YSK’nin yasal yükümlülüğü
“adil ve güvenli seçim yapmak”
ve “seçim sonuçlarını denetlemek” olmasına karşın
– bu güvensizliğe yol açan tüm tarafları,
-görevlerinin gereğini yerine getirmeye
– ve yalnızca bizim değil tüm seçmenlerin sorularını yanıtlayacak kapsamlı ve doyurucu açıklamalar yapmaya çağırarak kamuoyuna duyururuz.
Ve YSK’ye soruyoruz
- * Yurtiçi ve yurtdışı oylar da dahil olmak üzere tüm Türkiye ölçeğindeki sandık sonuçlarının ne kadarında bu gibi hatalar vardır?
- Kaç seçmenin oyu kayıtlara doğru yansımamıştır?
- Odamız tarafından yapılan tüm uyarılara ve önerilere karşın büyük çoğunluğu SEÇSİS’e veri girişi sırasında yapılan bu belirgin hataların önlenmesi için neden bir çalışma yapılmamıştır?
- Açıklanan kesin seçim sonuçları ne kadar kesindir?
bomemed ([email protected])
==========================================
YSK’nin “Kesin Seçim Sonuçları” Ne Kadar Kesin?
TMMOB Bilgisayar Mühendisleri Odası,
24 Haziran 2018 seçim sonuçlarındaki veri yanlışlarını belgeleriyle raporladı.
Temsili demokrasilerde seçimler, yurttaşların siyasi iradelerinin parlamentoya (ülkemizde ek olarak yürütme erkine de) yansımasını sağlayan en önemli araçlardır. Seçimlerin hangi koşullarda ve siyasal ortamda gerçekleştirildiği, nasıl planlandığı ve yürütüldüğü de yaşamsal önemdedir. Tüm seçim sürecinin bağımsız ve özerk bir yargı kurumunca yürütülmesi ve yargı denetiminde olması, genel ilke olarak tüm devlet organlarının hesap verebilirlik, saydamlık, açıklık ilkeleri çerçevesinde örgütlenmesi, adil ve güvenli bir seçimin, genel anlamda ise demokrasinin olmazsa olmaz önkoşullarıdır.
Yüksek Seçim Kurulu (YSK), seçim hazırlığından başlayarak oy kullanma, oy sayım, itirazlar ve kesin sonuçların açıklanmasına kadar tüm seçim sürecinin yönetimi ve yürütülmesi için Anayasanın 79. maddesinde tarafsız bir yargı organı olarak tanımlanmış ve görevlendirilmiştir. Buna karşın 16 Nisan 2017’deki halkoylamasında mühürsüz zarfların ve oyların geçerli kılınması, 24 Haziran 2018 seçimlerinde ise ittifaklarla ilgili yetersiz düzenlemeler ve seyyar sandık, sandık taşıma ve birleştirme ile ilgili çıkarılan genelgelerin muğlaklığı vb. uygulamalar bir bütün olarak YSK’ye olan güveni köreltmiş, seçimlerin güvenilirliğine gölge düşürmüştür.
Bilgisayar Mühendisleri Odası; Seçim Bilişim Sistemi (SEÇSİS), seçim süreçleri ve sonuçlarına ilişkin görüşlerini, BMO SEÇSİS Çalışma Grubunca Mart 2017’de hazırlanan “Her Yönüyle SEÇSİS” raporuyla ortaya koymuştur. BMO’nun kendi meslek alanından yola çıkarak oluşturduğu, önemli bir boşluğu dolduran ve kamuoyunda ses getiren raporda başta YSK’ye olmak üzere kamu kurumlarına, siyasi partilere, yurttaşlara ve basın-yayın kuruluşlarına yönelik önerilere ayrıntılı olarak yer verilmiştir. Çalışma grubumuz, 24 Haziran seçimleri öncesinde düzenlenen çeşitli etkinliklerde ve yaptığı basın açıklamalarıyla da seçim süreci ve SEÇSİS’e ilişkin saptama ve değerlendirmelerini kamuoyuna duyurmuştur.
24 Haziran seçimleri sonrasında da çalışmalarını sürdüren SEÇSİS Çalışma Grubu, YSK’nin 4 Temmuz 2018’de yayımladığı kesin seçim sonuçlarının “veri bütünlüğü” açısından irdelenmesi amacıyla verilerin doğrulanması ve veri tutarlılığına yönelik bir veri analizi çalışması yapmış, bu çalışmanın belgeye dayalı sonuçlarını içeren “24 Haziran 2018 Seçim Sonuçları Veri Analizi” başlıklı kapsamlı raporunu 4 Ekim 2018’de yayımlamıştır.
Çalışma Grubumuzun geliştirdiği bir yazılımla YSK’nin Sandık Sonuçları Paylaşım Sisteminde (SSPS’de) yayımladığı tüm sandık verileri üzerinde temel istatistik teknikleri uygulanarak sandık bazında olası tutarsızlıklar belirlenmiş, ardından bu sandıkların verileri SSPS’den elde edilen sandık sonuç tutanakları ve sayım döküm cetvelleriyle gözle karşılaştırılarak bir önceki adımda belirlenen tutarsızlıkların doğrulanması ve nedenlerinin anlaşılması sağlanmıştır.
