MADENCİNİN YANINDA OL

Madenlerde yaşanan ölümler bitiyor mu? Soma ve Ermenek katliamından hala ders çıkarılmadığı için ölümler devam ediyor ve önlemler alınmadığı sürece devam edecek…

 

Madenlerde yaşanan ölümler kader değil… Bu ölümler kar hırsı ile emeğin ve doğanın daha çok sömürülmesi…bir yandan da özelleştirme ve taşeronlaşma politikalarının sonucu…

Maden kazaları çağdışı üretim tekniklerinin ve ihmallerin sonucu…Bunlara kaza denmez..Bile göre ölüme davetiye çıkarmaktır…

Kimileri hiç emek harcamadan oturduğu yerden göbeğini kaşıya kaşıya senin benim hakkımızı yerken,kimileri de yerin metrelerce altında hayatını hiçe sayarak çoluk çocuğunun ekmek parasını çıkarmaya çalışıyor.

Hiç madencinin yerine koydunuz mu kendinizi!Ya da madencinin karısının,çocuğunun yerine…Onu işe gönderirken dönüp dönmeyeceğinden emin değil,kulağı ölüm sesinde beklediniz mi hiç sevdiğinizi…

Bağımsız Maden İşçileri Sendikası öncülüğünde 5 Ekim Cumartesi günü,Soma Cengiz Topel Meydanı’ndan yola çıkarak 10 gün sürecek Ankara yürüyüşlerini başlatan madenciler, Soma’da madende çalışırken hayatını kaybeden 301 maden işçisinin her biri için 1 km yürüyerek Ankara’ya ulaşmayı hedefliyor.

 “Şimdi Artık Ankara’ya yürüme zamanı. Bağımsız Maden İşçileri Sendikası öncülüğünde haklarımız için Yola çıkıyoruz. Yürüyüşümüz 10 gün sürecek ve 15 Ekim 2019’da Ankara’da Enerji Bakanlığı önünde olacağız. Haklarımızı almadan da mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Direne direne kazanacağız”

Yürüyüşün ilk günü (5 Ekim) işçilerin önü Kırkağaç girişinde jandarma tarafından kesildi. “Bu hukuksuz, keyfi uygulamayı tanımıyoruz, yürüyüşümüze devam edeceğiz” diyen işçiler geceyi çadırlar kurarak Kırkağaç’ta geçirdi. Sendika başkanı Tahir Çetin, “Keyfi biçimde bekletildik. Maden işçileri emeğinin karşılığını alana kadar biz de omuz omuz mücadele etmeyi sürdüreceğiz” dedi.

İşçiler, “Daha önce engelleri aştık, bugün de aşacağız. 3500 maden işçisinin tazminatları ödenmeden geri dönmeyeceğiz” diyerek Kırkağaç’ta oturma eylemine başladı.

Bağımsız Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Tahir Çetin”Biz karşımızda kim olursa olsun yürüyeceğiz. Bizi kimse yolumuzdan döndüremez” dedi.

Soma’da 5 yıl önce işten atılan ve tazminatları ödenmeyen madencilerin Ankara’ya yürüyüşü Manisa Valiliği’nin talimatıyla engellendi.

Madenciler,“Önümüze dizilen jandarmalar, kolluk güçlerine sesleniyoruz! Bu yol açılacak, hakkımız olanı almaya Ankara’ya gidiyoruz” dedi.

Madenciler“Kanuna aykırı olmasına rağmen protokolle tazminatlar taksitlere bölündü, 3 seçim önce taksitlerin 3’ü ödendi sonrası ödenmedi. Mahkemeye başvurduk, kazandık ama mahkeme kararları da yerine getirilmedi. Buna ses çıkarmayanlar şimdi kanuna aykırı diyor.”

Soma Kaymakamlığı Bağımsız Maden-İş’in tazminatların ödenmesi için yapacağı eyleme yasak kararı getirdi.

