Ölüm yıldönümü nedeniyle herkes birşey paylaşıyor.
“Bir saniyesine bile hakim olamadığımız bu hayat için fırıldak olmaya gerek yok” sözü en meşhuru.
Çileli hayatına dem vuranlar var,
Dürüstlüğüne dem vuranlar var,
Mütevazi olduğunu söyleyenler,
Gönül ehli diyenler,
Dik duruşuna methiyeler düzenler
Ben diyeyim beş, sen anla onbeş
Sanki adam eceliyle öldü!
2009 un Mart ayında düşen helikopteri bulamadılar!
Aynı helikopterdeki gazeteci İsmail Güneş’in telefonda yardım çığlıklarına rağmen bulamadılar!
Çünkü o sağ kurtulmuştu kazadan, telefonda saatlerce yerlerini tarif etti ama nafile!
Adamı göz göre göre yok ettiler!
Devlet Bahçeli’ye giydirmek isteyenler, bak Bahçeli hakkında ne demiş diye eski videolarını paylaşıyor!
Fetö’ye giydirmek isteyenler; Fetöcü kriptoların parmağı olduğunu söylüyor.
AK Partiye giydirmek isteyenler, siyasi rakipti, ortadan kaldırıldı, yoldan çekildi diyorlar.
Kimi diyor Amerika
Kimi diyor Avrupa
Gerçek olan şu ki; olayda hatası olan diplomatlar terfi aldı!
Başarısız ve görev ihmali olan askerler rütbe aldı!
Kaza Kırım komisyonunda olup kazayı araştıranlara yeni görevler tevdi edildi!
Telefon sinyali ile Cehennemin dibinde olsan seni bulabilen teknoloji, Kahramanmaraş’a bir saat uzaklıktaki dağda düşen helikopteri bulamadı!
Üstelik te kazadan canlı kurtulan bir kişinin telefonda saatlerce yer tarif etmesine rağmen!
Oysa şimdi herkes ağız birliği yapmışcasına;
İyi adamdı
Hoş adamdı
Büyük adamdı türküsünü söylüyor!
Oysa, Yazıcıoğlu’nun hayatta ilken kurduğu partinin aldığı oy miktarı belli!
Bugün, hırsızlıktan, yolsuzluktan şikayet edenler, Muhsin Yazıcıoğlu’na ağıtlar yakıyor, oysa dün Bahçelievler katili, Maraş olayları tetikçisi diye bugün ağıt yaktıkları adamı eleştiriyorlardı!
Muhsin Yazıcıoğlu 2009 da güpegündüz ölüme terkedildi!
Ve bu işin sorumluları, ihmalkarları sır oldu uçtu!
Resmen adam göz göre göre harcandı!!!
Oysa bugün ardından ağıt yakılıyor!!!
Üstelik te hak yerini bulmamışken!
Üstelik;
Bu kazanın neden olduğu ve helikopterin neden bulunamadığı izah edilememişken!
Alışkanlıklarımızın bir parçası sanırım!
İmam hani musalla taşında sorarya!
Merhumu nasıl bilirdiniz?
İyi bilirdik.
Hakkınızı helal ettiniz mi?
Helal olsun
Ah bir de imkan olsa da; musalla da yatan ölüye de sorabilsek; bakalım o da hakkını helal ediyor mu bizlere?!
Ayhan Kılıç
Edmonton/Kanada
Bir yanıt yazın