BU İŞTE BATI DA TÜRKİYE KADAR SUÇLU
2002 yılına gidelim. AKP kuruldu ve Erdoğan ABD’ye gitti. ABD temsilcisi Gülen’in yardım ve girişimleri ile çeşitli çevrelerle temasta bulundu. Yapacaklarını anlattı, onlardan destek istedi. ABD Ortadoğu’da kendi projesi olan Yeşil Kuşak Projesini uygulayacak tam adamını bulmuştu. Boş çanta ile giden Erdoğan Türkiye’ye çantası dolu olarak geri döndü. Avrupa Birliğine ışık yaktı onların isteklerini yerine getireceğine ikna etti. Ve macera başladı. Seçimler yapıldı AKP ezici çoğunlukla iktidar oldu. Uyum yasaları ve uygulamaları arka arkaya geldi. Kürt açılımı devreye sokuldu. Geçen zaman içinde Erdoğan’a BOP eş başkanlığı da verilerek siyasi yönden destek verildi. Bu denli önemsenme Erdoğan’ı Müslüman ülkelerin liderliğine soyunmasına neden oldu ve bundan sonra Erdoğan tutulamaz oldu. Batı tarafından kendisine önerilen teklifleri teker teker yerine getirmeye başladı. Batı için Türk Ordusu onlara ayak bağı idi. Zaten Erdoğan ve dinciler ordudan rahatsızdı hemen uygulamaya girdiler ve Türk ordusunu hiyerarşik, disiplin yönünden zaafa uğrattılar. Yetmedi Fetöcü olmayan ordu mensuplarını ihraç ettiler.
Artık dikiş bir daha dikilmemek üzere sökülmeye başlandı. Bu arada Erdoğan ABD ve AB’ye de kafa tutmaya başladı, kontrol edilemez hale geldi. Bütün bunlardan batı sorumludur. Erdoğan’ın eskisi gibi batıyı dinlememesi ilişkileri bozdu. Bu sefer Erdoğan Rusya’ya yanaştı. ABD’nin desteği ile Suriye’ye savaş açtı. Olmadı bu sefer Ruslarla işbirliği yaptı. Erdoğan’ı Rusya’nın kucağına atan ABD ve AB dir. Bu bağlamda baş sorumlu ve suçludurlar. Yıllarca AB kapısında beklettiler. Her geçen yıl arkası kesilmeyen dayatmalarla Erdoğan’ı disipline etmeye çalıştılar ve Erdoğan’da buna hayır deyince işler bozuldu. Uzun hikaye bugünlere gelindi.
Bugün Türkiye ne ABD ve Nede Rusya’ya yaranabildi. Ekonomisi çökertildi, bu da yetmedi Rusya ile karşı karşıya getirildi. Her iki süper güçte Türkiye’yi arkadan hançerledi. Gelinen durum kritik ve vahimdir. Eğer Türkiye Nato üyesi ise gereğini yapsınlar ve Türkiye’nin kendini toparlamasına, batı standartlarında demokrasiye geçmesine yardımcı olsunlar. Dışarıdan gazel okuyarak tavşana kaç, tazıya tut oyununu oynamasınlar. Türkiye’de şunu çok iyi anlamalıdır: Çıkar uğruna süper güçler Türkiye’yi her an istedikleri şekilde dizayn etmenin yollarını aramaktadır. Bununla mücadele için iç barışını sağlamış, demokratik, çağdaş bir sistem ile ulaşılabilir. Aksi halde Türkiye’nin başı çok ağrıyacaktır. Hedef komşularıyla iyi ilişkiler içinde olmak, ülkeye özgürlükçü demokrasiyi tekrar getirmek, modern hukuk kurallarını uygulamak ve şeriat söylem ile eylemlerine son vermekle olacaktır. Batı hiçbir zaman Türkiye’nin şeriat devleti olmasının kendisine zarar vereceğini çok iyi bilir. İran kendisine rakip Müslüman ülke hiç istemez. Rusya’da güneyinde kuvvetli bir Türkiye’yi arzu etmez. AKP’nin siyaset teorisyenleri uykuda oldukça veya böyle kadroları var oldukça işimiz zor. Rusya Hatay için gasp edildiğini söylüyor. Yarın aynı şeyi Ermeniler için Doğu Anadolu konusunda söyleyecektir. ABD ve AB Güneydoğuda kendilerine bağlı zayıf bir Kürt devletinin kurulması yönünde açıkça mücadele etmektedir. Erdoğan’ın elinde tüm devlet imkanları vardır. Bunları bilmemesi olanaksız ve hatta daha fazlasını bilmesi gerekir. Erdoğan, siyasi İslam’ın peşinden gitmekte ve gözü başka şey görmemektedir.
Erdoğan’ın hataları yok mu? Hem de pek çok. Ama batı sütten çıkmış ak kaşık mı? Türkiye mültecilere kapıları açtı diye feryat ediyorlar. Türkiye sınırına doğru Suriyelileri göçe zorlayan kim? ABD ve Rusya’nın desteklediği çeteler değil mi? Türkiye’ye 5 milyon sığınmacı girdiğinde Türkiye’nin söylediklerine kulaklarını kapayanlar ne oldu da feryat etmeye başladılar. Türkiye yıllardır feryat ederken nerede idiniz? Tabi o zaman hesaplarınız başka idi. Şimdi ateşin içine sizlerde düşmek üzeresiniz. Gelin bu savaşı elbirliği ile sonlandırın, Türkiye üzerine oynamak istediğiniz oyunlara son verin. Ortadoğu halkı yanında sizlerde huzur bulun. Ne şiş yansın ne kebap söylemlerine son verin, elinizi taşın altına koyun. Türkiye’ye karşı yaptıklarınızın ve yapmak istediklerinizin muhasebesini yapın.
Almanya başbakan, Konrad Adenauer: 80 li yaşlarına geldiğinde bile evlenme teklifleri almıştır. Mektupla gelen teklifler sekreterler tarafından Adenaur’a sunulmuş ve ne yapmaları gerektiğini sormuşlardır. Adenaur’da ‘’ Bunları saldırmazlık paktı dosyasına koyun‘’ emrini vermiştir.
Saldırmazlık paktı: iki ülkenin karşılıklı olarak birbirlerine karşı silah kullanmayacaklarını taahhüt etmesidir.