orhan@yenicaggazetesi.com.tr
FETO’NUN ÇALIŞMASI
AKP’liler laf cambazlığında, algı yaratmakta profesyonelleri suya götürüp susuz getirirler. FETÖ itirafları yapan AKP’lilere ağabeyleri, ustaları Bülent Arınç da katıldı.
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi, AKP kurucusu, Başbakan eski Yardımcısı Av. Bülent Arınç, Haber Global canlı yayınında Jülide Ateş’le 40 dakika programında çarpıcı itiraflar yaptı.
İşte Arınç’ın itirafları ve benim itirazlarım:
– İtirafı:
“Bunların karanlık yüzlerini maalesef çoğumuz göremedik. Masum değiliz hiçbirimiz.”
– İtirazım:
FETÖ’nün karanlık yüzünü, Ceviz Kabuğu programına çıkardığı Gülen Cemaati itirafçıları ile Hulki Cevizoğlu ortaya koydu. Arabasına bomba konuldu. Faili meçhul kaldı…
Hulki Cevizoğlu, Yavuz Selim Demirağ, Zübeyir Kındıra, FETÖ’nün karanlık yüzünü anlatan kitaplar ve köşe yazıları yayınladılar.
Necip Hablemitoğlu suikastı da ders olmadı mı?
Değerli okurlarım,
Jülide Ateş, “FETÖ’cü müsünüz?” diye sordu.
– İtirafı:
“Bu bana yapılabilecek en kötü iftira olur. Türkçe olimpiyatlarının hepsine katıldım. Meclis Başkanıyken ödül de koydum. Çünkü Türkçe’nin konuşulması, Türkçe’nin uluslararası bir dil haline gelmesi, İstiklal Marşı’nın okunması bizi etkiliyordu. Bunların okullarına da gittim.”
– İtirazım
Evet, FETÖ işte bu itiraflarınıza uygun olarak AKP iktidarlarının onayı ile askeriyeye, polise, bürokrasiye virüs gibi yayıldı.
– İtirafı:
“Bu sözün arkasından başkalarına da sormanız gerekir. Benim söylediğim sözleri Binali Yıldırım da, Bekir Bozdağ da, Sayın Recep Tayyip Erdoğan da söyledi. Çünkü biz dış görünüşüne bakarız. Kimsenin kalbini yarıp da bakmadık.”
– İtirazım
Dış görünüşe bakmanız, Fethullah Gülen’in hedefini, gerçek yüzünü görmemeniz, anlamamanız yüzünden Türkiye 15 Temmuz hain darbe girişimini yaşadı.
İktidar olmak muktedir olmaktır.
Dış görünüşe aldanmak, tüm uyarılara rağmen gerçek yüzünü araştırıp ortaya çıkarmamak AKP iktidarının ihmalidir, görev suçudur…
– İtirafı:
“Hiçbir istihbarat raporunun, hiçbir emniyetin, askeriyenin istihbaratlarında bunlar 15 Temmuz gibi bir kalkışma yapabilirler diye bir notun gelmediği MGK toplantılarına katılmış biri olarak söylüyorum. Eğer bizi aldatmışlarsa, bizi yanıltmışlarsa bu suç bizim değil. Biz bu faaliyetleri sezseydik kafalarını ezerdik.”
– İtirazım
2004 yılı Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısında Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök, FETÖ tehlikesini gündeme getiriyor, tedbir alınması için hükümete tavsiye kararı alınıyor. Erdoğan’ın siyasi başdanışmanı ve AKP Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan, Sabah Gazetesine “Bu MGK kararı yok hükmünde olmuştur. AK Parti bununla ilgili hiçbir adım atmamıştır. Bunu çok net ortaya koymamız lazım” demedi mi?
1972 yılında Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi Gülen’i “Atatürk’ü gençliğe din düşmanı olarak göstermeye ve tanıtmaya çalıştığı, Nurculuk tarikatı yoluyla dine dayalı devlet düzenini kurma yönünde faaliyette bulunduğu” gerekçesiyle 3 yıl hapse mahkûm etmesini ve Askeri Yargıtay’ın 24.10.1973 tarihinde onadığını nasıl bilmezsiniz?
28 Şubat davasında ve 2008’deki AKP kapatılma davasında da ortaya çıktı ki FETÖ tehlikesi içeren tüm istihbarat raporları MGK’ya, cumhurbaşkanlığına ve başbakanlığa gönderilmiş.
Bunlardan da hiç haberiniz olmadı mı?
Bunları inceleyip “kafalarını ezmemek” suç değil mi?
Askerlere kurulan kumpasları fark etmemek suç değil mi?
– İtirafı:
“15 Temmuz’da bir facia yaşadık. Bu facianın yaşanabilir olduğunu kimse önceden söylemedi. Evet, emniyetteki, asker içindeki bir yapılanmadan zaman zaman bahsedildi ama böylesine bir 15 Temmuz hain kalkışmasını kimse söylemedi.”
– İtirazım
2014 ve 2015 Yüksek Askeri Şuralarında MİT raporuna rağmen FETÖ’cü tüm askerleri neden emekli etmediniz?
Başbakan Ahmet Davutoğlu ve MİT müsteşarının ısrarına rağmen Mehmet Dişli ve 8 generali neden emekli etmeyip terfi ettirdiniz?
MİT’e darbe olacağını ihbar eden Binbaşıyı neden dikkate almadınız?
İhbar varken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan neden tatilini kesip Ankara’ya dönmedi?
Dönemin AKP Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, 3 Mart 2014’de dedi ki;
“Polisi, emniyeti, askeri, medyayı ele geçirerek ardından gelip Anadolu’ya 10 yıl sonra, 5 milyon kişi karşılayacak… Humeyni’ye nasıl teslim olduysa İran, biz de öyle teslim olacağız öyle mi?”
Bu sözleri de duymadınız mı?
– İtirafı:
“O yüzden kendimi bu noktada bir suçlu olarak görmüyorum. Hele hele FETÖ’cü olarak görmüyorum.”
– İtirazım
Hepiniz 17-25 Aralık öncesi Fethullah Gülenciydiniz.
Devlette paralel yapı oluşması için Gülen cemaati ile elele olmanız sizleri suçlu yapmaz mı?
– İtirafı:
“Ben “Türkiye bağırsaklarını temizliyor” sözünü 2009’da söyledim. Cuntacılık Türkiye’de bir gelenektir. AK Parti iktidara geldi, cunta heveslileri bizi vesayet altına almak istediler. Biz onlara karşı direndik ve başardık.
– İtirazım
Başarınız; Türk askerine, Amerika ile FETÖ’cülerle kumpas kurmanız mı?
Değerli okurlarım,
AKP’liler; Suçlular mı, suçsuzlar mı?
Karar sizin…
Bir yanıt yazın