Son İstanbul depremi üzerine, kentsel dönüşüm RANT-projelerini yeniden sorgulayalım…!
Ekonomi biliminde “RANT”; kira, faiz, kar payı gibi sermaye getirisidir. Yani emekten bağımsız, emek harcanmadan elde edilen gelirdir. Fakat günümüzde rant ve rantiye sözcükleri, bir piyasadaki usulsüz, haksız, hukuksuz kazancı ifade etmek için kullanılıyor. Bu şekilde elde edilen rant, ekonomideki bozulmanın da nedeni oluyor.
2012 yılında çıkarılan “6306 sayılı Afet Yasası” ile Kentsel Dönüşüm projeleri başlatıldı.
Kentsel dönüşümün öncelikli amacı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ilan ettiği (deprem) riskli alanlarda, sağlam binalardan oluşan sağlıklı ve güvenli yaşam çevrelerini oluşturmaktı.
Kentsel dönüşüm alanı ile ilgili tüm kararları Çevre ve Şehircilik Bakanlığı aldı, belediyeler uyguladı.
Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı’nın (JICA) Eylül 2002’de İstanbul’un deprem risk haritasını hazırladı. Beklenen depremde: “50–60 bin aralığında ağır hasarlı bina, 500–600 bin civarında evsiz aile, 70–90 bin civarında ölü, 120–130 bin ağır yaralı, 400 bin hafif yaralı olacağı belirtildi”.
Ancak, JICA’nın deprem risk haritası, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca bugüne kadar hiç dikkate alınmadı…!
İstanbul’da kentsel dönüşüm projeleri çoğunlukla, Esenler, Gaziosmanpaşa, Bağcılar, Sarıyer gibi 2. ve 3. derece deprem riski az, zemini sağlam alanlarda yapıldı. Hatta, Gaziosmanpaşa’da manzara konumlu 65 yıllık Karlıtepe mezarlık alanı bile TOKİ’nin gündemine alındı. Bölge halkının tepkileri üzerine vazgeçildi.
1. derece deprem kuşağında yer alan, yani en riskli, zemini gevşek alanlarda bulunan Tuzla, Pendik’ten başlayıp Maltepe, Ataşehir, Zeytinburnu, Bahçelievler, Bakırköy, Avcılar, Büyükçekmece ve Silivri’ye kadar uzanan kıyı şeridindeki ilçelerde kentsel dönüşüm projelerine hemen hemen hiç yer verilmedi.
Ama…!
Afet toplanma alanları bile imara açıldı, gökdelenler konduruldu.
Ataköy kumsalında halkın plajına gökdelenler dikildi…
İzmir’de Gediz Deltası’nda, alüvyonların oluşturduğu yumuşak zemine yapılan gökdelen daireleri “Denize sıfır, Flamingolara komşu” reklamıyla satılıyor.
İstanbul’da 1.derece deprem kuşağında yer alan ilçelerde kentsel dönüşüm çalışmalarının yapılmamasının nedeni, bu bölgelerdeki konut değerlerinin yüksek olması. Yani, müteahhitlerin bu bölgelerde, bina sahiplerine yüksek pay verirken düşük kar elde edecek olmaları…
Bu nedenle, kentsel dönüşüm için gelir seviyesi düşük, imarda ikna edilmeleri kolay, haklarını araması zor olan insanlarımızın oturduğu alanlar seçildi. İmar durumuna itirazda, bilirkişi raporu ücreti, en yüksek tarifelerden belirlendi.
Kentsel dönüşümde rantın kaymağını kimler yemedi ki?
“Milletin a…. koyacağız” diye milletimize küfür eden taşeronluktan gelme 45 milyon dolarlık özel uçağı olan müteahhit Mehmet Cengiz…
Eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar; bakanlığı döneminde 2013’te İstanbul Koşuyolu’nda 42 milyona aldığı 10 dönüm bir arsayı, kentsel dönüşüm alanı içine soktu. Böylece iki yılda net 72.4 milyon lira RANT elde etti…
Erdoğan Bayraktar bakanlığı döneminde emrindeki sektörde, etik dışı iş yapmış, rant geliri elde etmiştir. Bu olay, dünyanın tüm demokratik ülkelerinde suçtur.
Rant kaymağı yiyen diğer yandaş müteahhitleri saymakla bitiremeyiz…!
Sonuç olarak, kentsel dönüşümdeki rant uğruna ekonomimize verilen zararı, olası bir depremde insanlarımızın can ve mal kaybının nerelere varacağını düşünmek bile acı veriyor.
NOT: Özellikle yüksek katlarda oturanlar dolap, kütüphane gibi eşyalarını duvara sabitlemeli, TV’ler alçak sehpa üzerinde tutulmalıdır.
|