DEBELENDİKÇE BATACAKSINIZ!

Rıfat Serdaroğlu: DEBELENDİKÇE BATACAKSINIZ!

Kendi özünü, milletini satıp makam ve para uğruna emperyalist devletlere köle olmayı kabullenenler, kullanım süreleri dolduğunda, patronları tarafından atılırlar, bataklığa düşmüş gibi debelenirler.

Debelendikçe, ne Anayasa tanırlar ne de yasa! Ne küçük bilirler ne büyük!
Ne helal ne de haram bilirler! Varsa yoksa daha fazla çalsınlar ve kendilerini koruyacak yeni patron bulsunlar!

Eğer Türk Milleti bu dakikadan itibaren AKP-MHP-Perinçek-Destici iktidarının, kötülüklerini anlamamakta direniyor ve hala bu organize suç örgütüne oy vermeyi düşünüyorsa, ciddi olarak söylenecek sözlerin bittiği yerdeyiz demektir.

Tabii ki, demokratik rejimlerde çare tükenmez, tabii ki dinimizi geçim kapısı yapan bu seccade şeytanlarını alaşağı edeceğiz. Ama artık Türk Milletinin de ayağa kalkıp, kendi kaderine el koymasını bekliyoruz! Türk Milleti ayağa kalkarsa ne mi olur?
Kurtuluş Savaşını ve yendiğimiz emperyalist devletleri hatırlayın ne olacağını anlarsınız…

Sokağa çıkma yasağının olduğu Pazar günü sizlere Zaytung adlı siteden alıntıladığım bazı yazıları paylaşacağım. Bildiğiniz gibi mizah çok ciddi bir iştir ve yayılma hızı ışık hızından fazladır.

Covit-19 Salgını;
Sokakları ve AVM’leri leba leb dolduran İstanbullulara Sağlık Bakanından sitem geldi;
Bakan Koca; “Ancak üzülerek gördük ki vatandaşlarımız daha ilk günden şehri adeta bir AK Parti kongresine çevirmiş bulunuyorlar. Maskeler çenede, mesafe desen hak getire! Açık söylüyorum, bu böyle gitmez!”

Merkez Başkanı neden görevinden alındı;
Döviz rezervlerinin 128 milyar dolarının buhar olması ve -47 milyar dolara düşmesi tartışmalarına, Naci Ağbal da katıldı.
Ağbal; “Bakınca 128 milyar dolar çok bir miktar görünüyor olabilir ama inanın paranın bir değeri kalmadı arkadaşlar. O eskidendi. Şimdi bir an kasada sanıyorsun, sonra bir bakıyorsun yok. Hani mesela siz bir markete girip çıkıyorsunuz 300 TL gidiyor da, len 5 parça bir şey aldım bu para nereye gitti diye şaşırıyorsunuz ya, hah işte biz de aynı durumdayız. Dövizi düşürmek için piyasalara müdahale edeyim diyorsun hop 20 milyar dolar gidiyor. Para pul olmuş resmen!”

Saray, bu bilimsel açıklamaya inanmadı, çift tabancalı ekonomist danışman Jölelinin kışkırtmasıyla, Naci Ağbal kendini kurtarmış oldu. Bildiğiniz gibi
Sierra Leone’de Merkez Bankası Başkanını, çatıdan aşağı atarak görevden ve dünyadan almışlardı!

İstanbul Sözleşmesinden neden çekildik;
CB tarafından gece yarısı imzalanan kararnamesiyle, öncülük ettiğimiz İstanbul Sözleşmesinden çekilme nedenimiz belli oldu!

Saray, İstanbul Sözleşmesi yönetimine defalarca Cengiz-Kolin-Limak-Kalyon dörtlüsüne, dolar üzerinden hazine garantisi verilmesini istemişti.
Yönetim, Sarayın bu ısrarlı talebine olumlu yanıt vermeyince, Saray haklı olarak refüze edildiğini düşündü ve çok bozuldu. Gece uykusu kaçan Reyiz, abdest bozmaya kalktığı an sinirlendi ve sözleşmeden çekilme kararını imzaladı!
Saray, yine dik durmuş ama dikleşmemişti…

Kimsenin Saray yönetimine kızmaya hakkı yok!
Ustalar yönetimden kaçtıkça işlerin kötüye gitmesi normaldir.
Nerede cari açığımızın %15’ini tek başına kapatan vatansever Reza Zarrab?
Nerede Saatçi Zafer? Boyunsuz Muammere ne oldu? Eskort Bakan nerede?
Ne oldu kupon arazilere ve ayakkabı kutularına? Sıfırlama uzmanları yok,
Damat zaten kayıp. Burunlu BMC gibi Tıs-tıs konuşan Hollanda doğumlu Malta Adası yetiştirmesi Binali? Ortadoğu’da tarihin en büyük katliamına “Stratejik Derinlik” diyerek sebep olan, Milli Andımızın düşmanı Serok Ahmet nerede?
Ya tüm peşkeş çekilen özelleştirmelerde imzası bulunan, uygun iklim olunca Anayasamızın ilk dört maddesini ve Türklüğü tartışmaya açacağını söyleyen
Babacan nerede?

Hepsi kaçtılar ve onları var eden adamı terk ettiler?
Ne yapsın bir başına Reyiz? Onun göbek adı Hıdır, elinden gelen budur…

Sağlık ve başarı dileklerimle 21 Mart 2021