Depremlerde, salgın hastalıklarda, sel felaketlerinde, yangınlarda, fırtınalarda halkına yardım elini uzatması gereken iktidar, Devlet Baba, vatandaşlarından yardım bekliyor şimdi…
Elini açtı onlara.
Avuçlarını açtı.
“Yardım edin bana” diyor vatandaşlarına.
İBAN numaraları veriyor.
Nedir İBAN?
Açılımı: “International Bank Account Number” olan IBAN’ın Türkçe anlamı ise, “Uluslararası Banka Hesap Numarası”dır.
İngilizce ifadesinin baş harfleri alınarak kısaca IBAN olarak kullanılmaktadır…
Cumhurbaşkanı, halkın yardım yapması için hesap numaraları verirken, Koronavirüs felaketiyle karşı karşıya kalan ülkeler bakın, vatandaşlarını nasıl destekliyorlar. İhtiyaçlarını nasıl karşılıyorlar…
Kötü ortamları ve koşulları iyileştirmek için son sürat kolları sıvadılar.
Bu salgında yurttaşlarına yardım elini uzatan ülkelere bakalım şimdi:
1- ABD, gelir seviyesi düşük olan vatandaşlarına tek seferlik 1000 dolar ödeme yapacak.
2- Almanya 70 milyar Euro, İngiltere 100 milyar Euro, Fransa 300 milyar Euro ayırdı. Ayrıca, Almanya, yabancılar tarafından şirketlerin satın alınmasını engelleyen önlemler de aldı.
3- İran da gelir seviyesi düşük olan ailelere 14 ile 40 dolar arasında yardımda bulunacak.
4- Kanada 82 milyar dolarlık, çok sıkı ekonomik bir paketi devreye alarak vatandaşlarına tam güvence verdi.
5- Çin 183 milyar dolar ayırdı.
6- Koronavirüsün en çok yıprattığı Avrupa ülkesi İtalya’da hükümet, toplam 25 milyar Euro değerinde bir önlemler paketi açıkladı.
Peki, Türkiye ne yaptı?
Tüm dünya bu felaketten kurtulma önlemleri alırken, bizimkiler, konut kredilerini yüzde 80’den, yüzde 90’a çıkardı. Uçak biletlerindeki KDV’yi yüzde 1’e düşürdü…!!!
Sanki millet bu sıkıntıda, bu kriz ortamında ev alacak, durmadan uçakla seyahat edecekmiş gibi!!!
Ülkemizin bu acınacak hallere düşmesinin en büyük nedeni ise, üretim yapan fabrikaların iktidar tarafından “Babalar gibi satılmasından” kaynaklanmaktadır.
Bütün bu işleri yaparken, felaket günlerini hiç düşünmediler. Elde edilen paraları da çarçur ettiler.
Durmadan imam hatip okulları açtılar, yüzbinlerce imam yetiştirdiler, camiler yaptılar, en büyük bütçeyi Diyanet işlerine ayırdılar.
Köprüler, hava alanları yaptılar.
Tek kuruş sanayiye, tarıma, üretime ayırmadılar.
Dünyada kendi kendine yeten yedi ülkelerden birisi olan Türkiye yabancılara el etek açar duruma geldi.
Ama bu durumda bile “Hayır (!)” yapmaktan geri durmadılar.”
Başta Suriyeliler olmak üzere, İranlıları, Iraklıları, Afganistanlıları vb. mültecileri ülkelerine kabul ettiler. Onlara milyonlarca dolar para harcadılar.
Karınlarını doyurdular. Giydirdiler. Kendi vatandaşları aç biilaç yaşarken, onlara iş buldular.
Mesken, iş sahibi yaptılar.
O da yetmedi yurt dışına, onlarca Afrika, Asya ülkesine para yolladılar. Yardım elini uzattılar.
Kendileri koronavirüs bataklığında çırpınırken, İtalya ve İspanya’yı da unutmadılar.
Cumhurbaşkanlığı forsu altında yardımlar gönderdiler.
Şimdi, Rahmi Turan Ağabeyin yayınladığı listeye göre yardım ve para gönderilen ülkelerin adlarını yazalım:
1) Antigua, 2) Arakan, 3) Palau, 4) Tuvalu, 5) Zimbabve, 6) Togo, 7) Gana, 8) Moritanya,
9) Tanzanya, 10) Gambiya, 11) Lesoto, 12) Burkino Faso, 13) Komor, 14 Mali, 15) Somali,
16) Nijer, 17) Cibuti, 18) Etiyopya,19) Çad, 20) Sierra Leone, 21) Kamerun, 22) Uganda,
23) Kongo, 24)Kenya, 25) Eritre, 26) Mozambik, 27) Tunus, 28) Yemen, 29) Sudan, 30)Haiti,
31) Filipinler, 32) Lübnan, 33) Filistin, 34) Mısır, 35) Irak, 36)Pakistan, 37) Afganistan, 38)
Bangladeş, 39) Tayland…
Gördünüz mü zengin Türkiye’yi?
Para o kadar çok geliyor ki nereye harcayacağımızı bilemiyoruz!
İnsanlarımızı konut, iş ve işyeri sahibi yaptık, sıra gariban Afrika, Asya Ortadoğu ülkelerine geldi…
Ne diyelim? Allah akıl, fikir versin…
Bir yanıt yazın