Orta Asya’da yaşayan Türk’ler, uzun süre göçebe olarak yaşarken, başlangıçta evcilleştirdikleri hayvanları beslemek amacıyla, tarım yapmaya başlamışlar.
İlk olarak da buğday ekmişler, daha sonra arpa, bakla ve mercimek ekip biçmeye başlamışlardır. Beslenmelerinde en temel besin maddesi ise buğday olmuştur.
*Buğdayın ana vatanı Mezopotamya’dır. Tarih öncesi dönemlerde, Suriye, Mısır ve Çin’de ekilmiştir.
*Arpa, tarihin en eski dönemlerinde Mezopotamya’da, daha sonra Mısır’da, Hindistan ve sonrasında Çin’de ekilmiştir.
*Yulaf, eski zamanlardan beri kültür bitkisi olarak tanınmış, ilk olarak Avrupa’da kültüre girdiği sanılmaktadır.
*Mısırın ana vatanı Meksika olduğu sanılmakta ve çok sayıda çeşitleri vardır. Mısır çok eski zamanlarda tüm Amerikaya yayılmıştır. İspanyolların, Amerika’ya çıkışından sonra mısır bitkisi, Asya ve Avrupa’ya kadar gelmiştir.
*Pirinç m.ö. 2.800 yıl öncesinde Çin’de ekilmiş olup daha sonra Hindistan’da üretilmeye başlamıştır. Çin efsanesine göre pirinç, ‘’açlığın eşiğine gelen insanlığı kurtaran bir bitkidir. Endonezya ve Hindçini adaları boyunca uzanan coğrafyada ise pirinç zarif ve bakire bir kız’’ olarak resmedilmektedir.
*Kara Buğdayın ana vatanı Doğu Asya’dır.
*Patates, 16.yüzyılda Amerika’dan, Avrupa ve Kuzey Amerika’ya getirilmiş oradan da tüm dünyaya yayılmıştır.
*Şeker pancarı 19. Yüzyılda Orta Avrupa’dan tüm Avrupa’ya, sonra da dünyaya yayılmıştır.
*Şeker kamışının ana vatanı Ön Asya’dır, buradan Çine ve daha sonra Batıya doğru yayılmıştır.
*Ayçiçeğinin ana vatanı Meksika, hardal ve susamın ana vatanı ise Hindistan’dır.
*Keten, liflerinden yararlanmak amacıyla, Mısır ve Ön Asya’da yetiştirilmiştir.
*Zeytinin ana vatanı Batı Asya (Güneydoğu Anadolu)’dur.
*Yer fıstığının ana vatanı, Brezilya’dır.
*Pamuk Afrika’nın tropik bölgelerinde ortaya çıkmıştır.
*Elma ve armutun ana vatanı, Afrika tropik bölgeleridir.
*Erik, Güneybatı Sibirya, Kiraz Avrupa, Vişne Türkiye, Şeftali ise Çin’de ortaya çıkıp dünyaya yayılmıştır.
*Kayısının ana vatanı Türkistan ve Moğolistan’dır.
*Portakal, limon ve Turunçun ana vatanı Güney Asya’dır.
*Turunç, Güney Asyadan, Akdeniz Bölgesine ise Araplar tarafından getirilmiştir.
*Mandalina da, yine Güney Asya’dan Akdeniz’e gelmiştir.
*Fındık, ceviz ve incirin ana vatanı, Ön Asyadır.
*İncir ve Badem, Akdeniz bölgesine tarihin ilk dönemlerinde getirilmiştir.
*Kestane ve Hurmanın kaynağı Batı Asyadır.
*Asma, tüm dünyaya Kafkasya’dan yayılmıştır.
*Çileğin asıl kökeni Şili ve Virjinya, Dağ çileğinin ana vatanı ise Avrupa’dır.
*Soğan en eski zamanlardan beri, Ön Asya, Mısır, Hindistan ve Doğu Asya’da ekilmiştir.
*Domatesin ana vatanı Peru olup, Avrupalılar tarafından, Avrupa’ya getirilmiştir.
*Kahvenin ana vatanı Afrika, çayın Hindistan ve Çindir.
*Baharatların hemen hepsinin, tropik bölgelere ait olduğu bilinmektedir.
Tohumların bu tarihi yolculuğunu öğrenince, yediğimiz her sebzenin, bitkinin ve meyvenin hayatta kalmak için, bize kadar ulaşmak için nasıl mücadele verdiğini, gözü doymayan insanlığın hırslarına, savaşlara ve yağmalara rağmen nasıl yaşama tutunduğunu görüyoruz.
Tohumların nasıl asırlardır, dünyanın her yerine yayıldığını, insanlığın hayatta kalması için her bir tohumun ne kadar değerli olduğunu daha iyi anlamalıyız.
İşte bu yüzden her ülke bir diğerine muhtaçtır. Bu yüzden her bir tohum, yetiştiği toprakların bağımsızlık simgesidir.
Ülkemizin özellikle de buğdayın ana vatanı olması bizim için çok büyük bir şanstır. Her bir buğday tanesini yaşatmak ise, Türk çiftçisinin görevidir.
Doğanın şartlarına karşı dayanıksız olan küresel şirketlerin tohumlarının da yerel tohumlara ihtiyacı vardır. Şirketlerin yapmak istediği ise bu yerel çeşitliliği köylünün, üreten çiftçinin elinden almak ve küçük üreticiyi bitirmektir.
Küçük üretici biterse, tohum biter.
Tohum biterse, toprak biter,
Bunların hepsi biterse insanlık biter.
Atalarımızın yoklukla, zorlukla, emekle, mücadeleyle korudukları Yerel tohumlara her zamankinden daha çok sahip çıkmak zorundayız…
Yararlanılan kaynak// Prof.Dr. Gürol Ergin ”Çağlar Boyunca Tarım İnsan Toplum ”
Fotoğraflar//Ebru Oğuzhan Yeter
Bir yanıt yazın