Necdet Buluz
Daha önce Rusya’ya domates ihraç ediyorduk. Rusya, son aylarda domates alımını durdurdu. Gerekçe olarak da domateslerde kanserojen oluşturan fazla ilaç kullanımını gösterdi. Domatesin yanı sıra son gönderilen çilekler de iade edildi.
Gelişmelere kısaca göz atalım:
Rusya, Türkiye’den ithal edilen 40 ton domates ve 20 ton çilekte zararlı haşarat bulunduğu gerekçesiyle ülkeye girişine izin vermedi. Rusya Federal Bitki Koruma ve Karantina Servisi (Rosselhoznadzor) Başkanı Danışmanı Aleksey Alekseyenko, Ukrayna sınırında Noviye Yurkoviçi gümrük kapısında Türkiye’den gelen toplam 40 ton domatesi kontrol ettiklerini, sağlıksız oldukları gerekçesi ile girişine izin vermediklerini açıkladı. Alekseyenko, “Laboratuvar ortamında yapılan araştırmada Türk domatesinde tehlikeli haşaratlardan sayılan Güney Amerika çiçek tripsi tespit edildi. Bu nedenle 40 ton ürünün Türkiye’ye geri gönderilmesine karar verdik. Ayrıca Karadeniz kıyısı Gelencik’te de 20 ton çileği benzer nedenlerle geri gönderdik” dedi. Hatırlanacağı üzere 19 Mart, 7 Nisan ve 15 Nisan tarihlerinde de benzer gerekçelerle toplam 61 ton domates Türkiye’ye geri gönderilmişti.
Rusya kapısından geri dönen domateslerin şimdi iç piyasada tüketildiğine dikkat çekiliyor. Bu konuda açıklama yapan bazı sivil toplum örgütleri de “Rusya’nın almadığı domatesleri millete yediriyorlar” diyor.
Domates denilince Ukrayna’nın da 17.2 ton domatesi “sağlığa zararlı ilaç içeriyor” gerekçesi ile ülkeye sokmamıştı bunu da anımsatalım. Daha önce gönderilen 11.8 ton domates yine Ukrayna sınırından geri çevrilmiş ve Türkiye’ye iade edilmişti.
Şimdi ise Irak’a ihraç ettiğimiz tavuk yumurtalarında sorun yaşanıyor.
Daha önce en önemli ihraç kapısı Suriye idi. Şimdi ise Suriye kapısı da kapanmış durumda.
İran’a ise gerektiği gibi ihracat yapılamıyor. Daha çok sınır ticareti ile iş döndürülmeye çalışılıyor.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, kanatlı sektöründe, özellikle yumurtada ihracatın Irak’ta kesintiye uğramasının sıkıntı yarattığını bildirerek, “Sektörün mevcut üretimini sürdürebilmesi, istihdam sağlamaya devam edebilmesi, katma değer kaybına uğramaması ihracatın devamına bağlı. Sadece tek pazar ağırlıklı ihracat, Irak’ta olduğu gibi soruna neden oluyor” dedi.
Bayraktar, Mayıs ayında tavuk yumurtası üretiminin bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1.2 artarak 1 milyar 603 milyon adetten 1 milyar 622 milyon adede yükseldiğini, buna karşın tavuk eti üretiminin yüzde 3.3 azalarak 200 bin tondan 193 bin tona gerilediğini belirtti.
Kanatlı eti ve ürünleri ihracatında artışın devam etmesine karşın, yumurta ve yumurta ürünleri ihracatının gerilediğine dikkati çeken Bayraktar, açıklamalarında şunları söylüyor:
“Kanatlı eti ve ürünleri ihracatı Mayıs 2019’da Mayıs 2018’e göre yüzde 27.1 aratarak 62.8 milyon dolara yükseldi. İhracat 5 aylık dönemde yüzde 4.9 artarak 238.7 milyon dolara çıktı. Yumurta ve yumurta ürünleri ihracatı ise Mayıs ayında Mayıs 2018’e göre yüzde 41.2 azalarak 30.7 milyon dolardan 18.1 milyon dolara indi. 5 aylık dönemdeki ihracat ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 15.2 azalarak 177.8 milyon dolardan 150.7 milyon dolara geriledi. Irak’ın milletlerarası ticaret kurallarına aykırı bir şekilde aldığı ithalat yasağı üretimin yaklaşık üçte birini ihraç eden yumurta sektörünü çok olumsuz etkilemektedir. Çünkü ihracatın yüzde 85’e yakını Irak’a yapılıyor. İhracat durunca 28 günlük bekleme süresi olan yumurta da iç piyasada fiyatlar ister istemez hızla düşüyor. Sektör, maliyetin altında satış yapmaya çalışıyor. Bu durum sürdürülemez. Üreticimiz sorunun çözülmesini bekliyor. Ülkemizin tarımının en önemli meselelerinden birinin planlamadır. Sektör iyi planlanmamış. Arz fazlası var. Maliyet sorunu da var. Elektrik fiyatları, dışa bağımlı yem fiyatları enflasyonun çok üzerinde arttı. Sektörün kar marjı olağanüstü düştü.”
Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz:
Gerek sebze ve gerekse kanatlı sektöründe yaşanan sıkıntıların nedenleri açık biçimde bellidir. Zaten Bayraktar da bunları açıklıyor. Sorunların giderilmemesi halinde daha pahalı ve daha sağlıksız ürün yemeye devam edeceğiz.
İhracat konusuna şimdilik değinmiyoruz. Çünkü bu konuda söylenecek ve yazılacak çok şey var.
Sağlıksız olduğu gerekçesi ile geri dönen domateslerin ve diğer bazı tüketim maddelerinin iç piyasaya verilip verilmediği konusu da tartışılması gereken bizce çok önemli bir konudur.
Bu konuyu önemsiyoruz. İleride daha detaylı yazmayı sürdüreceğiz.
necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz