Eskiden düşük alkollü bir içecekti corona, bira gibi yani… içer kafayı bile bulamazdın, hafif bir içkiydi. Şimdi, algısıyla millet şizofren oldu. Algısı, kendinden büyük bir hastalık yani.
Ne diyorlar bu virüs için bakalım;
İtalya ve Fransa Çin ile birlikte 5G teknolojisi çalışıyorlardı Amerika bu ülkeleri cezalandırdı.
5G teknolojisi nedir merak eden ona baksın, fakat eğer bu cezalandırmak sa İtalya ve Fransa bu korku ikliminden payına düşeni aldı.
Bu virüsle dünya nüfusunu dengeleyeceklermiş?
Bu pek mantıklı değil, 18 Mart 2020 itibariyle Dünya genelinde 200 bin vakıa ve 8 bin ölüm var. Yani binlerle ifade edilen bir rakamla dünya nüfusu dengeleyemezsin. Zira Dünya nüfusu 7 milyarlara doğru gidiyor.
Başka bir kaynak 6 Nisan’ a kadar internet erişimi sağlayan sistem güncelleniyor, bu sistemde elektromanyetik dalgalarla beynimizi köleleştirme organize ediliyor, o nedenle internet erişimi olmayan uçaklar yasak, cruise gemileri yasak, cafeler açık diyorlar.
IMF nin bu krizde 1 Trilyon dolar bütçe ayırdığını duyurması en az 100 ülkeyi kucağına oturtacağı anlamına geliyor. Devlet başkanları; oturun evinizde, parayı ve geçimi dert etmeyin diyor, gerekli olan parayı temin etmek bizim işimiz diyor ve milyar dolarlık yardım bütçeleri açıklıyorlar. Para üzerine inşa edilmiş kapitalist ülke ve sistemlerin adeta para dağıtması çok ta akla yatan konular değil aslında.
Keğıt paradan dijital paraya geçilecek söylentileri akla yatıyor gibi, paralar mikrop yuvası algısı çoktan oluştu bile, insanlar keğıt para alıp verirken eldiven kullanmaya başladı.
Kriz anında yiyecek stok yapılır insanlar marketlerde tuvalet kağıdı bırakmadı, tuvaletlere taharet musluğu taktıranların artması corona virüsü acaba arkadan mı vücuda giriyor makara muhabbetlerine yol açtı. Mahşer gününün provası gibi, herkes birbirinden kaçıyor virüs bulaşmasın diye. Oysa bu bir algı.
Algı, virüsün öldürme tehlikesinden daha büyük yani.
Eğer algı tehlikeden büyük olmasaydı.
Ben İstanbul’dan uçağa binip Sanfransisco’ya tıkış fıkış en az 400 kişinin olduğu bir uçakla gelemezdim, düşünsenize bir kişi de virüs olsa uçaktaki yüz kişiye bulaşsa ki fazlasına bulaşır, o yüz kişi uçaktan inince kaç kişiye bulaştırır.
Zira, Sanfransisco’da uçaktan indim test yok, soru soran yok, ateşimi ölçen yok! Kanada dönüş uçağım bir gün sonra başka uçak yok. Gittim otelde kaldım.,bir gün sonra Kanada uçağına binip Kanada’ya geldim, uçaktan indim ve dışarı çıktım, test yok, ateş ölçen yok. Elimize bir keğıt, 14 gün evde kal, ateş, nefes darlığı ve terleme varsa bu numarayı ara. Peki bu esnada başkasına bulaştırırsam? Algoritmaya bakarmısınız?!
Bir tarafta böyle bir handikap dururken diğer yanda milleti sokağa çukarmayan, eve hapseden, iş yerlerini kapatan uygulamalar.
Algısı tehlikesinden büyük bir virüs yani.
Önümüzdeki günlerde, aylarda, yıllarda batan ülkeler, batan ekonomiler, İMF nin kucağına oturan ülkeler, ve dijital paraya geçişler bu virüsün ekonomik sonuçlarını gösterecek.
Tek tip düşünen insanlar artarsa, saçma sapan konulara bile inanan insanlar çoklaşırsa ve insan aklı daha çok perdelenirse, bu virüsün elektromanyetik ve dijital hizaya getirme yönünü gösterecek.
Ölümler binlerle değil de milyonlarla ifade edilip milyarlara doğru giderse, bu dünya nüfus dengesinin kurgulandığı sonucunu gösterecek.
İşin doğrusu;
Bu virüsün doğal olmadığına inananlardanım, bir tek ülkenin aklı olmadığına ortak dünya üst aklının ürünü olduğuna inananlardanım, bu virüsün aşısının var olduğuna inananlardanım. Hep birlikte göreceğiz, korku ikliminin, insanları nasıl etkilediğine şahid olacağız, nasıl modife olduğumuzu göreceğiz, aşının bulunduğu açıklandığında hangi ülkelerin hizaya geldiğine tanıklık edeceğiz, akılların nasıl dizayn edildiğini göreceğiz. Çok değil bir yıl yeter.
Ayhan Kilic
ayhankilic2001@turkishnews.com
Edmonton/Kanada