERSİZ OLDUĞUNU ORTAYA KOYAN AVRUPA ADALET DİVANININ KARARINI : 17.04.2004 tekrar anımsatmak isterim.
Güzel ülkemiz için çok önemli ve çok büyük yayılma riski olan bir Koronavirüs(Kovid-19) mutasyon salgını yaşadığımız bu günlerde, 8 yıl önce göndermiş olduğum AB-D emperyalizminin hedefindeki güzel ülkemizi bölmek ve parçalamak amaçlarını içeren AB-D EMPERYALİZMİ ve ARAP, RUM, ERMENİ, KÜRTLER !!! başıklı yazımı, sizlere yeniden anımsatmak istedim. Çünkü yine 24 Nisan geldi ve AB-D emperyalizmi yine güzel ülkemizi bölmek için Ermenileri kullanıyorlar. Sadece Ermenileri değil, yüzyıllardır Arap, Rum ve Kürt kardeşlerimizi de kendi amaçları uğruna kullandılar. Binlerce vatan evladını kaybettik.
Değerli Arkadaşlar,
Yüce önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’ümüz, yazmış ve TBMM’de 6 günde okumuş olduğu NUTUK kitabında da güzel ülkemizi bölmek ve parçalamak için AB-D emperyalizminin neler yaptıklarını çok güzel anlatmaktadır. (Ord. Prof.Dr. Hıfzı VELİDEDEOĞLUNUN, NUTUK’u çok güzel irdeleyen ve açıklayan SÖYLEV kitabını okumanızı isterim). Bunları her zaman anımsamamız gerekiyor.
Sevgi ve saygılarımla (25.04.2021).
Prof.Dr. Mehmet Ali KÖRPINAR
NOT: Evlere kapanmak zorunda kaldığımız bu günlerde kitap okuma zamanı !!!
AB-D EMPERYALİZMİ ve ARAP, RUM, ERMENİ, KÜRTLER !!!
Gerçeği kapar, yer altına gömerseniz o yine büyüyerek patlar ve yalanı yok eder.
Emile ZOLA
Değerli arkadaşlar,
Özgür Türkiye Cumhuriyetinin, tüm emperyalist çabalara rağmen Yüce Önderimiz tarafından kurulması ve bu günlere gelebilmesi kolay olmamıştır. Çünkü AB-D emperyalizmi, Osmanlının çöküşünü gerçekleştirdikten sonra kendisine bağlı yeni devletlerin oluşması için elinden gelen tüm gayretleri ortaya koymuştur. Ama güzel ülkemizin kurulmasına engel olamamıştır. Birçok ülkeye örnek olan bu olayı hala hazmedememiş ve Türkiye Cumhuriyetini içine sindiremeyen AB-D emperyalizmi, yine güzel ülkemizi bölmek ve parçalamak için eski yöntemlerini kullanmak istemektedir.
Bu nedenle tüm yurtseverlerin AB-D emperyazlizminin ayak oyunlarını iyi bilmesi gerekir. İşte bu amaçla sizlere geçen hafta AMERİKAN YALANLARI VE ERMENİ MESELESİ başlıklı yazımla, Osmanlıda Amerikan Elçisi olarak görev yapan Henry Morgenthau tarafından 1918 yılında, Ermeni meselesi için yazılan AMBASSADOR MORGENTHAU’S STORY isimli kitabın yalan ve yanlışlarını sayfa sayfa irdeleyerek ortaya koyan değerli Şükrü Server Aya’nın yazmış olduğu PREPOSTEROUS PARADOXES OF AMBASSADOR MORGENTHAU isimli kitabın tanıtımını yapmıştım.
Bu kez de Saygıdeğer Erol ULUBELEN ‘in somut belgelere dayanarak yazmış olduğu İNGİLİZ GİZLİ BELGELERİNDE TÜRKİYE isimli kitabını okumanızı isterim. Aşağıda söz konusu kitaptan bazı alıntıları sizlere duyurmak istedim. İngilizler; Arap, Rum, Ermeni ve Kürtleri kullanarak Osmanlıyı böldüler ve yıkılmasını sağladılar. Bu konuda yaptıkları resmi yazışmalar 1927 ve 1947 de basıldı. Bu baskılardan yararlanan Değerli Ulubelenin 304 sayfalık kitabının son basımı 2011 de olmuştur.
