Almanya’da Federal hükümet temasları kanıtladı: Erdoğan’ın İslamcılarla yakın bağları var
Alman haber kanalı ntv’de yer alan habere göre Almanya Erdoğan’ın islamcılarla artan yakınlığını kabul etti.
Haberde yer alan analize göre Muhammed karikatürleriyle ilgili tartışmada Türkiye Cumhurbaşkanı, Fransa’yı ve diğer AB ülkelerini İslam’a düşman olmakla suçluyor. Ancak alışılmadık derecede aşırı tonunun daha derin nedenleri olabilir. Federal hükümet şimdi Erdoğan’ın İslamcılara artan yakınlığını tasdik ediyor.
Alman hükümeti, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile iktidar partisi AKP arasında İslamcılarla olan yakın bağları doğruladı. Sol görüşlü dış politikacı Sevim Dağdelen’in sorusuna yanıt olarak, Anayasayı Koruma Dairesi tarafından defalarca gözlemlenen Milli Görus Hareketi (IGMG) ile giderek artan açık temaslara atıfta bulunulmakta. Talep AFP haber ajansına iletildi.
Hükümet verdiği yanıtta, Erdoğan’ın Milli Görüş hareketinin “ideolojik ve siyasi köklerine” sahip olduğu belirtildi. AKP’nin kuruluşundan sonra, başlangıçta onlar tarafından hain olarak görüldü. Uzun zamandır sadece bireysel bağlantılar vardı. Ancak bunlar, özellikle 2016 yılında Türkiye’deki başarısız darbe girişiminin ardından yoğunlaştı.
Federal hükümet ayrıca, IGMG ve Müslüman Kardeşler arasındaki bağlantılardan Türk dini otoritesi Diyanet’e ve Almanya’daki Türk etkisi altındaki cami derneklerinin çoğunun çatı örgütü olan Ditib derneğine atıfta bulunuyor. Bu ortaklık etkinliklerin organizasyonunda görülebilir.
Hükümet “Türk devleti, Almanya’daki Türk kökenli topluluklar üzerinde nüfuz sahibi olmaya ve bir bütün olarak Alman toplumundaki siyasi karar alma ve karar alma sürecini seçici bir şekilde etkileme çabalarını sürdürüyor.” dedi.
Almanya’da Kamu Güvenliğine Yönelik Tehlike
Dağdelen, “Alman hükümetinin Erdoğan’ın ideolojik ve siyasi kökenlerini ilk kez anti-demokratik Müslüman Kardeşler’de görmesi ve buna son derece resmi bir ad vermesi memnuniyetle karşılanmalıdır.” dedi. Bazı federal eyaletlerdeki Ditib camilerinin finansmanına atıfta bulunarak, “İslamcı-milliyetçi Erdoğan ağı, Almanya’daki kamu güvenliği için bir tehdittir ve devlet sübvansiyonu yerine dağıtılmalıdır.”
Türkiye ile Fransa, Yunanistan ve Kıbrıs başta olmak üzere birçok AB ülkesi arasındaki mevcut siyasi gerilimleri göz önünde bulunduran Dağdelen, Şansölye Angela Merkel’i “Türkiye’nin neo-Osmanlı dış politikası” konusunda ortak bir Avrupalı duruş benimsemeyi reddetmek ve böylece bir bölünme yaratmakla suçladı.
Bu aynı zamanda Türkiye’deki demokratların “yüzüne tokat” dır. Dağdelen, Libya’da ve Ermenistan ile Azerbaycan arasında yaşanan çatışmalarda saldırgan bir Türk dış politikasına da değindi.
“Zulüm görmüyorlar”: Fransız Müslümanları Erdoğan ile çelişiyor
Fransa Devlet Başkanı Emmanuel Macron’un İslami açıklamalarıyla ilgili anlaşmazlıkta, Türkiye Cumhurbaşkanı Ankara’yı Fransız mallarını boykot etmeye çağırmıştı. Avrupa’daki sözde İslamofobi ile ilgili olarak Erdoğan yeniden yola çıktı ve Nasyonal Sosyalizm ile bir karşılaştırma yaptı. Erdoğan, Avrupa’daki Müslümanlar’ın “İkinci Dünya Savaşı öncesi Yahudilere” yönelik zulümle karşılaştırılabilecek bir “linç kampanyasına” maruz kaldığını söyledi. Avrupalı devlet ve hükümet başkanlarını “kelimenin tam anlamıyla faşist” ve “Nasyonal Sosyalizmin zincir halkaları” olmakla suçladı.
Bu arada, Fransa’daki Müslüman şemsiye örgütü CFCM’nin başkanı Muhammed Moussaoui, Müslümanların “zulüm görmediğini” vurguladı. Fransa “harika bir ülke” dir. Fransız ürünlerinin boykot edilmesiyle karşı karşıya kalan halkı ülkenin çıkarlarını savunmaya çağırdı. Erdoğan’ın açıklamaları da federal hükümetin öfkesiyle karşılaştı. Berlin’deki hükümet sözcüsü Steffen Seibert, “Bunlar tamamen kabul edilemez olan iftiralardır” dedi.
Yazıları posta kutunda oku