Rıfat Serdaroğlu: AKP TERÖRÜ BİTİRMEZ, BİTİREMEZ
16 vatan evladını toprağa verdik!
Bu çocukların hepsi “Türk Devletinin Görevlileri” idi.
PKK denen kan emici örgütün istihbaratı o kadar başarılıymış ki, sivil kıyafetle gezen çocuklarımızı, Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde tek-tek yakaladılar ve yurtdışına kaçırdılar. PKK; çocuklarımızı alırken ne bir Polis, ne bir Asker, ne bir Güvenlik Görevlisi ne de bir istihbarat görevlisi görmedi!
Gümrük Kapılarında tam 12 otorite vardır. Vali Muavini- Gümrük Başmüdürlüğü-Gümrük Muhafaza Başmüdürlüğü-Asker-Polis-Jandarma-İstihbarat Görevlisi-Sağlık Bakanlığı vs. Hiçbiri görmedi!
PKK, Vatan evlatlarını, TSK korumasında olan ve yolgeçen hanına dönmüş sınırlarımızdan geçirip Irak’a götürdü. Yine kimse görmedi!
Çocuklarımız, yıllarca Irak’ta dolaştırıldılar.
Geçmişte çok başarılı hizmetler yapmış MİT, Türk Devletinin çıkarlarını değil de iktidarın çıkarlarını kollamaktan, kendi işini unuttu.
MİT, yurtdışındaki FETÖ’cuları yakalayıp ülkeye getirme işini de yüklenip, radikal dinci örgüt elemanlarını ülkeden ülkeye taşımak ve maaşlarını ödemek zorunda kalınca, yani esas görevini yapamayınca, 5-6 yıl boyunca çocuklarımızın yerini tespit edip ülkemize getirmeyi başaramadı.
Dünyada doğruluğu defalarca denenip elde edilmiş bir kesin hüküm vardır;
Hiçbir terör örgütü, emperyalist devletlerden destek almadan, onlara maşa olmadan, uzun süre dayanamaz…
PKK Narko-Terör Örgütünün ve diğerlerinin de en büyük destekçisi Amerikan Derin Devletidir.
Yoksa, Afganistan’da yetişen uyuşturucunun, ABD’nin istihbarat örgütünün koruması olmadan Avrupa şehirlerine kadar ulaşması mümkün müdür?
ABD bölgemizdeki her terör olayının içindedir.
NATO’da ortak olduğumuz ABD, açıkça ve pervasızca, dünyanın gözü önünde PKK türevi terör örgütlerine silah vermektedir. Hem de o silahların Türk Güvenlik güçlerine çevrileceğini bilerek.
16 vatan evladının ölümüne sebep olan da, doğrudan ABD’dir.
ABD’ye Türk Devletinin bölge ve dünyadaki önemini hatırlatmak gerekir.
Hem de anlayacağı dilde! AKP ve Erdoğan bunu yapabilirler mi?
Asla yapamazlar! Neden mi? Anlatalım;
Birincisi; Erdoğan Türk Devletinin tarihini, geçmişini bilmez!
İkincisi; BOP’ta ABD’nin eşbaşkanlığını kabul eden biri, ABD’ye kafa tutamaz!
Üçüncüsü; ABD ve İsrail ile birlikte önce Barzani’ye şimdi de PYD’ye Kürt Devletinin iki parçasını kurduran parti, ABD’nin emri dışına çıkamaz!
Dördüncüsü; Yurtdışındaki olağanüstü büyük mal-para varlığı nedeniyle ABD Devleti tarafından rehin alınmış bir iktidar, üstelik sırtına Reza Zarrab ve Halkbank yükü yüklenmiş bir iktidar, ABD karşısında “Uslu-Söz dinleyen çocuk “ olmak zorundadır.
Beşincisi; Menzilini FETÖ’nun menzili ile aynı tutan bir iktidarın Türk Milletine hayrı olamaz.
Çünkü FETÖ- Vatikan- CIA’nın bölgemizdeki menzilleri paraleldir ve varılmak istenen menzil Türkiye’de Laik Demokratik Cumhuriyeti yıkıp, yerine bir bölümü Kürt Devleti olacak Federal İslam Devletini kurmaktır.
Türk Devletinin ve Türk Milletinin tüm emperyalist devletlere karşı haklarımızı koruyacak, mecbur kalmadıkça kavga etmeden diplomatik-tarihi-askeri-ticari-bölgesel önemini anlatıp sonuç alacak tek siyasi parti vardır. DOĞRU Parti!
Çünkü biz DOĞRU Parti olarak biliyoruz ki;
Mozart’ın Türk Marşını yazdığı 1770 yılında, ABD henüz kuruluyordu!
1870 yılına kadar İtalya diye bir devlet yoktu!
1871 yılına kadar Almanya diye bir devlet yoktu!
Biz Türkler, kendini Kürt sayan Türkmenler ve diğer Türk Boyları binlerce yıldır bu topraklardayız. Tüm medeniyetlere beşiklik yaptık. Her inanca, her düşünceye saygı ve barış içinde yaklaştık. Türk’ü dünya tarihinden çıkarırsanız, tarih kalmaz. Dürüst, bilgili, aklı ve bilimi öne alan çalışkan bir yönetimle Türk Milletinin tüm problemlerini ancak biz çözeriz.
Yazımızı, geçmişini ve döküldüğü Ege Denizini unutan, bizi bir çok sahada sıkıntıya sokmaya çalışan Yunanistan’a bir hatırlatma ile bağlayalım;
Komşu; Sizi tam 400 sene yönettik. Eğer sizin inanışınıza, kültürünüze, geleneklerine saygı duyup sizi özgür bırakmasaydık ve asimile etseydik, bugün yeryüzünde Grek’çe denen dil kalmazdı. Katalaves!
Sağlık ve başarı dileklerimle 17 Şubat 2021
Bir yanıt yazın