Yaklaşık 100 yıl geçmesine rağmen AB-D emperyalizminin gündemi değişmedi ve güzel ülkemizi bölmek için yine onları kullanmak istemektedir. Bildiğiniz gibi AB-D emperyalizminin 1973 de organize ettiği ASALA ya 1984 de son verildi ve işin içine PKK girdi. Yaklaşık 30 yıldır devam eden PKK terörizmi yüzünden de yaklaşık 40.000 canımızı yitirdik. 300 milyar $ lık maddi kaybımız oldu. Terörizme karşı en önemli aşı, ulusal birlik ve bütünlüğün pekiştirilmesidir. Bu birlik ise terörizme karşı toplumsal anlaşma ve sorunlara ulusal güvenliğimiz ve de ulusal birlikteliğimizin sağlanması ön koşulu ile bakmamızı gerektirir.
Ayrıca T Ü R K ve K Ü R T kelimelerinin aynı harflerden oluştuğunu görmemiz gerekir. Yani yüzyıllardır aynı ülkede yaşayan, aynı havayı soluyan ve aynı suyu paylaşan, akraba ve kardeş olan yurttaşların oluşturduğu bir ulus olduğumuzu bilmemiz gerekiyor.
Yüce önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK, ulusal birlikteliğimizi NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE özdeyişi ile dile getirmiştir. Bu ana fikrin tüm yöneticilerimlz tarafından da kabul edilmesi ve korunması, Türkiye Cumhuriyetinin sonsuza dek yaşamasına neden olacaktır.
Sevgi ve saygılarımla (9.04.2013).
Prof.Dr. Mehmet Ali KÖRPINAR
EROL ULUBELEN:
İNGİLİZ GİZLİ BELGELERİNDE TÜRKİYE
KİTABIN ÖNSÖZÜNDEN;
“ Aşağıda okuyacağınız belgeler 46 cilt tutan 1927 ve 1947 yıllarında basılmış olan İngiliz Gizli Belgelerinden alınmıştır… Osmanlı İmparotorluğunu parçalamak için başta İngiltere olmak üzere Avrupa’nın emperyalist devletlerinin çevirdiği bütün oyunları en açık biçimde ortaya koymaktadır.
…… Bu belgelerin bize öğreteceği pek çok şey vardır. İlki Emperyalizmin gerçek karakteri. İkincisi devletler arası ilişkileri mutlaka şahıslar arası dostluklardan ayırmak gerektiğidir….. Akıllı yöneticiler için sadece ulusal çıkarlar vardır….. Ve nihayet bu belgeler bize halklarına ihanet eden devlet adamları ile gerçek vatanperverler arasındaki farkı açıkça göstermektedir.
…… Bugün canlılığı ile yaşatılan bir Ermeni sorunu vardır. Geçmişte Ermeni’lerin nasıl tahrik ve teşvik edildikleri bu belgelerde en açık şekilde görülmektedir.
…… Ermeni cinayetleri başlamadan önceki dönemde yaşlı Ermenilerce gençlere aşılanan Türk düşmanlığı, bu topluluğun bulundukları ülkelerde eriyip yok olmalarını önleyen bir öğe gibi düşünülebilir….. Yaşlı Ermeniler, yaşadıkları olayları, kimlere alet olduklarını ve kimler tarafından en insafsızca harcandıklarını düşünmeden şartlandırdıkları çocukları ve torunlarının vahşetleri ile ne ölçüde öğünseler azdır!
…… Türk Yurdu bir baştan bir başa işgâl altında iken; ne Hınçak, ne Taşnak Cemiyeti, ne Bogos Nubar Paşa komutasında Ermeni Orduları, ne Rus, İngiliz, Fransız yapısı silahları, nede Maraş’ta giydikleri Fransız üniformaları hayâllerinde var olan Ermeni Devletini gerçekleştirmeye yetmemişti, günümüzde işledikleri cinayetlerle, vahşetle nereye gelebilirler?
…… Osmanlı Devleti ve Türkiye Cumhuriyeti hiçbir dönemde ırkçı olmamıştır.
