Necdet Buluz
Eninde sonunda coronavirüs belasından kurtulacağız. Yapılan mücadelenin başarılı biçimde sonuçlanacağı görüşündeyiz. İyimserliğimizi ve moral yükseltimizi düşürmeyelim.
Virüs sonrası iki ağır fatura önümüze gelebilir:
Birisi ekonomi, diğeri de tarım sektöründe yaşanacak olan olumsuzluklar.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, koronavirüsle mücadele sürecinde tarım sektörü ve üreticilerin zarar görmemesi, gıda tedarikinin aksamaması için önlemler alınması gerektiğini bildirdi.
Sağlık konusunda oluşturulan Bilim Kurulu’nun ekonomi ve tarım alanında da alınmasının sağlanmasının önemli olduğu söyleniyor. Bizim görüşümüzün de bu doğrultuda olduğunun altını çizelim.
Dünya düzeni tamamen değişecek. Bu değişikliği şimdiden görüp, önlemlermizi de bu doğrultuda almak durumundayız.
Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde ‘Covid-19 Danışma Kurulu’ oluşturulması önerisinde bulunan TZOB Başkanı Bayraktar’ın açıklamalarını bu açıdan önemsiyoruz:
“Bu kurulda Tarım ve Orman Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı gibi kamu kurumları, üretici örgütleri ve üniversiteler bir araya gelmeli. Üretici örgütleri aracılığıyla sahada tespit edilen sorunlar kurul üyelerine iletilmeli, kurul üyeleri ise hızlı bir şekilde aldıkları kararları süreci yürütecek olan karar vericilere iletmelidir.Bu süreçte tarımsal üretimin kesintiye uğramaması için üretici sorunlarına özenle yaklaşılması gerekiyor. Sahada yaşanan sorunları 765 Ziraat Odamız vasıtasıyla tespit ediyoruz. Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak, danışma kuruluna sahadaki çiftçilerimizden güncel bilgi akışı sağlayabiliriz.
• Danışma kurulu; girdi fiyat değişimlerini ve arz talep dengesini takip etmeli, üretim, ithalat ve ihracat taleplerini dikkate alarak planlama yapabilmeli, kendine yeterlilik ve üretimin devamlılığı konusunda tedbirler alabilmelidir.
• Üretimde yaşanabilecek iş gücü kaybı, sermaye yetersizliği, girdi temininde yaşanacak sıkıntı, tarım işçilerine ilişkin sorunlar, çalışma şartlarının iyileştirilmesi, ani fiyat yükselişleri gibi sorunlar anlık olarak takip edilebilmeli hızlı bir şekilde kurula ulaştırılmalı ve çözüm üretilmelidir.
• Danışma kurulu, üretimden tüketime kadar ki tüm zincirde yaşanabilecek olumsuzluklara yönelik tedbirler alabilmeli, zincirin her halkası anlık kontrol edebilmeli ve olumsuz senaryolara çözüm üretmek için gayret göstermelidir.
• İhracat ve iç tüketim dengesini bozabilecek sorunlar danışma kurulu tarafından senaryolaştırılmalı, alınacak tedbirler belirlenmeli, anlık verilerle bu tedbirler hızlı bir şekilde hayata geçirilmelidir.
• Stratejik ürünlerde planlama yapılmalı, müdahale mekanizmasına işlerlik kazandırılmalı, çiftçinin piyasanın insafına terkedilmesi önlenmeli, ürün bedellerinin hızlı bir şekilde ödenmesi sağlanmalıdır.
• Danışma kurulu, koronavirüsün etkili olduğu süreçte hastalığın bulaşma riskini azaltacak önlemler almalı, çiftçiler ve tarım işçilerinin barınma koşulları ve çalışma saatlerinin iyileştirilmesine yönelik çalışmalar gerçekleştirmelidir.
• Üreticilerin üretime devam edebilmesi açısından kredi mekanizması kullanılabilir hale getirilmeli, kredi başvuru koşulları esnetilmeli, çiftçi sıfır faizli krediye kolayca ulaşabilmeli, finansman ihtiyacı karşılanabilmeli, üretimin kesintiye uğramaması için ek destekler verilmelidir.
Özetleyelim:
Tarımı her zaman önemsediğimizi geçmişte yazdığımız yazılarımızda da hep vurgulamışızdır. Ancak, bundan sonra tarım sektörünün çok daha önemli hale gelebileceğini görmekteyiz.
Birçok tarımsal ürünü daha önce ithal edebilmekteydik. Bundan sonra her ülke kendi derdine düşeceği için ithalat yapamayabiliriz. Çokları şimdide bazı ürünleri satmayacaklarını açıklıyor.
Sonuç olarak kendi göbeğimizi kendimiz kesmek durumundayız.
Üretmeden ayakta kalmak ve yaşamak mümkün değil. Tarım konusunu çok önemsediğimiz için bu konuda geç kalınmaması ve gereken adımların da zaman kaybetmeden atılması gerektiğini anımsatmak istedik.
[email protected]
www.facebook.com/necdet.buluz
Bir yanıt yazın