Böyle özel günler benim için çok önemlidir ve hiç kaçırmam özel günleri.Ama iş anneler günü ve babalar günü olunca bir yanım eksik kalıyor nedense.
Benim hem annem hem babam vardı ama hem annesiz hem babasız büyüyen çocuklardan birisiydim.
İşte bu iki günü yazarken parmaklarım titriyor.
Babası,kızı ya da oğlu terör kurşununa kurban gitmiş olanlar okuyunca neler hisseder bu yazımı okurken…
Babası,oğlu,kızı kumpaslarla,ya da sadece düşüncesini yazan gazeteci olup da hapishane köşelerinde olanlar…
Çocugu olmadığı için evlatlık alıp üstüne titreyen ,elini hiç onların üstünden çekmeyen!Geceleri üstü açıldığında derin uykularından uyanıp çocuklarının üstünü örten!Eli öpülesi,kutlanası babalar…
”ben kahvede ısınıyorum ,bana ne sizin odun kömürünüzden deyip,küçücük çocuklarını terkettikten sonra,bir kalem isterler diye ortadan kaybolup,tam 30 yıl arayıp sormayan!Sonra da çocuklarının okuyup adam olduğunu öğrenince peşlerine düşen ve öldüğünde bile çocuklarının haberi olmayan sefil babalar…
Tabağındaki iki köftenin bir tanesini çocuğunun tabağına koyan”çocuğum büyüyecek,onun daha çok ihtiyacı var”diyen babalar…
Kendi tabağında,çocuklarının tabağındakinden daha çok köfte olduğu halde,yine de çocuklarının birer köftesini alan”köpek herifler,onlar daha genç çok köfteler yerler,benim içkime lazım şimdi bu köfte”diyen babalar…
Çocuklarının karnı doysun diye benzin istasyonunda çalışıp geceleri,tuvalete karton koyup onun üstünde uyuyan babalar…
Üç kuruş başlık parası için,çocuk yaştaki kızını,dedesi yaşındaki adama satan babalar…
Gittiği yerde kızının yüzü yere eğilmesin diye evini rehin verip kızına çeyiz alan babalar…
”bu kıza çok para harcadım okutmak için,önce bana borcunu ödesin,sonra kocaya gitsin”diyen babalar…
Karısı öldüğü için,çocuklarına üvey anne bakışı tattırmayacağım deyip,çocuklarının yemeğini yapan,bulaşığını yıkayan,çorabını yamayan babalar…
”oğlum aslanlar gibi askerliğini yapsın gelsin deyip,eline kınasını yakıp, askere yollarken”Oğlum,vatanına,bayrağına sahip çıkmazsan hakkımı helal etmem,ölürsen şehit olursun,alnının akıyla askerliğini bitirip dönersen de şerefli ve kahraman bir evlat olursun “diyen babalar…
Güle oynaya askere yolladığı oğlunun terör kurşunuyla şehit olup,cenazesi kapıya geldiğinde,acısını içine akıtıp”vatan sağolsun” diyen babalar…
Fakirin fukaranın çocuğu askerlik yaparken,sapasağlam oğluna rapor alıp askere göndermemeyi marifet sanan şerefsiz babalar…
Çocuğuna tecavüz edildiği halde”ettilerse ettiler,benim çocuğum kime ne”diyen korkak,yalaka,satılmış babalar…
Namus belası diye sevdiğine kaçan kızını oğluna öldürtüp,birini mezara ,birini hapse gönderen cahil babalar…
Kaçırılıp tecavüz edilen kızını,namusunu temizlediğini sanıp gözünü kırpmadan öldüren acımasız babalar…
Akşam olunca çocuklarına bir ekmek alamadım deyip hüngür hüngür ağlayan Babalar…
Tüyü bitmedik yetimlerin parasıyla çocuklarına gemiler,uçaklar,hanlar
,hamamlar alan,şirketler kuran,haramzade babalar…
Ülkesini bölük pörçük edip”babalar gibi satarım”diyen ve ülkesini ,insanını bütün dünyaya peşkeş çekip rezil eden,ölemeyip inip inim inleyen vatan sevgisinden yoksun babalar…
Çocuklarına haram lokma yedirmemek için yerin yedi kat dibinde çalışıp göçük altında kalan…kutsal babalar…
”tek sermayem parmağımdaki yüzüğüm,eğer bundan fazlasını görürseniz haram yemişimdir” deyip 1000 odalı saraylar yaptırıp,altın varaklı bardaklarla suyunu içen,adını duymadığımız meyveler yediren,çocuklarına vakıflar kurup,gemiler alan,karısına hastane zincirleri,oğluna market zincirleri kuran…
Ne babalar var,üç kuruşluk memur ya da işçi maaşıyla çocuklarının boğazından haram lokma geçmesin diye emekli olunca bile çalışmaya devam eden…
Ne babalar var oğullarına askerlik yapmasın diye çürük raporu alıp,kumar masalarından kalkmayan çocuklarına gemiler alan…
Ne babalar var engelli çocuklarını sırtında okula götüren ve haram lokma yemeyen,yedirmeyen babalar…Küçücük çocukları uyuşturucu ve fuhuş bataklığına sürükleyen,organlarını söküp satan derisi yüzülesi babalar…
Okullarda,kurslarda,kız erkek demeden küçücük çocuklara hatta kendi çocuğuna tecavüz eden ahlaksız acımasız vicdansız,sapık babalar…
Bir de benim babam gibi,köydeki tarlasını,bağını,bahçesini satıp “çocuklarım okusun,dünyaları değişsin” diye fabrikaya işçi olarak girip altı çocuğunu,hatta sülalede dayı,teyze,hala çocuklarının hepsini okutan babalar var…Allah senden razı olsun babacığım.Mekanın cennet olsun…
Baba olmak her yiğidin harcı değildir,yürek işidir.Öyle birilerinin üç çocuk yapın beş çocuk yapın demesine aldanmayın. Çocuk yapan her adamdan baba olmuyor ne yazık ki.
Baba olmak sorumluluk ister.Babadır evin direği…Bize öyle öğretmediler mi! Gelin görünnki hiç de öyle değil.Fizyolojik babalık değildir baba olmak…
Bir büyük baba tanıyorum ki…babaların babası…Ülkemin babası…Atam…Atatürk’üm…Görmedi dünya senin gibi ülkesine ve insanına sahip çıkan babayı bir daha…
Ülkem yetim,babasız…Halkım sahipsiz,babasız…
Ülkemi ve halkımı sarıp sarmalayacak,gözetip koruyacak,sahip çıkacak gerçek bir babaya ihtiyacı var.
Şimdi siz söyleyin hangi babanın babalar günü kutlanır…
Gerçekten baba olabilen ve babalığı hak eden her erkeğin babalar günü kutlu olsun…
Bir yanıt yazın