Sendika bu kararı mahkemeye taşıdı. Manisa 1. İdare Mahkemesi:

“2911 sayılı Kanunun hükmüne atıf yapmak suretiyle tesis edilen dava konusu işlemin toplantı sonrası gösteri yürüyüşüne izin verilmemesine ilişkin kısmında hukuka uygunluk görülmemiştir” diyerek yasak kararını bozdu ve madenciler yürüyüşe başladı.

Madenciler:”asıl yürüyüşün engellenmesi kanuna aykırı” dedi.

Erkalkan, “Haklarımızı almadan mücadeleden vazgeçmeyeceğiz” dedi.

İşçiler 301 madencinin yattığı mezarlığa doğru yürüdü.Baretlerini yere vuran işçiler “İşçiyiz haklıyız kazanacağız”, “Ankara Ankara duy sesimizi, bu gelen madencinin ayak sesleri”,“Susma sustukça sıra sana gelecek” sloganlarını attı.

İşçiler“Soma’da soygun ve nitelikli gasp var. Mutlaka haklarımızı alacağız” dedi.

Bağımsız Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Tahir Çetin “Arkadaşlarımızın beş yıldan beri ödenmemiş tazminatları ile alakalı çağrı yaptık. Sendika olarak bu tazminatların tamamının alınabilir olduğunu ifade ettik, işçiler arasında beraberliği sağladık. İki defa Soma’da eylem yapıldı. İkisi de Türkiye Taşkömürü İşletmeleri’ne (TKİ) yönelikti.

Yer altı kömür sahalarının sizin izniniz olmadan kimsenin üretme şansı olmaz. Toplu iş sözleşmelerini işverenlerle siz yapıyorsunuz. İşçileri korumakla mükellefsiniz ‘diyerek TKİ’ye dilekçelerimizi verdik.TKİ’ye ikinci defa gittiğimizde içeri sokulmadık. ‘İşçiler olarak dilekçelerin karşılığını almak istiyoruz’ dedik.

Ardından baskı uyguladık ve içeri girdik. Girdiğimizde bize; ‘Bizim yapabileceğimiz bir şey yok. Tamamıyla Ankara’da olan bir süreç’ şeklinde ifade edildi.

Biz de arkadaşlarla toplandık.Siyasi iktidarın kendi çıkarları için kullanılan bir araç haline getirildi bu tazminatlar. Hepsinde üç taksit yaptılar ama yatırmadılar.

Hem de sarı sendika tarafından 24 ve 36 taksite bölünmüş bir protokol var. Bunlara karşılık da bu tazminatlar ödenmiyor.

Biz de artık bu tazminatın tamamını almak için Ankara’ya yürüyüş başlatalım dedik. Kaymakamlık tarafından bir engelleme konuldu. Avukatlarımız başvuru yaptı. Biz karşımızda kim olursa olsun yürüyeceğiz. Bizi kimse yolumuzdan döndüremez.”

Madenciler Twitter’da “Madenden çıkıp geldiğimiz baretlerimizle sesimizi yükseltiyoruz. Herkesi desteğe çağırıyoruz” açıklaması yaptı.

İşçiler  Twitter hesabından “13 Mayıs 2014’te dönemin başbakanı şimdi ki cumhurbaşkanı tüm sorumluları adalet önünde yargılayacağız. Hiç bir işçimizin burnunun kanamasına izin vermeyeceğiz, yasalar çıkartacağız dedi. Nerede yasalar, yargılamalar?” 

Bu insanlar çalıp çırpmıyor…Kul hakkı yemiyor…Hakkı olmayan bir şeyi istemiyor… Sadece kazanılmış haklarının ve çocuklarına götürecekleri helal rızık peşindeler. 

Emeğinin karşılığını isteyen insanlara karşı saygılı olalım ve haklarını verelim…Bunun yolu da insan olduğunu hatırlamaktan geçiyor…

Bitmiyor kazalar,bitmiyor ölümler…Cinayetler mi demeliydim!

Ne zaman insana değer vereceğiz…

Madenlerde yaşanan ölümler bitiyor mu? Soma ve Ermenek katliamından hala ders çıkarılmadığı için ölümler devam ediyor ve önlemler alınmadığı sürece devam edecek… - umran unlu

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir