Necdet Buluz
31 Mart seçimler sonrası yapılan çağrılarda “Artık her şeyi bir kenara bırakıp, milletin ana sorunları ile uğraşmak ve çözüm bulmak gerekiyor. Öncelikle hayat pahalılığı ve işsizliğin önlenmesinde olumlu adımlar atılmalıdır. Şimdi, iş yapma zamanıdır” denilmişti. Özellikle de ekonomistlerin böyle bir çağrıyı seçimlerden hemen sonra yapmış olması önemlidir.
Türkiye’nin ana sorunu hayat pahalılığı, buna bağlı artan enflasyon ve işsizliğin giderek artmasıdır.
Alınan onca önleme rağmen pahalılığın önüne geçilemiyor. İşsiz sayısı ise katlanarak sürüyor. Yatırım ve buna bağlı istihdamın olmaması da bir başka sorun olarak masada duruyor.
Seçim sonrası ekonomi alanında yeni önlemler alınması bekleniyor. Ekonomiden sorumlu Bakan Albayrak da yaptığı açıklamada “Önümüzdeki süreç için enflasyon açısından çok daha iyimseriz. Mevsimsel olumsuzlukların geride kalması ve ikinci çeyrekten itibaren özellikle gıda tarafında atacağımız yapısal adımlarla, yaz aylarından itibaren tüm kalemlerde güçlü düşüşler göreceğiz ”diyor.
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Ar-Ge birimi KAMU-AR, dört kişilik bir ailenin dengeli ve sağlıklı beslenebilmesi için gereken gıda miktarlarını esas alarak belirlediği açlık sınırı ile gıdanın yanı sıra barınma ve giyim gibi diğer temel ihtiyaçların karşılayabilmesi için yapılması gereken harcamaları esas alan yoksulluk sınırı araştırmasının Mart ayına ilişkin sonuçlarını açıkladı.
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Balık imzasıyla Yapılan açıklamaya göre dört kişilik bir ailenin açlık sınırı Mart’ta bir önceki aya göre 59 lira artarak, 2 bin 550,8 lira olurken, yoksulluk sınırı ise 95 liralık artışla 8 bin 877 liraya yükseldi.
Mart’ta açlık sınırı bir önceki aya göre yüzde 2.4, artarken, yoksulluk sınırında da yüzde 1.1 oranında artış yaşandı.
Bu yılın ilk üç aylık döneminde ise açlık sınırı yüzde 8.3 arttı. Bu dönemde yoksulluk sınırında ise yüzde 2.25 oranında artış yaşandı. Mart sonu itibariyle son bir yılda ise açlık sınırı yüzde 27.2, yoksulluk sınırı da yüzde 19.6 oranında artış gösterdi.
Dört kişilik bir ailenin açlık sınırının Mart ayında 2 bin 550.8 liraya yükselmesinde et, meyve, patates, yağ, şeker ve süt-yoğurt gibi gıda kalemlerinde yaşanan fiyat artışları belirleyici oldu.
Ankara’da pazar ve marketlerden derlenen fiyatlara göre Mart’ta kırmızı et, tavuk ve balık ürünleri için yapılması gereken harcama tutarı, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 14.67 oranında artarak 594.7 liradan 681.6 liraya çıktı. Aynı dönemde yumurta harcamaları yüzde 89.27, kuru bakliyat harcamaları ise yüzde 27.36 arttı.
Mart 2018 ile Mart 2019 arasındaki bir yıllık dönemde sırasıyla; süt-yoğurtta yüzde 14.96, peynirde yüzde 13.76, patateste yüzde 75.76, kuru soğanda harcamaları yüzde 510.26, taze meyvede yüzde 37.58, taze sebzede yüzde 54.68, ekmekte yüzde 20.16, pirinç ve bulgurda ise yüzde 32.35 fiyatlar arttı.
Diğer açlık ve yoksulluk sınırı araştırmalarından farklı olarak KAMU-AR, dört kişilik bir ailenin gıda dışı temel ihtiyaçlarının karşılayabilmesi için gereken asgari harcama tutarını da tespit etti.
Bu bağlamda Mart ayında, dört kişilik bir ailenin gıda dışı temel harcamaları Mart 2018’e göre yüzde 16.78 artarak 6 bin 326 liraya çıktı. Son bir yılda dört kişilik bir ailenin giyim ve ayakkabı harcamaları yüzde 10.95 artarken barınma (kira dahil) harcamaları yüzde 16.35 yükseldi.
Son bir yılda sağlık harcamaları yüzde 19.73, ulaştırma harcamaları yüzde 15.16, haberleşme harcamaları yüzde 10.50, eğlence ve kültür harcamaları yüzde 20.09, eğitim harcamaları yüzde 12.16, lokanta ve otel harcamaları yüzde 19.59, ev eşyası harcamaları ise yüzde 26.94 oranında zamlandı.
Bu artışlardan sonra dört kişilik bir ailenin insan onuruna yaraşır bir şekilde yaşayabilmesi için yapması gereken zorunlu gıda ile gıda dışı harcamaların toplam tutarını gösteren yoksulluk sınırı ise Mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 19.58 oranında artarak 7 bin 423 liradan 8 bin 877 liraya yükseldi.
Dengeli ve sağlıklı beslenme için ailelerin satın alması gereken temel gıda maddelerinin fiyatların son bir yılda büyük artışlar yaşandı.
Önümüz yaz ve bu aylarda enflasyonda düşüşlerin yaşanabileceği söyleniyor. Bakan Albayrak “Önümüzdeki süreç için enflasyon açısından çok daha iyimseriz. Mevsimsel olumsuzlukların geride kalması ve ikinci çeyrekten itibaren özellikle gıda tarafında atacağımız yapısal adımlarla, yaz aylarından itibaren tüm kalemlerde güçlü düşüşler göreceğiz. 2019’u YEP’teki hedeflerimizden daha iyi bir performans ile kapatacağımıza ve tek haneli enflasyon hedefimize beklenenden daha kısa sürede ulaşacağımıza inancımız tam” diyor.
necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz
Bir yanıt yazın