İÇİNDEKİ BELGELERDEN BAZILARI:
*- Sayfa No: 673- Belge No: 696 – 3. Eylül. 1912 (Mr. Marling’den Sir E. Grey’e)
“… Şimdiki durum yalnız Balkanları ve Avrupa’yı değil fakat Arapları, Ermenileri, Kürtleri ve diğer ırkları da İmporotorluktan ayırmaya çalışmak olmalıdır.”
*- Sayfa N0: 381- Belge No: 429- 14. Aralık. 1913 ( Mr. O’beirne’den Sir E. Grey’e)
“… Ermeni ayaklanması Türklere bir harp ilân etmenin en iyi aracıdır… Alman ordularının Türklerin yanında olması üçlü anlaşmayı kuvvetlendirecek, bu reformlara yol açacak ve sonra bir Ermeni isyanı olacaktır.”
*- Sayfa No:501 Belge No:562 – 22.Haziran.1913 (Sir E.Grey’den Lord Granville’ye)
“… Altı ilin birleşik bir Ermenistan için ayrılması Asya Türkiye’sindeki diğer ırklarında aynı yolu tutmasına neden olacaktır.”
*- Sayfa No: 693 Belge No: 464- 21. Temmuz.1919 (Mr. Hohler’den Sir E. Tilley’e)
“… Benim problemim KÜRTLER. Noel Bağdat’tan buraya geldi…Kürtlerin peygamberi olmak istiyor. Korkarım ki Noel bir Kürt Lawrence’i olabilir. Mezopotamya şimdi bizim olacağına göre,ona,bir KÜRT DEVLETİ kurdurup kuzey dağlarını böylece koruyabiliriz. (Seyit) Abdülkadir ve onun gibilerle konuştum. Onlara etki edebilmek için“ biz de Türklere hile yapıyoruz.” Diye belki beş defa tekrarlamak mecburiyetinde kaldım. Ancak, Kürtlere fazla güvenilmez. Majeste’nin Hükümetinin amacı Türkleri azami derecede zayıflatmak olduğuna göre Kürtleri bu şekilde harekete getirmak fena bir plan değil…Kürt partisinde aktif olan tanınmış Kürtler:…Şeyh seyit Abdülkadir (Başkan), Mevlan Zade Rifat(gazeteci), Emin bey(memur). Bunlar, Wilson prensiplerine göre hak iddia ediyorlar…..Sulh şartları Müslümanların çok aleyhine ve Hıristiyanların çok lehine olması üstelik BÜYÜK ERMENİSTAN hakkında söylentiler, Kürtleri Türklerin yanına itiyor.”
*-Sayfa No: 735 Belge No: 492,493- 19 Ağustos 1919 (Amiral Webb ’den Lord Curzon ’a)
“ ….Amerika, Trabzon ve Erzurum’u içine alan bir ERMENİSTAN’ı himaye edecek. Geri kalan dört ilde bir KÜRT DEVLETİ olarak İngilizlerin himayesine bırakıyor…Başkan Wilson, “Türklerin, Kürtlerin ya da diğer Müslümanların Ermenileri korumalarını, aksi halde Türk İmparatorluğu’nun ortadan kaldırılacağını, kendilerine çok kötü sulh şartlarının zorla kabul ettirileceğini” söylüyor. Başbakan bundan çok etkilendi…”
*-Sayfa No: 742-Belge No: 498-27Ağustos1919(Mr.Hohler’den Mr.C.Keer’e)
“…KÜRTLERİN ve ERMENİLERİN durumu beni hiç igilendirmez. Kürt sorununa verdiğimiz önem Mezopotamya bakımındandır. Diğer taraftan Wilson beni korkutuyor, ajanları devamlı hatalar yapıyor. Noel’e gelince, fanatiğin biri ERMENİSTAN ’ın ve KÜRDİSTAN’IN SINIRLARININ KESİN OLMADIĞI konusunda sizinle aynı fikirdeyim….KÜRT SORUNU Mezopotamya’da tatminkar bir sınır oluşturmak içindir…”
*Sayfa No: 817- Belge No: 548- 10-Ekim-1919 (Harbord tarafından)
“… İstanbul’dan Mardin’e kadar bütün bölgeleri gezdik… Türklerin Ermenileri öldürmek istediklerine dair bir işaret görmedik… Üç ay önce Ermenilerin tek bir adam kalmayıncaya kadar kesildiğini duymuştuk, halbuki duyduklarımızın hiçbiri doğru değildi. Fransızlar, Türkleri mandaları altına almak istiyorlardı, bunun için de dünyanın şüphesini Türklerin üzerine çekmek gerekirdi.”
