Site icon Turkish Forum

ERMENİYE TAVİZ

Sayin degerli arkadaslar, ben bu yazilarimla kimseyi üzmek ve kirmak istemem,Lütfen beni yanlis anlamayin.!Gelecek yeni yilinizi kutlar ailece saglikli ve mutlu yillar dilerim. SAtasoy. - osmanli cumhuriyet dis borclar

Sene 1881'di, devletin başında İkinci Abdülhamid vardı, Türkiye'nin dış borcu 252 milyon 801 bin 885 Osmanlı lirasını bulmuştu ve gırtlağına kadar borçta yüzen Türkiye, bırakın ana paraları, faizleri bile ödeyemeyecek haldeydi. Alacaklı devletlerle ve saraya borç vermiş olan bankerlerle yapılan uzun müzakere-lerden sonra bir devlet için fazlaca ayıp olmasına rağmen en kestirme yolu seçtik ve 1881'in 20 Aralık'ında çıkarttığımız bir kararnameyle iflásımızı ilán ettik...

Sayin degerli arkadaslar, ben bu yazilarimla kimseyi üzmek ve kirmak istemem,Lütfen beni yanlis anlamayin.!Gelecek yeni yilinizi kutlar ailece saglikli ve mutlu yillar dilerim. SAtasoy.

ERMENİYE TAVİZ VERDİKÇE YENİ TALEPLER GELDİ

Ermeniye elini verip kolunu kurtaramayan Osmanlı

93 harbinden yenik çıkınca 1878 Berlin anlaşmasiyla Ermenilere hem özerklik vermiş hemde Rusya başta olmak üzere büyük devletlerin Ermenilerin hamisi olmasini kabullenmiştik.

Osmanlı zayıf düştükçe Rusya bu maddelere dayanarak sürekli ıslahat istiyordu.

Balkan bozgunu sonrası yine bu maddeler gündeme geldi. Osmanlı-Rus temsilcileri bir araya gelerek İstanbul’daki Rus büyükelçisi Gulkeviç le Yeniköy Antlaşmasının imzalanması ile farklı bir boyuta bürünmüştür.

Osmanlı Devleti bundan sonra Avrupa’dan gönderilecek ithal yöneticilerle Vilayat-ı Şarkiye (Doğu Anadolu) Islahatını gerçekleştirme çabasına girişecekti.

Rusya ile varılan Yeniköy anlaşması gereğince; Van-Bitlis-Harput ve Diyarbekir bölgesi genel müfettişliğine Norveçli Binbaşı Nicolas Hoff;

Trabzon-Erzurum ve Sivas bölgesi genel müfettişliğine de Hollandalı Doğu Hindistan sömürgeleri memurlarından Westenenk atanmıştır

Müfettişler Osmanlı hükûmeti tarafından hazırlanmış olan 23 maddelik “müfettiş-i umumilerini vazife ve selahiyetlerine müteallik talimat”a göre hareket edeceklerdi. Bu talimatta müfettişlerin görev ve yetkileri açık bir şekilde izah edilmekte idi. Hoff, Osmanlı hükûmetiyle olan yazışmalarında “Inspection Generale des Vilayets de Van, Bitlis, Kharpout et Diarbekir” ifadelerinin yazılı olduğu antetli kağıtlar kullanmakta idi.

Hoff, ıslahat yapacağı bölgelerdeki arazi anlaşmazlıklarını giderilebilmesi, meclis-i umumi üyelerinin seçimi (müfettişlik talimatının 7 ve 8 nci maddesinde belirtilen) gibi hususların düzeltilebilmesi için bölgede doğru bir sayımın yapılmasının şart olduğunu belirterek, maiyetindeki müfettişlere verilmek üzere ayrılmış olan tahsisatın da bir an önce verilmesini talep etmekte idi. Hoff, mektubunda bölgede yapılacak harcamanın miktarını şimdiden tahmin etmesinin mümkün olamadığını, şimdilik müfettişlik makamına 10.000 liranın ayrılması ve Osmanlı Bankasından gerekli ödeminin yapılmasını istiyordu. Ayrıca her ay yapacağı harcamalara ait hesapları devlet merkezine gönderecekti. Hoff, istenen paranın miktarının fazla olmadığını da ifadeden geri kalmaz (BOA, DH. KMS, Ds: 63/68).

Müfettiş Hoff, Temmuz ayında Dahiliye Nezaretine gönderdiği mektupta, müfettişlik talimatnamesinin 23 ncü maddesinin 5 ve 6ncı fıkrasına göre, Ziraat ve Nafia müfettişlerini Bitlis’e ulaşır ulaşmaz bir teftiş gezisi yaptıracağını belirtmekte idi. Hoff, düşünülen ıslahatın başarıya ulaşabilmesi için bunun yapılmasının şart olduğunu belirtiyordu. Bu arada ziraat ve ulaşım konusunda yapılacak teftişler sırasında bir topografa ihtiyaç olduğunu belirterek kroki ve harita talebinde de bulunuyordu. Özellikle topografa büyük ihtiyaç olacağını belirterek, şayet bulunmazsa Norveç’ten getirebileceğini ifade ediyordu. Hoff, talimatnamenin 23. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen memurların tamamının bu yaz işe başlamalarının mümkün ve gerekli olmadığını zira Anadolu’da bulunacağı bu ilk aylarda bölgeyi tanıma gezileri yapacağını vurguluyordu.

