1.. Ermenistan ve Güney Kıbrıs Parlamentosu liderleri Türkiye’nin eylemlerini kınadı….Ermenistan Ulusal Meclis Başkanı Ararat Mirzoyan ve Kıbrıs Rum Yönetimi Temsilciler Meclisi Başkanı Dimitris Siluris 4 Temmuz Perşembe günü Lefkoşa’da Dağlık Karabağ sorununu ve Türkiye’nin Kıbrıs’ın münhasır ekonomik bölgesindeki eylemlerini tartıştı. Dağlık Karabağ sorununa gelince, Mirzoyan, “ Ermenistan’ın en önemli öncelikli konularıdır ve çatışmanın ana tarafı olan Karabağ’ın belirleyici sözleri olmadan çözülemez” dedi
- Ermenistan Anayasa Günü’nü kutladı. Ermenistan, 5 Temmuz’da Devlet Sembolleri Günü – bayrak, arma ve ulusal marşı olarak da işaretlenen Anayasa Günü’nü kutladı. Ermenistan Cumhuriyeti Anayasası, 5 Temmuz 1995’te yapılan ulusal referandum ile kabul edilmişti.
- Cumhurbaşkanı Armen Sargissian, Cuma günü Anayasa günündeki tebrik mesajında, “ En mükemmel Anayasa, haksız yere ve yanlış biçimde yorumlanırsa değeri olmayan bir belgeye dönüşecektir” dedi. Ona göre, Anayasa, her birimizin hak ve özgürlüklerinin korunmasının ana yasal güvencesidir.
- Ermenistan Anayasa Mahkemesi Başkanı Hrayr Tovmasyan, 5 Temmuz’da Anayasa Günü ve Devlet Sembolleri hakkında yayımladığı mesajda,” Güçlü, demokratik Ermenistan, yalnızca anayasal üstünlük altında kurulabilir. Anayasa, devletin bel kemiği, hukukun üstünlüğünün özüdür. Koruyucusu ve ülkenin sürdürülebilir kalkınması, güvenliği ve devlet kurumlarının işleyişinin ana garantörü Anayasa’dır “dedi.
- Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Anayasa Günü nedeniyle yayımladığı tebrik mesajında,” Kararlı eylemlerimizle anayasal düzene karşı muhtemel girişimler ile başa çıkabileceğiz” dedi.
- Ermenistan Dışişleri Bakanı Zohrab Mnatsakanyan, Karabağ Ermeni yönetiminden Mayilyan ile istişare planını imzaladı. Mnatsakanyan, bu formatta toplantı yapmanın Dışişleri Bakanlığı’nın mevcut aşamasını yansıtmak için iyi bir fırsat olduğunu vurguladı. Karabağ’ ın müzakerelere katılımının Ermenistan için öncelikli olduğunu söyledi. Taraflar, barış süreci için doğru adım atmanın gerekliliğini vurguladılar.
- Türkiye’de Kayseri – Tomarza’daki tarihi Ermeni kilisesi ( Aziz Peter ve Paul Kilisesi) çöküşün eşiğinde, restore edilmeyi bekliyor. Tomarza Kültür Derneği eski Başkanı Hasan Gürbüz kilisenin yıkılma tehlikesi olduğunu belirterek, “Kitabesi kaybolan kilisenin restore edilip turizme kazandırılması arzumuzdur” dedi. (Verdiğim yorum; Orhan Tan – Her din ve inanışa saygı gösteren kişiler olarak durumu ilgillere duyurmalıyız.) https://www.ermenihaber.am/tr/news/2019/07/04/Tomarza-Ermeni-kilisesi-Boğos-Bedros/159107
- Güney Kıbrıs Savunma Bakanı Savvas Angelides, Kıbrıs’a bir resmi ziyarette bulunan Ermenistan Meclis Başkanı Ararat Mirzoyan ile Perşembe günü bir görüşme yaptı.Taraflar, askeri-teknik ve askeri-sanayi alanlarında yapılan anlaşmaları teyit ederek iki taraflı ve çok taraflı formatlarda güçlendirmeye yönelik daha pratik adımlar atmaya hazır olduklarını belirttiler.
- Ermenistan ve Rusya merkez bankası başkanları Arthur Javadyan ve Elvira Nabiullina işbirliği konularını tartışıyorlar. Finansal piyasaların kontrol alanında işbirliği ve bilgi alışverişi üzerine bir anlaşma imzalandı.