*Sayfa No: 907-Belge No:609-28-Kasım 1919 ( Mr. Kitson’dan Sir. E. Crowe’a)
“… Ermenilerin Müslüman komşularını kesmesinden hiç şüphe etmem… Taşnaklar müthiş bir vahşetle çalışıyorlar… Kürtlere her nekadar inanmasak ta onları kullanmamız çıkarımız gereğidir. Doğu illerine gelince; Türklerle harp etmeden o bölgeleri Ermenistan ve Kürdistan diye bölemeyiz.”
*Sayfa No: 925 Belge No:620 – 9Aralık1919 (Amiral Sir F. de Robek’ten Lord Curzon’a)
“…Mr. Hohler Kürt meselesi hakkında Kürt başkanı olan Şeyh Sait Abdülkadir Paşa’yla görüştü. Kürtler bütün ümitlerini İngiliz hükümetine bağlamış durumdalar. Bu ara Mustafa Kemal gittikçe tehlikeli olmaya başlıyor. Kuvvetler Kürtleri Mustafa Kemal’e karşı kullanmak için her parayı ödemeye hazırdırlar..”
*Sayfa No: 1003 –Belge No: 647 -25 Aralık1919 (Mr. Ryan’ın raporu):
“…Milliyetçiler şimdi iki yol kullanıyor: Milliyetçi ol, çünkü İslam’ı kurtaracak tek yol odur. İslam’a sadık ol, çünkü senin milli varlığını kurtaracak tek yol odur…Bu fikirlerin her ikisi de İslam dünyasındaki İngiliz hakimiyetini mahvedebilir. BİZ; GERÇEK İDEALİ DİN GİBİ DAVRANACAK ÇIKARCI GRUBU İDARECİ OLARAK GETİRMEYE ÇALIŞACAĞIZ… Panislamizmi ezemeyiz, bu tıpkı Batı’daki milliyetçlik gibidir. Bizim şimdiki amacımız bölmek, arkadaş gibi davranıp kazanmak ve sonra hükmetmek olmalıdır…”
*Sayfa No: 932 Belge No:632 -22Aralık1919 (Türk meselesi hakkında ikinci toplantı):
“…Türk Hükümetinin parasal bakımdan iflas ettiği. Çatalca hattı dışında Türklere yer verilmemesini, kapitülasyonlara çok benzer bir sistemin kurulmasını, Türk ordu ve donanmasının ancak jandarma örgütü haline getirilmesini, Erzurum’un Ermenistan’a verilmesini, 12 adanın Yunanlılara verilmesini,..”
*Sayfa No: 966-Belge No:633-219 -26 Aralık 1919 (Türk meselesinde üçüncü toplantı):
“…Kürt kabileleri İngiliz ve Fransız hakimiyetine konacak, KÜRDİSTAN ’da hiçbir şekilde TÜRK BIRAKILMAYACAK. Bir tek KÜRT DEVLETİ mi yoksa bir çok küçük KÜRT DEVLETİ mi kurulacağı düşünülecek. Ermenilerine Amerikalılar kanalı ile SİLAH sağlanacak … İstanbul’da gizli bir örgüt kuruldu .Milliyetçileri vatan haini ilan ediyor…”
*Sayfa No: 81-293-Belge No:10-16-Şubat-1920 ( Londra Konferansı)
“… Ermenistan’a altı ilden başka Trabzon ve Adana da verilmelidir. Amerika Ermenistan’a yardım edecektir… Trabzon’da bir tane bile ermeni yok, Ermenisiz bir Ermenistan biraz gülünç olmuyor mu, deniliyor… küçük bir Türk Devleti kurulmalı, Kapitülosyonlar adli işlere de uzatılabilir. Japonya’dan kapitülasyonları kaldırdık çünkü, onlar kuvvetliydi başka çaremiz yoktu. Türklerin kafası daha az işler (Turkish mind was far less precise than the Japanes) Bu nedenle kapitülasyonlar adli işlere de uzatılabilir. Lloyd George ve Lord Curzon, “biz neye karar verirsek Türkler onu kabule mecburdur” diyor>… Amerikalı Yahudiler de Lloyd George’a telgraf göndererek parçalanan Türk yurdundan hisse istiyorlar… Türkleri yatıştırmak için İzmir üstündeki isteklerini kabul etmiş görünelim. Yunanlılar daha fazla asker çıkartsınlar, sonra Türk