Greenpeace kurucu ortağı ve Greenpeace Kanada eski başkanı Patrick Moore, Rebecca Mansour ve Joel Pollak ile Çarşamba günü yaptığı röportajda antroposentrik küresel ısınma ve “iklim değişikliği” anlatılarını besleyen alaycı ve yozlaşmış çalışmaları anlattı.
Moore, korku ve suçluluk duygusunun iklim değişikliği savunucuları tarafından nasıl kullanıldığını şu sözlerle açıkladı:
Korku, tarih boyunca insanların zihinlerini ve cüzdanlarını kontrol altına almak için kullanıldı. İklim felaketi kesinlikle bir korku kampanyası – korku ve suçluluk – korkuyorsunuz çünkü çocuklarınızı SUV arabanızda götürdüğünüz için atmosfere karbondioksit yayıyor ve öldürüyorsunuz. Bunu yapmaktan dolayı kendinizi suçlu hissedersiniz. Bu ikisinden daha güçlü bir motivasyon yoktur.
Moore, bilim adamları, kontrolü daha da merkezileştirmek isteyen politik iktidar tarafından seçildi ve yozlaştırıldı diyor.
Moore, “yeşil” şirketlerin vergi mükelleflerini uygun düzenlemeler ve sübvansiyonlar yoluyla nasıl parazitleştirdiğini ve haber medyasında propagandacı korumanın tadını çıkardığını şu şekilde belirtti.
Yeşil hareket, halka korku uyandıran hikayeler yaratıyor, medya sahte haberlerle herkese defalarca çocuklarını öldürdüklerini tekrar ettiriyor. Dahası bilimsel görünümlü materyaller ile korku salan bilim adamlarını satın almak için devlet parası kullanan yeşil politikacılar var. Büyük sübvansiyonlardan, büyük vergi indirimlerinden ve hükümet görevlilerinden yararlanan yeşil işletmeler, kafadar kapitalistlere sahipsiniz. Devlet teşviği alan bilim adamlarına sahipsiniz.
İklim değişikliği konusunda bilim adamlarının yüzde 99 fikir birliği içinde olması tamamen saçma ve yanlış bir rakam. Bu felaket teorisini yayan bilim adamlarının çoğuna kamu parasıyla ödeme yapılıyor. Bu araştırmayı yapmak için, insanlar bunu ister, daha iyi bir ürün geliştirebiliriz ve sonuçta daha çok kar elde edebiliriz diyen General Electric veya Dupont veya 3M gibi firmalar tarafından para ödenmiyor. Bu sözde bilim adamlarının yaptığı şeylerin çoğu daha fazla korku üretiyor, böylece politikacılar insanların zihinlerini kontrol edip oylarını alabiliyorlar; çünkü bazı insanlar ikna olmuş durumda, ‘Ah, bu politikacı çocuğumu kıyametten kurtarabilir .’
İnsanlar Dünya’nın evrenin merkezinde olduğunu düşündüğünden beri bu en büyük yalan. Hatırlarsanız, Galileo güneşin güneş sisteminin merkezinde olduğunu ve Dünyanın onun etrafında döndüğünü keşfetti. Katolik Kilisesi tarafından ölüm cezasına çarptırıldı ve ancak iddiasından vazgeçtiği için hayatının geri kalanında evde tutulmasına izin verildi.
Bu, Aydınlanma dediğimiz şeyin başlangıcydı. Bilim batıl inanç kullanmak yerine bilgi edinme şeklimiz haline geldiğinde, görünmez iblisler kullanmak yerine başka şeyleri anlamaya başladık, gerçek olayları gözlemlememiz gerektiğini anlamaya başladık. Gözlem yapmalısınız ve sonra bu gözlemleri tekrar tekrar tekrar etmelisiniz. Temelde bilimsel yöntem budur.
Moore’ın röportajının orijinalini bu bağlantıdan okuyabilirsiniz: technocracy.news/greenpeace-co-founder-global-warming-is-a-complete-hoax-and-scam/
Peki kim bu Patrick Moore?
Patrick Moore
Patrick Moore, Kanada’da bir nükleer enerji savunucusu ve 1991’de başlattığı bir PR şirketi olan Greenspirit Enterprises’ın kurucusudur. Firma, su ürünleri, plastikler, doğal kaynaklar, biyolojik çeşitlilik, enerji ve iklim değişikliği alanlarında çözümler geliştirmektedir.
Moore genellikle yanlış bir şekilde Greenpeace’in kurucusu olarak anılır. Greenpeace’in açıklamasına göre, “Patrick Moore kendini sık sık Greenpeace’in kurucusu ya da kurucu ortağı olarak gösteriyor ve birçok haber kuruluşu bu tanımlamayı tekrarladı. Bay Moore birkaç yıldır Greenpeace Kanada’da önemli bir rol oynamasına rağmen, Greenpeace’i kurmadı. Moore, 1981 ve 1986 yılları arasında Greenpeace Kanada ve Greenpeace Uluslararası ile birlikte çalışmasına rağmen, “çevre hareketi duygu ve sansasyon lehine bilimi ve mantığı terk ettiği” için, Greenpeace’den ayrıldı. Greenpeace’e göre Moore’un gerçekte gördüğü şey finansal kazanç fırsatı idi ve o zamandan beri gezegenin kirletici şirketlerinin savunma temsilciliğine geçti.
Greenpeace’ten ayrıldıktan sonra Moore, Nükleer Enerji Enstitüsü ön grubu Temiz ve Güvenli Enerji Koalisyonu (CASEnergy) ile çalışmaya başladı. Moore, Ocak 2013’te CASEnergy’deki liderlik görevinden istifa etti, ancak aktif bir üye olarak kalacağını söyledi.
Moore madencilik endüstrisi, tomruk endüstrisi, PVC üreticileri, nükleer sanayi ve biyoteknolojinin savunulması için çalıştı. Greenpeace, 2010 yılında kendisini Moore’dan uzaklaştıran bir bildiri yayınladı: “Greenpeace ile uzun zamandır yürüyen ilişkilerini kendisini konuşmacı ve şirketlerin sözcüsü olarak satmak için sömürdü ve genellikle Greenpeace’in karşı çıktığı pozisyonları aldı.”
Moore 1990’lı yılların başından bu yana gelirini, Nükleer Enerji Enstitüsü gibi çeşitli şirketlere ve lobi gruplarına danışmanlık yaparak ve konuşmalar yaparak sağlıyor.
2014 yılı itibariyle Moore, Kanada enerji hizmetleri şirketi NextEnergy’nin de yönetim kurulu üyesi olarak listeye alındı.
Patrick Moore ya da Greenpeace’dan yana yer almadan ve görüşünüzü belirtmeden önce sizleri aşağıdaki görsellere bakmaya davet ediyoruz.
Bir yanıt yazın