- Başpiskopos Aram Ateşyan, İstanbul Ermeni Patrikhanesi Manevi Konseyi Başkanlığına seçildi
- Kremlin, Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan arasında 5 Temmuz’da yapılan telefon görüşmesinin ayrıntılarını verdi; Görüşme sırasında Toplu Güvenlik Antlaşması Örgütü'(CSTO) ndeki işbirliği tartışıldı. Putin ve Paşinyan temaslarının sürdürülmesi konusunda anlaştılar.
- Midyat Belediyesi, kutsal Yezidi Tavuskuşu sembolünü logosundan çıkardı. Orta Doğu’daki küçük bir etnik ve dini topluluk olan Yezidiler, bölgede şeytana tapanlar olarak zulüm görüyor.
- Mirror Spectator, Edmond Y. Azadian’ın “Hassas Gürcü Dengesi” başlıklı makalesini yayımlıyor. Yazıda özetle şu hususlar yer alıyor; “Tarihsel olarak iki ülke birçok özellik ve deneyimi paylaşıyor; Bazen aynı imparatorluklar tarafından sömürgeleştirildiler. Ermenistan komşusu Gürcistan’ ı dostça bir düşman olarak tanımlıyor. Ermeniler başka ülkeler kurma eğilimindedir ve Gürcistan bu özelliğin en büyük faydalanıcısı olmuştur. 19. yüzyıl boyunca Ermeniler, Gürcü başkenti Tiflis’i büyük bir kozmopolit kültür merkezine dönüştürdüler. Bolşevikler tarafından yönetimlerinin devralınmasıyla birlikte, Gürcüler, proleter devrimin kuvvetinden yararlanarak bölgedeki varlıklı Ermenilerin mülklerini ele geçirdiler.
- Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan 5 Temmuz’da Vietnam Başbakanı Nguyen Xuan Phuc ile görüştü.
- Ani Ören yeri restorasyon çalışmaları sürüyor – Türkiye-Ermenistan sınırındaki Kars’ın Arpaçay ilçesi yakınında bulunan Ani Ören Yeri, 961-1045 yılları arasında Pakraduni Hanedanlığı döneminde Ermeni hükümdarlarına başkentlik yaptı. 11. ve 12. yüzyıla ait İslam mimarisi eserlerini de bünyesinde barındıran antik şehir, 15 Temmuz 2016’da Dünya Mirası Listesi’ne dahil edildi. İl Kültür ve Turizm Müdürü Hakan Doğanay, çalışmalar hakkında bilgi verdi. Ani Ören Yeri’nde yapılan sosyal tesislerin sona doğru yaklaştığını söyleyen Öksüz, kazı ve restorasyon çalışmalarını tamamlayarak gelen ziyaretçilere güzel bir hizmet sunmak istediklerini ifade etti. Öksüz, “Yapacağımız ziyaretçi merkezinde kafeterya, hediyelik eşya dükkanları, restoran ve diğer ihtiyaçlar için çeşitli hizmet birimleri bulunuyor. https://avim.org.tr/tr/bulten/anı-oren-yerı-restorasyon-calısmaları-suruyor?
- BM Türkiye’ye ne soruyor? BM İnsan Hakları Komisyonu’na bağlı 3 kurum tarafından Türkiye’ye iletilen soru önergesi, 1915 ve sonrasında Ermeniler’e ne olduğu konusunda kritik sorular soruyor. ABD’de yaşayan Edvin Minassian önergenin önemini ve Ermeni dünyasında nasıl karşılandığını yazdı. (Not: Bu konu ile ilgili olarak aldığımız ve FEYM Grubu üyelerimize sunduğumuz bilgileri sizlerle de paylaşıyorum…,o.tan) “Ermeniler birleşmiş milletlerin insan hakları ile ilgili özel raportörlerinden üçünü angaje ettiler. Yaklaşık üç ay önce bu konuda haber alındı. Hemen gerekli girişimler yapıldı. Klasik bir Ermeni tezgahı. 1915 Meselesini birleşmiş milletlerin gündemine taşıyarak propaganda yapmayı amaçlıyorlardı. Girişimler sonucunda raportörlerin daha ileri gitmesi bu aşamada engellendi. Ermeni ajanslarında yer alan haberlerle ve Ermenistan dışişleri Bakanı’nın Cenevrede insan hakları Komitesi’nde yaptığı açılış konuşmasında bu konuya 1-2 cümle ile temas etmesi ile sınırlı bir noktadalar. Bu vesileyle Paşinyan yönetiminin 1915 meselesinde Sarkisyan’ı aratacak ölçüde aktif, agresif ve ısrarcı olduğunu belirtmek gerekir. Ülkemizde Paşinyanı sempati ile karşılayanlar, ya işin bu boyutunu bilmiyorlardır, ya da Türkiye’nin hassasiyetleri ile ilgileri yok.”