isteklerini kabulden vazgeçeriz… İtalyan S. Nitti, < Türklerin bütün arazilerini ellerinden aldık, bari ağır borç altına sokmayalım> diyor… İzmir’e bir Türk bayrağı asarak, Türk varlığını kabul etmiş görünelim… Venizalos < Türk bayrağı şehrin dışına asılsın, Girit’te de Türk bayrağı ada dışında bir kayalıkta asılıydı> diyor… İngiltere; Kürt devleti kurmak istedikleri bölgede çok fazla maden olduğundan emin… Lord Curzon, “Erzincan da Ermenilere verilmeli, Karadenizde de bir Lazistan kurup Ermenilerin mandasına verilmeli ve İstanbul’u boşaltmak için Mustafa Kemal’in adamlarını neden olarak ileri sürebiliriz” diyor.
*Sayfa No: 291,297,300- Belge No: 36,37,38- 28.Şubat.1920 (İngiliz Dışişlerindeki Toplantı)
“… Lloyd George < İstanbul’dan Türkleri çıkartmalı>… Mr. Cambon’a göre: < Bütün sıkıntı Mustafa Kemal Paşa tarafından yaratılıyor ve Sultan onu kontrol edemiyor>… Fransız grublarının 1/3’ü Fransız askerlerinden gerisi yerli Ermenilerdendir… İstanbul’daki komiserimiz, bu olayları önleyemezse Sultanı İstanbul’dan atacağımızı bildirerek tehdit etsin… Erzurum’un yeni kurulacak Ermeni Devletine katılacağı bir sırada; Mustafa Kemal olmasaydı Ermenilerin bir şansı olurdu… Mustafa Kemal’in askerleri hiç para almıyor, onları harekete geçiren vatan aşkıdır.
*Sayfa No: 992- Belge No: 646- 4 Ocak 1920 (Lord Curzon’un notları)
“…Türkler Avrupa’dan atılmalıdır. Amerikalı Senatör Lodge‘ın dediği gibi; İstanbul Türklerden tamamen alınmalı, bir veba tohumu olan; savaşların yaratıcısı, komşuları için bir küfür olan Türkler, Avrupa‘dan silinmelidir.
*Sayfa No: 1062-Belge No: 667-22Ocak1920 (Amiral Webb’den Lord CURZON ‘a):
“…Baybut’ta Şeyh Kürt Ali milliyetçilere karşı harekete geçti..”
*Sayfa No: 642-Belge No:71’ 2. Ek. -25.Mart.1920 (Gelecekteki Ermeni Devletinin kurulması hakkındaki rapor.)
“Ardahan, Batum ve İmer Vadisi verilecektir. Ermenistan’ın, Kürdistan ve Türkiye ile olan sınırlar şöyledir: Karadeniz’de Yanbatı Deresi, Erzurum ilinin batı sınırı, Bitlis suyu.”
*Sayfa No: 93-Belge No:1/98-18-26. Nisan.1920 (Sanrema Konferansı)
“…Türkiye’nin sınırları: Erzurum Ermenilere verilecektir. Böylece, Büyük Ermeni Devleti teorisi yerine gelecektir. İtalyan Nitti, “Erzurum’da Türkler çoğunlukta olduğu için bir yolunu bulup Türkleri oradan atmalıyız. Erzurum, son zamanlarda milli hareketin merkezi olmuştur.” Mr. Berthelot, < Mustafa Kemal ve kuvvetleri rüşvet verilerek yada başka bir yoldan ortadan, kaldırılabilir.> … Mr. Aharonian < Mustafa Kemal’in ordusu, sizin sandığınızdan çok daha küçüktür ve başı boş bir ordudur. >
“…Lloyd George, “Eğer, Erzurumsuz Ermenistan olacaksa, bu hiçbirzaman bir Ermenistan olmayacaktır”dedi. “… Azınlık gruplarının her türlü hakları korunacaktır. İleride hür Kürdistan kurulması sağlanacak, Güney-Anadolu’da İtalyan, Dicle’nin batısında İngiliz çıkarları korunacaktır. Yunanlıların çıkarı olan bölgeler, Yunanlılara verilecektir. Türkiye’nin herhangi bir yerinde özel çıkarları olan büyük devletler o bölgedeki azınlıkları da idaresi altına alacaktır.”
