Hazır gündemde iken söyleyelim; Hz. Peygamber Kadir Gecesi’nin Ramazan’ın hangi gecesi olduğunu söylememiştir.
Daha doğrusu kendisine bildirilmediği için söyleyememiştir.
Sadece “Kadir Gecesi’ni Ramazan’ın son 10 günü içinde arayın” şeklinde kendisine atfedilen bir rivayet vardır.
Dolayısıyla; Peygamberlerin gaibi, yani olmamış ve olacak olayları bilme yetenek ve yetkilerinin olmadığı, bu kudretin sadece Tanrı’ya ait olduğu Kur’an ayetleriyle sabitken(1) önce Peygamber’e, geleceğe ve ahiret gününe ilişkin birçok uydurma hadis nispet edip, sonra da bu hadislerden hareketle Müslümanlar arasında çatışma noktaları oluşturanlar, toplum kesimleri arasına nifak ve düşmanlık tohumları ekenler vallahi ziyandadırlar.
Bu tür bilgiler vermek yerine ekranlarda ve büyük Türk Milleti’nin gözünün içine bakarak, dayanaktan yoksun bilgilerle ve kavramın mahiyetinin ne olduğunu bilmeden “TÜRKÇÜLÜK HARAMDIR” demek, abesle iştigaldir ve Tanrı’nın öngördüğü ve ayetiyle sebebini açıkladığı (2) milliyeti inkar etmek, kâfirlikle eş değerdir.
Şarlatan; Hz. Peygamber’e nispet edilen ve neredeyse Irkçılık yaparcasına, Cemel ve Sıffin Savaşlarında birbirini boğazlayan bir kısım Kureyşliyi cennetle müjdeleyerek onlara ayrıcalık tanığına ilişkin uydurmayı doğru kabul ediyor ve ballandıra ballandıra anlatıyor da, benim milletime dair en küçük bir sevgi gösterime bile ırkçılık olarak adlandırmak suretiyle “TÜRKÇÜLÜK HARAM” diyor ey Müslüman.
Arap ulularının uydurulmuş hayat hikâyelerini, cami kürsülerinden ve televizyon ekranlarından gözyaşları içinde ve dini bilgi adı altında anlatarak Arabizmin dibine vurduğunun ya farkında değil, ya da bunu maksatlı olarak yapıyor.
Hani o gözyaşları içinde salya sümük bahsettiği, çoğu Hz. Peygamber’i görmüş Arap uluları var ya, onüçbini Cemel Vakası’nda, yetmişbini de Sıffin Savaşı’nda olmak üzere tam 83.000’i, sırf siyasal iktidarı ele geçirmek için gözlerini kırpmadan birbirlerini boğazlamışlardır!
Hani senin Alevilik ve Sünnilik adı altında karşıt gruplara bölünerek asırlardır kanlı ve kansız yaptığın Mücadele var ya; kökeni işte Arabın bu iktidar kavgasına dayanmaktadır.
Lütfen aç gözünü artık Müslüman!
Devlet Eliyle Atatürk’e Saldırıda Bulunuyorlar
Eskiden Atatürk heykellerine ve büstlerine balta, balyoz ve tahralarla saldırılıyor ve saldırganlar meczup diye geçiştiriliyordu.
Bu tür saldırılar artık devlet görevlileri tarafından yapılıyor.
Peki bunlar da meczup mudurlar.
O halde bazı kamu kurumları meczuplar tarafından mı yönetiliyor diyeceğiz?
23 Nisan’da Atatürk afişlerini ters asan kafa, 19 Mayıs’ta da muhtemelen sırf Atatürk adını anmamak için “Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı” demek yerine “Cumhuriyet Bayramı” demiş bulunuyor.
TRT Haber kanalında aynen böyle yazıyordu çünkü: “19 Mayıs Cumhuriyet Bayramı Kutlu Olsun”
Atatürk’e “İngiliz Ajanı” diyen ve devletin üniversitesinde öğretim üyesi olan profesörler bile çıktı.
Bunlar, tesadüfle ve hata ile açıklanamaz.
Atatürk’e resmen sinsi ve sistematik bir saldırı var efendiler…
20.05.2020
Ömer Sağlam
Araştırmacı Yazar
Bir yanıt yazın