İstanbul, Büyükada’da yer alan dünyanın ikinci, Avrupa’nın birinci en büyük ahşap yapısı kültürel mirasımızın bir parçası olarak ilgi bekliyor
Yıllardır çürümeye terkedilen ahşap yapının, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) şirketlerinden BİMTAŞ tarafından dijital belgeleme, ölçümleme ve rölöve çalışmaları yapılacak.
İstanbul Rum Patrikliği’ne ait olan Rum Yetimhanesi, 1898-1899 yılları arasında İstanbul Arkeoloji Müzesi, Osmanlı Bankası, Düyun-ı Umumiye binalarının da mimarı olan Alexandre Vallaury tarafından yapıldı.
Ahşap yapı, 23 bin metrekarelik bir bahçenin içinde yaklaşık 3 bin metrekare üzerinde yükseliyor. Fransızlar tarafından casino-otel olarak işletilmek üzere inşa edildi ancak bu şekilde işletilmesine izin verilmeyince 1903 yılında Sultan Abdülhamid‘in katılımıyla Prinkipo Rum Yetimhanesi ismiyle açıldı. Birinci Dünya Savaşı’nda askeri okul öğrencileri, Alman askerleri ve Rus göçmenler tarafından kullanıldı.
1964’e kadar yetimhane olarak işlevini sürdüren tarihi bina önce boşaltıldı, 1977’de kapatıldı. İstanbul Rum Patrikliği, 2010’da AİHM’e açtığı davayı kazanarak, binanın mülkiyetini yeniden kazandı.
Yapının nasıl kullanılacağına karar verecek olan Patrikhane 122 yaşındaki yapının restorasyonunun, Europa Nostra’nın en çok tehdit altındaki miras alanları listesine dahil edilmesinin ardından 2022’de başlayabileceğini söylüyor.
Ancak Europa Nostra raporuna göre restorasyon 40 milyon avrodan fazlaya mal olabilir. Patrikhaneyi temsil eden ve restorasyon projesini koordine eden Laki Vingas, projenin gelecek yıl uluslararası ve yerel bir kaynak yaratma girişiminin başarısına bağlı olacağını söylüyor.
Vingas, “Yetimhanenin acı bir geçmişi var. Ama bu İstanbul’un mirasının bir parçası ve topluluğumuzun bunu koruma sorumluluğu var. Bu binayı kaybedemeyiz ve bu yüzden onu hayatta tutmanın bir yolunu bulacağız” diyor.
O dönemden bu ölçekte bu tekniklerle inşa edilmiş başka bir ahşap yapı hala ayakta bulamıyorsunuz, bu da bu binayı çok önemli kılıyor. Tarihin bu katmanlarına sahip olduğumuz için Türkiye’de çok şanslıyız. Paylaştığımızda harika oluyor ama ne yazık ki bazen fark etmiyoruz.
Europa Nostra Türkiye Başkanı Burçin Altınsay
Bir yanıt yazın