*Sayfa No: 324-Belge No: 33- 21. Haziran.1920 (Villa Belle’deki toplantı)
“… Lloyd George, < Mustafa Kemal’in başarısı Araplara da sıçrayabilir, bu nedenle mutlaka ezilmesi gerekir… Yunanlıların çarpışma yeteneğini büyüttük, Türklerinkini de küçülttük>.”
*Sayfa No: 443-Belge No: 47-7. Temmuz.1920 (Villa Franeuse’deki toplantı)
“…İstanbul Hükümeti yanlı bizim için değil, bütün dünya için tehlikeli olan Türk milli hareketini bastırmakta bize yardımcı olabilir… Savaşın iki yıl uzamasına sebep olan Türklere hiçbir şekilde merhamet edemeyiz… Mr. Venizalos, “İmkânı olsa Türklere silahtan başka bir yol kullanabiliriz, fakat Türkler silahtan başka bir şeyden anlamazlar.>”
*Sayfa No: 553-Belge No: 62-11.Temmuz.1920
…Türk Hükümetine verilen cevap: Türk Hükümetinin mesajını dikkatle inceledik. Türkler savaşa girerek insanlığın kayıplarına ve sefaletine sebep oldular, milyonlarca insanın ölümüne ve milyarlarca sterlin kaybına sebep oldular. Dünyada özgürlüğün yeniden kurulması için Türkiye’nin ödeyeceği bedel çok fazladır… Türklerden başka ırklar devlet haline getirilecektir. İzmir ve Trakya Türklerin elinden alınacak, Amerikan Cumhurbaşkanı (Wilson)’nın karar vereceği sınırlar içerinde hür bir Ermenistan kurulacaktır… Türklerin uygar dünyaya bir daha ihanet etmemesi için sıkı tedbirler alınacaktır bu sebeple Türkiye küçük bir devlet haline getirilecektir… Türk halkının emperyalist arzuları silinecektir.
*Sayfa No: 589 Belge No:533- 11. Nisan.1920 ( Lord Curzon’dan Mr. Wardrop’a)
“…Ermeni Bogos Nubar Paşa ve Mr. Ahoromiyan’ı azarladım. Türkleri öldürmek için silahların Azerbaycanlılara karşı kullanılmasının aptallığını anlattım.”
*Sayfa No: 629- Belge No:590- 4. Temmuz.1920 ( Amiral Sir F.de Robeck’ten Lord Curzon’a)
“… Mr. Khatissian, 25 bin tüfek aldıklarını, ayrıca Ermeni ordusunda 30 bin Rus yapısı tüfeğin ve bir milyon merminin bulunduğunu Yunan ilerlemesi başlayınca Ermenilerin de derhal saldırıya geçeceklerini bildirdi.”
*Sayfa No: 146 – Belge No: 144- 23.Eylül.1920 (Mr. Rayn’ın Anadolu Milli Hareketi hakkındaki notu.)
“… Türkler yapılan sulhu çok sert ve adaletsiz buldular. İstanbul hükümeti son derece zayıf ve iflas etmiş durumdadır. Milliyetçiler de zayıf, Yunanlılar ise zırhlar içinde pırıl pırıl ve hazır… İtalyanlar politik ve ekonomik bakımdan Türkiye’yi emmek istiyorlar. Kürtlerin, Türklerden ayrılmaları çok güç. Böyle olmakla beraber majestenin hükümeti Kürtleri, Kemalistlere karşı kullanabilir. Anadolu’yu milliyetçilere karşı cesaretlendirmeliyiz. Halkın milliyetçilerden bıkkın olduğu teorisini yaymalıyız. Ferit Paşa (Başbakan) Anadolu’ya bir grup gönderip kendi halkını kandırmaya çalışacak…”