Veri analizi çalışması sonucunda başlıcaları aşağıda sıralanan çok ciddi veri tutarsızlıkları ve belirgin hatalar saptanmıştır:
- Sandık sonuç tutanaklarındaki oy sayıları SEÇSİS’e girilirken veriler bir aday/partiden diğerine kaydırılarak bilgisayara girilmiştir.
- Sandıkların “sandık sonuç tutanakları” ile “sayım döküm cetvelleri”ndeki oy sayıları birebir aynı olmak zorundadır; buna karşın bazı tutanak ve cetvellerdeki oy sayıları birbirlerinden farklıdır.
- Aynı seçim bölgesi (mahalle) içerisinde farklı sandıklara ait olmalarına karşın içerikleri birebir aynı olan sandık sonuç tutanaklarına rastlanmıştır.
- Sandık Kurullarınca hatalı olarak düzenlenen tutanaklar SEÇSİS’e girilirken toplamların tutarlı olması için oy sayılarının “veri girişi yapanların inisiyatifinde” düzeltildiği/değiştirildiği anlaşılmaktadır.
- Bazı sandıklarda, siyasi parti gözlemcilerine verilen sandık sonuç tutanakları ile SEÇSİS’e girilen tutanaklar arasında önemli farklılıklar olduğu gözlemlenmiştir.
Uygulanan veri analizi yöntemi ve yüksek eşik değerle 2.000 kadar sandıkta hata olasılığı belirlenmiş; bu 2.000 sandık içerisinde yaklaşık 70.000 seçmene karşılık gelen 250 sandıkta yukarıda özetlenen sorunları içeren yanlışlar ve tutarsızlıklar saptanmıştır. Bu yanlışlar sonucunda yaklaşık 14.000 yurttaşın oyu, tercih ettiği siyasi parti ya da adaya yansımamış görünüyor. Çalışma, yeterince bilgi toplandığı düşüncesiyle 250 hatalı sandık ile sonuçlandırılmış ve saptanan hataların örnekleri belgeleriyle rapora yansıtılmıştır.
Odamızın Mart 2017’de hazırladığı “Her Yönüyle SEÇSİS” raporunda “Sandık sonuç tutanaklarının sisteme girişi sırasında hatalı girişleri en aza indirecek, daha kapsamlı geçerlilik kontrollerinin yapılması (örneğin sandıktaki seçmen sayısından belli oranda az/çok oy sayısı, geçersiz oy sayısının seçmen sayısının belli bir oranından daha çok olması/olmaması vb.) sağlanmalıdır,” denerek veri girişi sırasında yapılabilecek hatalar, kaydırmalar risk olarak tanımlanmış; bu gibi hataları en aza indirecek kapsamlı geçerlilik kontrollerinin yapılması için YSK’ye somut önerilerde bulunulmuştur. Raporumuzda ve kamuoyu açıklamalarımızda vurgulanan tüm bu önerilere karşın YSK’nin gereken önlemleri almadığı, toplumsal gerilim ve ekonomik bunalım ortamında iktidar tarafından alınan kararla düzenlenen “baskın seçim”in rüzgârına kapıldığı görülmektedir.
Kamu kurumu niteliğinde meslek örgütü olarak kamuoyunu meslek alanımızla ilgili konularda aydınlatmak, meslek alanımızla ilgili uygulamalar kapsamında kamu kurumlarını uyarmak ve somut önerilerde bulunmak mesleki sorumluluğumuzun yanı sıra ana görevlerimizden biridir. Bu bağlamda seçimlerin adil, demokratik ve güvenli bir şekilde yürütülmesinden ve bu doğrultuda gereken önlemlerin alınmasından sorumlu olan YSK’ye soruyoruz:
- Yurtiçi ve yurtdışı oylar da dahil olmak üzere tüm Türkiye ölçeğindeki sandık sonuçlarının ne kadarında bu gibi hatalar vardır?
- Kaç seçmenin oyu kayıtlara doğru yansımamıştır?
- Odamız tarafından yapılan tüm uyarılara ve önerilere karşın büyük çoğunluğu SEÇSİS’e veri girişi sırasında yapılan bu belirgin hataların önlenmesi için neden bir çalışma yapılmamıştır?
- Açıklanan kesin seçim sonuçları ne kadar kesindir?
Odamızın SEÇSİS Çalışma Grubunca yayımlanan “24 Haziran 2018 Seçim Sonuçları Veri Analizi” raporunda belgeleriyle birlikte ortaya konan veri tutarsızlıklarının ve uygulama hatalarının başta YSK ve siyasi partiler olmak üzere tüm ilgili kuruluşlarca dikkatle değerlendirilmesi, gelecekteki seçimlerin güvenilirliği açısından büyük önem taşımaktadır. Bilindiği üzere seçmenlerin büyük çoğunluğunda, verdikleri oyların sonuçlara yansımadığı düşüncesiyle sandığa gitmeme eğilimi ağır basmaktadır. Yasal yükümlülüğü “adil ve güvenli seçim yapmak” ve “seçim sonuçlarını denetlemek” olmasına karşın bu güvensizliğe yol açan tüm tarafları, görevlerinin gereğini yerine getirmeye ve yalnızca bizim değil tüm seçmenlerin sorularını yanıtlayacak kapsamlı ve doyurucu açıklamalar yapmaya çağırarak kamuoyuna duyururuz.
Bilgisayar Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu
(Raporu PDF formatında indirmek için tıklayınız.)
Bir yanıt yazın