Ayrıca Dahiliye Nazırı ile yapacağı yüz yüze görüşmede ayrıntıları aktaracağını belirtiyordu (BOA, DH. KMS, Ds: 63/68).

Hoff, 23 Temmuz 1330/5 Ağustos 1914 tarihinde Dahiliye Nezaretine gönderdiği mektubunda maiyetinde görev alacak olan müfettişlerin de hazır olmaları konusunda gerekli tebligatın yapılmasını istiyordu. Hoff, maiyetinde görev alacak olan müfettişlerin 20 Ağustos-1 Eylül 1914 tarihleri arasında Bitlis’te olmalarını, şayet olamazlarsa 1-9 Eylül 1914 tarihleri arasında Van’da kendilerine katılmalarını istiyordu. Hoff, bundan başka, yanında görevlendireceği hademeleri Van’da tespit edeceğini bildiriyor ve çok yakın bir zamanda hareket edeceğini ifade ediyordu (BOA, DH. KMS., Ds: 63/68).

Bu arada müfettişler yaptıkları müracaatlarla bir takım vergi muafiyetlerinden yararlanmak da istiyorlardı. Özellikle Avrupadan getirdikleri malzemelerin serbest geçirilmesi talebinde bulunuyorlardı.

Hoff, müfettişlik merkezi olarak Van veya Bitlis’i seçeceğini belirterek, müfettişlik karargahı için geniş bir eve talep etti. Hoff’un bu isteğini dikkate alan nezaret, sık sık Van valisi Tahsin Bey’e telgraflar göndererek ev meselesinin halledilmesini ve müfettişe gereken saygıda kusur edilmemesini ihtar etti. Vali Tahsin Bey 21 Temmuz 1914 tarihli telgrafında, Van’a gelecek olan bu kişiye parlak tören yapılması yolunda kendisine verilen emrin –adeta gururuna dokunduğunu- pek ağır geldiği belirtiliyor ve bunu yapmasının mümkün olmadığını ifade ettikten sonra, mümkünse görevden affedilmesi isteğini dile getiriyordu (BOA, DH. KMS, Ds: 2-2/5).

Müfettişlerden Hoff başkentte gerekli hazırlıkları yaptıktan sonra bölgesinde göreve başlamak üzere, denizyolu ile İstanbul’dan Trabzon’a hareket edeceği belirtilerek gerekli önlemin alınması istenmiştir. Hoff’un hareketi sırasında mıntıkasındaki valiliklere telgraf çekilerek gereken hazırlığın yapılması hususu dile getirildiği gibi, vilayetlerde resmi törenlerle karşılanmasına dikkat edilmesi tavsiye edilmiştir (BOA, DH, ŞFR, Ds: 43/81). Hoff, Trabzon üzerinden kara yoluyla Erzurum’a hareket etmiş ve 4 Ağustos 1914 tarihinde şehre varmıştır.

Van valisi Tahsin Bey’in 17 Ağustos 1914 tarihinde Dahiliye Nezaretine yazdığı telgrafta, Hoff’un Erzurum’dan Erçiş’e ve oradan da Van’a hareket ettiği belirtiliyor; yanında yalnızca Ziraat müfettişi Ermeni asıllı Hayıkaz Efendi’nin bulunduğu, bu kişinin de müfettişe devamlı hükûmet aleyhinde telkinde bulunduğu, daima Ermeni köylerinde konakladıkları ve Ermenilerle temas ettikleri açıklanarak hükûmetin dikkati çekilmeye çalışılıyordu (BOA, DH. KMS, Ds: 2-2/5, F: 87). ).

Diğer müfettiş Vestenenk ise, İstanbul’da iken Dahiliye Nezaretine gönderdiği telgrafta, müfettişlik karargahı olarak o sırada kullanılmayan Erzurum Belediye Hastahanesi binasını istemektedir. Bu isteği dikkate alan Dahiliye Nezareti, Erzurum vilayetine gönderdiği telgrafında hastahanenin müfettişlik karargâhı olarak kullanılacağını belirterek gerekli hazırlıkların yapılmasını istemişti. Gerçi Erzurum valisi Reşit Bey konuyla yakından ilgilenmiş ve müfettiş için gerekli olan evi de temin etmişti….

1.dünya savaşı çıktıda bu utanç verici uygulama iptal edildi.

Güneydoğuda Özerklik falan diye bastıranlarım Türkiyeyi getirmek istediği durum bu.

 Türklerin Tarihi ibretlerle doludur.

Kaynak :

Başbakanlık Osmanlı Arşivi (BOA, DH. KMS, Ds: 63/68).

Kantarcı, Şenol (2001), “Ermeni Sorunu:,

Yeni Türkiye Ermeni Meselesi Özel Sayısı I, c. 37, Ankara

Kurat, Akdes Nimet (1970), Türkiye ve Rusya, Ankara.

Şahin, Mustafa (2010), Hasan Tahsin Uzer’in Mülki İdareciliği ve Siyasetçiliği, Atatürk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü,Doktora Tezi, Erzurum

Exit mobile version