Son günlerde artan covid-19 nedeni ile uyarı üzerine uyarı yapılıyor. Dünyada giderek yayılan ve bugüne kadar alınan tüm önlemlere rağmen önlemeyen pandemi döneminde bazı yeni tedbirler ve uygulamalar da devreye sokuluyor.
Dünyanın beklentisi, aşının bir an önce bulunması ve uygulamaya sokulması olarak öne çıkıyor Ne var ki, bugüne kadar söylendiği gibi bulunduğu iddia edilen aşıların hiç birisinin işe yaramadığıdır.
Önümüz kış mevsimi. Bu mevsimde grip olaylarında artış gözleniyor. Doktorlar ve bilim insanları kış ayarında görülen grip vakalarının covid-19’a dönüşebileceğinden endişe duyuyor. Hatta bazıları “Her ikisini birbirinden ayırmak bile zorlaşacak” diyor.
Çok daha duyarlı ve dikkatli olmamız gereken bir döneme giriyoruz. Özellikle kapalı yerlerden uzak durmamız öneriliyor. Doktorlar “Riskli gruptakiler mutlaka grip ve zatüre aşısı olmalıdır” diyor.
Ortada şu gerçek var:
Covid-19’un hızla yayılma nedenleri belli. Bundan nasıl korunmamız gerektiği de biliniyor. O halde yapılması gereken kurallara uymak olmalıdır.
Konu ile ilgili Dünya Sağlık Örgütü ve çeşitli bilim insanlarının yaptıkları açıklamalara da dikkat etmemiz gerektiği görüşündeyiz.
Nitekim, Türkiye’de de bu konunun uzmanları nasıl tedbir almamız gerektiğini ve covid-19’dan nasıl korunacağımızı sıklıkla dile getiren açıklamalarda bulunuyor.
Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Rahmet Güner, koronavirüsün yayılmasını önlemek için bilinçli davranmanın önemine vurgu yaptı. Güner, “Her kademedeki kişinin bilinçli şekilde davranması son derece kıymetli. Toplu halde bir araya gelinmelerin önlenmesi; herkesin olası hastaymış gibi davranıp, biriyle karşılaştığımız vakit ‘O kişi henüz belirtisiz; ama hasta olabilir’ bilinciyle davranırsak herhalde ülke olarak daha anlamlı bir yerde oluruz” dedi.
Biz, alınan tüm önlemleri önemsiyoruz. Yapılan uyarıları da dikkate alıyoruz. Bu nedenle de Prof. Dr. Rahmet Güner’in önemsediğimiz açıklamalarını sizlerle paylaşmak istedik.
“Her kademedeki kişinin bilinçli şekilde davranması son derece kıymetli. Toplu halde bir araya gelinmelerin önlenmesi; herkesin olası hastaymış gibi davranıp, biriyle karşılaştığımız vakit ‘O kişi henüz belirtisiz ama hasta olabilir’ bilinciyle davranırsak herhalde ülke olarak daha anlamlı bir yerde oluruz. Bu arada pek çok sağlık çalışanı da enfekte oluyor. Çok farklı öykülere hepimiz şahit oluyoruz. Maalesef çok kaybımız var; sağlık ordumuzdan da kaybımız var. Pek çok vatandaşımızı da bu enfeksiyon nedeniyle kaybediyoruz. Bunları şundan dolayı söyleme ihtiyacı hissediyorum; hiç kimse şu yanlış algıya sahip olmasın. ‘Bu hastalıktan pek çok kişi de kurtuluyor’ ama kurtulamayanlar; orada en ufak artan bir sayısı, iki sayısı hepsi birçok aileyi ilgilendiren sayılar. Onun için mümkün olduğu kadar enfekte olmamaya çalışıp başkalarına da enfekte olursak bulaştırmamaya çalışarak bu süreci dikkatli bir şekilde yönetmemiz lazım. Umuyoruz kısa zamanda etkin aşı bulunur, etkin bir tedavisi bulunur. Ve bir an önce tüm dünya olarak bu sıkıntılı tablodan kurtuluruz. Ama sonuçta bir gerçeğimiz var. O da bu süreci maske, mesafe ve hijyene uyarak geçirmemiz. temas önlemlerinde kullanıyoruz ama toplumda eldiven değil el temizliği alışkanlığının yerleşmesi lazım. Bakıyorum çok fazla şekilde toplum içerisinde eldiven kullanımı mevcut. Oysa eldiven değil hepimizin cebinde bulundurabileceği küçük bir kolonya şişesi, sık sık ellerimizi su ve sabunla yıkamamız en doğru korunma yöntemi. Kışın gelecek olması bu hastalık yönünden biz hekimleri korkutuyor mu? Bunun 2 boyutu var. İlk olarak kış mevsimi sonuçta diğer alt solunum ve üst solunum enfeksiyonlarının artış gösterdiği bir mevsim. O açıdan bir sıkıntılı boyutu var. Bir diğer sıkıntılı boyutu da insanların soğuk hava koşulları nedeniyle kapalı ortamlara girmesi. Hele kapalı ortamlarda bir de toplu halde girildiği taktirde tabi ki bulaş için daha fazla risk oluşturacak. Böyle bir ortam sergiliyor kış mevsimi. Onun için bu önlemleri daha da fazla hayatımıza sokmamız gerekiyor.”
necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz
Bir yanıt yazın