Rıfat Serdaroğlu: SARAYIN ATM’SİNDEKİ KAYIP
Naci Ağbal’ın niçin görevden alındığı, Bayburtlu Şahap Kavcıoğlu’nun kayıp 128 Milyar Dolar açıklamasından belli oldu!
Saray böyle bir açıklamayı, Naci Ağbal’a asla yaptıramazdı!
128 Milyar Dolar olayını beraberce açıklığa kavuşturalım. Gerisini, zamanı geldiğinde nasılsa Türk Yargısı halledecektir.
Tüm bu dolar satışları, olması gereken gibi yani şeffaf olarak yapılmadı.
Bu açık bir USULSÜZLÜKTÜR. Kamuoyu bilgilendirilmemiştir.
Doların şeffaf olmayan bir şekilde satılması, döviz kurunu ve faiz oranlarını yükseltti. Milyarlarca doların düşük fiyattan satılması KAMU ZARARI oluşmasına neden oldu!
Kamu zararının hangi boyutta olduğunu anlamamız için, Merkez Bankasının dolarları yıl içinde kaçtan sattığını bilmemiz gerekmektedir.
2019 yılının en yüksek dolar kuru 6,20 TL idi, yani 2019’da satılan dolarların en yükseği bile 6,20 TL altında olmamalı!
Erdoğan, rezervlerin pandemi nedeniyle satıldığını canlı tv yayınında söyledi.
Halbuki, pandemi nedeniyle ekonomik şok Şubat 2020’den aylar sonra başlamıştı. Şu andaki dolar kuru 8,07 dolayında. Bu durum kamu zararının onlarca milyar tl olacağını gösterir.
MB rezervleri şu an 47 Milyar Dolar ekside!
Bu durum tartışmasız bir şekilde MİLLİ GÜVENLİK RİSKİDİR!
Yasal olarak bu satışların bir numaralı sorumluları;
MB Eski Başkanları, Murat Çetinkaya- Murat Uysal’dır.
Siyasi Sorumluları ise CB Erdoğan ve Berat Albayrak’tır.
Peki, bu soygun ispat edilebilir mi?
İspat edilmesi için, AKP’nin iktidardan gitmesi ve Türkiye’nin tekrar Hukuk Devleti olmasıyla gerçekleşir.
Bu soygun saklanabilir mi?
Asla saklanamaz! Çünkü, Bankalar işlem defterlerini BEŞ YIL boyunca saklamak zorundadır. Fakat BDDK ve TCMB, işlem kayıtlarını süresiz olarak saklamak zorundadır.
Üstelik döviz satışları için dijital imzanın yanında mutlaka ıslak imza da aranır.
Türk Bürokrasini iyi tanıyan biri olarak rahatlıkla ifade edebilirim ki, hem M. Çetinkaya ve M. Uysal, kendilerine satış emri veren Berat Albayrak’ın ıslak imzalı evraklarının tasdikli suretlerini çoktan arşivlemişlerdir!
Ne yapacaksınız? Her koyun kendi bacağından asılır!
Saray ve AKP’nin bu konudaki sert tutumu, her şeyin yakında anlaşılacağındandır.
Ne demiş Halkın Filozofu Bergamus; “Gizli yerlerde, hendeklerde, karanlıklarda öpüşen 9 ay 10 gün sonra açıkta doğurur…
Not;
AKP yönetimi, yargıyı tetikçi olarak kullanıp yaptığı zulümleri “Hukuki” olarak görüyor! (Biz ne yapalım? Yargı böyle karar verdi!)
Çok yakında kendileri aynı “Hukuki” muameleye muhatap olacaktır. O zaman kimse mızmızlanmasın…
Sağlık ve başarı dileklerimle 17 Nisan 2021