Tanıtım eksikliğimiz…

Turizmde en büyük eksikliğimizin tanıtım olduğunu çoğu kez dile getirdik. Özellikle yurt dışında görevli olan işi turizm konusunda tanıtım olan bazı görevlilerimizin de bu görevlerini tam anlamı ile yerine getiremedikleri hep tartışılmıştır.

Gerek Türkiye’de, gerekse yurt dışında bazı fuarlar düzenlenir. Bu fuarlara genellikle biz de katılırız. Bu turizm fuarlarında stantlar da açılır. Peki, bugüne kadar fuarlardan gerekli kazanımlarımız oldu mu? Bu konuda araştırmalar var mı? Yakınımızda açılan İzmir Turizm Fuarı bize ne getiriyor? Bu fuara katılanların çay-kahve keyfinden başka bir işe yapmadığı da her zaman gündeme taşınmıştır.

Turizm elçisi olarak birçok ataşemiz yurt dışına gönderiliyor. Bunların kaçı bu işi gerektiği gibi yerine getiriyor? Kaçı bu işi iyi anlıyor? Kaçı işin dışında? Bu konuda bir araştırma, bir program ve açıklama var mı?

Çok başarılı olanların var olduğunu da biliyoruz. Bunları bu söylediklerimizin dışında tutalım.

İnanmak çok önemlidir. Yapacağınız ve yaptığınız işe inanacaksınız.

Tanıtım da Türk turizmi kadar kardeş ülke KKTC’nde de aynı eksikliklerin yaşandığı bir gerçek. Dünyanın en lüks otellerinin yer aldığı KKTC’nde bu nedenle kapanan ya da yarı kapasite ile çalışmak durumunda olan oteller var.

Şimdi, Maraş bölgesinin turizme açılması tartışılıyor. Tanıtamaz ve işletmelerde ta kapasiteye ulaşamazsak, Maraş’ın açılışını sadece siyasi nedenle gerçekleştirmiş oluruz. Ya ondan sonraki?

Bakınız bir örnek:

Kıbrıs Türk Seyahat Acentaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı (KITSAB) Orhan Tolun’a göre turizmde tanıtıma inanmıyoruz.

Tolun, 15 yıldır KKTC’nin dünyaya hiçbir tanıtım yapmadığını da iddia ederek fon gelirinin de bu konuda sadece 30 Milyon TL olduğunu ifade etti.

Tolun’un açıklamaları özetle şöyle:

 “15 yıldır dünyada hiçbir tanıtım yapmadık. Dünyanın güzel kızı “dünya güzeli” sizde olsun, dünya bunu bilmiyorsa önemi yoktur. Kim Kıbrıs’ı nasıl tanıtıyorsa öyle bilinir. Siz devlet olarak fon bütçesini 120 Milyon TL’ye yakın gelir vardı büyük kısmı havalimanı yönetimine gitti. Buna rağmen cari bütçeye de gitmesi nedeniyle 30 Milyon TL’dir. Bir türlü biz hükümetler alarak kendimizi bir türlü yurt dışında tanıtamadık. Buna zaten inanmadık… Fuarlarımız kahve çay içme buluşma yerimiz. Turizm politikamız yok.”

Oturduğumuz yerde dışarıdan turist beklemede üzerimize yok. Klasik turist kafileleri ve ülkemize gelenlerle de sınırlı gelir elde ediyoruz. Tanıtıma önem veren ülkeler turizmden bize göre 5-6 kat daha fazla gelir elde ediyor. Daha z turistle daha fazla para kazanan ülkeler var. Bu konuda sınırları zorlamak, içinde bulunduğumuz bu durumdan sıyrılmamız gerekiyor.

İşimiz gereği çoğu zaman yurt dışına çıkıyoruz. Ülkelerin yetkilileri ile görüşmelerimiz oluyor. Bize söyledikleri ortak görüş şu:

“Ülkenizi iyi tanıtamıyorsunuz.”

Bu eksikliğimiz yıllardır sürüyor. Tanıtım eksikliklerimizin var olduğunu bizi yönetenler de biliyor. İşin düşündüren tarafı, bilenen eksikliklerimizin neden bugüne kadar giderilmesinde olumlu adımların atılmamış olmasıdır.

Bir önemli nokta da şu:

Sosyal medya gibi güçlü bir silah var. Tüm dünya turizmde tanıtma için bu silahı çok güzel kullanıyor. Sosyal medya silahını bile kullanamıyoruz.

necdetbuluz@gmail.comwww.facebook.com/necdet.buluz