Dolar spekülasyonları Doların yasaklanmasına sebep olur mu?
BDDK dün şöyle bir karar aldı. Ve bana göre doların serbest dolaşımının yasaklanmasına ramak kaldı.
BDDK’nın bankalara gönderdiği yazıya göre, bankalardan 100 Bin Dolar ve üzerindeki döviz alımları bir gün sonra hesaplara geçecek.
Önce dolar spekülasyonunu kimler yapar sorusunun, doğru cevabını vermek gerekir. Varlık sahibi hem Türküm deyip, Türk olmayanlar hem de gerçek yabancılar yapar.
Bu konuda, halkı suçlayan kanallar çok yanlış yapıyorlar. Halkın dolar spekülasyonu ile hiçbir ilgisi yoktur. Halk sadece bedel öder. (Burjuva hariç) Bankalardaki 185 milyar doların tamamı varlıklı kesimin Türk parasına olan güvenlerinin olmamasından birikmiştir.
Peki de Türk parasına güvenmeme noktasına bizi kimler getirdi? Üretmeyen, alıp satma işerinden başka iş yapamayan, sermaye sahipleri getirdi. Onlara Türkiye’nin bütün imkanları açılmış olmasına karşılık, onlar bize ne bir otomobil ürettiler ne de tohum ne de bir uçak… Üretmeyen tüm yönetimler ve onların zengin ettikleri kişiler hep dışa bağımlı oldular.
Ürün ve hizmet üretsin diye devletin büyük himayesinden yaralanıp zengin olduktan sonra, elde ettikleri dövizlerle para üzerinden para kazanma yoluna gidince, devletin var olan diğer sorumlulukları yönetenleri bunatmaya başladı.
Devlet deyip yabana atmayın. Devlet, var olma yok olma noktasına geldiğinde, yönetimden sorumlu olanlar hangi kesimden olursa olsun, kim olursa olsun, savaş kararı da alır, doların yasaklanması kararını da getirir. Zorunluluklar Türkiye Devletini yönetmeye başlamışsa, hiç aklınızın köşesinden bile geçmeyen durumlar olur.
Türk parasının değerini koruma kanununa dönülmek zorunda kalınabilir.
Para, döviz, faiz kanalları, içinde bulunduğumuz krizin suçlusu olarak ya devleti ya da halkı suçlarlar. Ekonominin %90’nı elinde bulunduran zengin ettiğimiz zenginlerin sorumluluğundan hiç bahsetmezler.
Doların Türk halkına ve Türk devletine verdiği hasar; sanki bir savaşa girmişçesine bir durum arz etmektedir.
Üretmeyen ülkenin zenginleri, ekonomik kriz dönemlerinde, dolar üzerinden kazanç, üretim üzerinden kazançtan çok olunca, dönüp Türk Lirasına ve üretime bakmazlar.
Dolar spekülasyonu halkımıza nasıl bir bedel olarak yansıyor?
Elbette pahalılık yani enflasyon olarak yansıdı. Enflasyonun içinde neler yok ki, yalan dolan, yağma, irin, pislik velhasıl her şey…
Enflasyondan kurtulamayan tüm devletler ve halklar çok şeylerini kaybetmişlerdir.
Kriz dönemleri yeni sermaye birikim modellerinin yolu açtığından, bizim sermayedarlarımız zenginliklerine yeni zenginlikler katma dönemini yaşamaktadırlar. Peki onlar daha da zenginleşirken bu zenginliğin kaynaklığını kim yaratıyor? Elbette halk.
Dolarizasyon, spekülasyon ve sonucunda üretimsizlik, Türk halkını ve onun devletini boğmak üzeredir. Ya dolarla yaşayacağız ve bir devletimiz olmayacak. Ya da devletimiz olacak üreteceğiz ama bunun içinde gene bir bedel ödeyeceğiz.
Bedava kurtuluş yok. Ya dolar ya devlet.
20 Mayıs 2019
Yazıları posta kutunda oku