ABD’li uluslararası yönetim danışmanlık firması olan McKinsey kamu ve özel sektörün ekonomi politikalarını ve kararlarını analiz ederek bu yönde raporlar hazırlayacak.
Daha başka ne yapacak?Alım satımlara ilişkin ülkelere ya da şirketlere tavsiyede bulunma, şirket satışlarına yönelik yeniden yapılandırma yöntemleri geliştirme, şirket kurma ya da küçültme durumlarına ilişkin stratejiler geliştirecek.
MacGorman, “Türkiye ekonomisin bilançosu ve gelir tablosu bozulmuş durumda. Ekonominin bir ‘şirket doktoruna’ ihtiyacı olduğu için McKinsey firmasıyla anlaşmaya gidildi.” dedi.
Türk bankacılık sisteminin sağlam temeller üzerine kurulduğunu belirten ekonomist MacGorman, “Türk bankacılık sistemi sağlam temeller üzerine kurulu ama Türkiye ekonomisinin kısa ve orta vadede rahatlayacağını sanmıyorum. Çünkü çok ciddi yapısal sorunları var. Şu durumda atılan adımların meyvesinin kısa vadede alınacağını düşünmüyorum.” dedi.
Hazine ve Maliye Bakanı Damat Berat Albayrak, Birleşmiş Milletler 73’üncü Genel Kurul görüşmeleri için bulunduğu New York’ta,“Maliyet ve Dönüşüm Ofisi için uluslararası yönetim şirketi McKinsey ile çalışmaya karar verdik.16 bakanlıktan temsilcilerin bulunduğu bu ofis, tüm hedeflerimizi ve sonuçlarımızı her çeyrekte kontrol edecek” dedi.
Bu durumda alacaklılar Türkiye’ye borç vermek için McKinsey’nin fikrine göre karar verecekler.Burdan çıkaracağımız sonuş nedir?Hükümet McKinsey’den tavsiye değil emir alacaktır.
Bu böyle olmayacak diyen var mı?
McKinsey şimdiye kadar piayasa köktenciliğini savunmamış mıdır!İşçi haklarına dost görünen düşman değil midir! Kapitalizmin dayatıcısı mıdır,değil midir? Biz daha önceden tanıyor muyuz bu şirketi,evet 2001 krizinde Derviş programı döneminde banka özelleştirmeleri için raporları o yazmıştı.
2000 de Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) bünyesindeki 8 bankanın satış stratejileri konusunda….
TRT’nin yeniden yapılandırılması için bir plan geliştiren McKinsey’nin bu hizmeti için 1 milyon dolar aldığı hakkında söylentiler var.
2004’te de Ziraat Bankası ve Halk Bankası’nın özelleştirmesine yönelik yol haritası
2001 krizi sonrası TMSF’ye devredilen Pamukbank’ın Halkbank’a entegrasyonu çalışması…
McKinsey, ABD de enerji devi Enron’un batışının (2001) da mimarı değil midir!Enron batarken kurumsal danışmanlığını McKinsey yapmıyor muydu!
Şimdi başkanlık sistemiyle yönetilen Türkiye’nin 16 bakanlığının temsilcilerinin bulunduğu ofis, McKinsey’in kontrolüne verilecek.
McKinsey,ekonomiyle ve devlet yönetimiyle ilgili her konuda hükümete tavsiyeler verecek,eğer uyulmazsa önce uyaracak.Daha sonra uluslararası mali sermaye fonlarından gelecek borç döngüsünü durduracak.
Başkanlık sistemiyle bütçe yapma hakkı Meclis’in elinden alındı. Bu şirket bütün bilgileri Saray hükümetinden alacak.
Bu da ne demek oluyor.Meclis’in denetleyemediği Türkiye Varlık Fonu’nu Amerikan McKinsey şirketi denetleyecek.Bizim seçtiğimiz milletvekilleri de artık çay mı içer,çiy köfte partileri mi düzenler mecliste artık keyiflerine kalmış.
Devletin vergi gelirlerinin yüzde 70’i dolaylı vergiler (KDV, ÖTV, ÖİV vb.)doğrudan vergilerin yüzde 63’ü de bordro mahkumlarından kesilmektedir.Hele siz Damat Berat’ın vergi programından haberiniz var mı?” ‘vergi tabana yayılmalı” yani az kazananlardan daha da çok vergi toplanmalı gibi bir düşünce gelişmekte…
Toplanan vergilerin nereye harcanacağını ve nereye harcanmayacağını kim karar verecek sanıyorsunuz!Tabiki McKinsey’in ‘tavsiyeleri’ belirleyecek.
Son zamanlarda “yerli’ ve ‘milli’ sözcüklerini ağzından düşürmeyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yönetiminde Türkiye, ABD ve Batı Avrupa’nın mali-ekonomik sömürgesi haline getirilmeye çalışılmaktadır.
Daha önce de fetö üzerinden Türk Milleti’nin ordusunun kozmik odasını teslim etmediler mi ABD ye…
Bundan anlayacağımız eskiden IMF programını dayatıyordu,şimdi IMF yerine McKinsey & Co. Danışmanlık Şirketi…
Yoktur birbirimizden farkımız,hepimiz osmanlı bankasıyız…Çoğumuz hatırlar bu reklamı…
Türkiye’yi ağır bir borç krizine sürükleyen AKP iktidarı,Amerikan mali sermayesine teslim etmiştir.Hatırlatırım hergün haberlerde TL’deki büyük değer kaybını ABD nin üstüne atan ve her fırsatta “ABD ye karşı ekonomik savaş veriyoruz” Demiyor muydu Erdoğan.
Bakın bu konuda Merkez Bankası (TCMB) eski başkanı Durmuş Yılmaz “ekonominin kozmik odasının kapılarını ABD ’li bir şirkete açtılar”dedi..
ABD merkezli McKinsey, özel ve kamu kurumlarına yönetim danışmanlığı hizmeti veriyor. Türkiye’de İstanbul ve Ankara dahil toplamda 44 farklı ülkede 83 ofisi olan firma, 10 binin üzerinde çalışanı ve 3 milyar dolarlık bir ciroya sahip.
McKinsey’nin daha önce danışmanlık yaptığı ülkeler arasında Lübnan, Suudi Arabistan, Azerbaycan, Pakistan, Myanmar, Porto Riko ve İngiltere de var.
İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz”-Hükümet IMF’siz (Uluslararası Para Fonu) IMF programı uygulamaya çalışıyor. Üç ayda bir istikrar programını denetleme görevini yapan IMF komiserlerinin yerini de Mckinsey almış görünüyor.IMF finansman sağlıyordu ancak Mckinsey finansman sağlayamaz. Finansmanın nasıl sağlanacağı belirsiz.
Ekonominin kozmik odasına ABD ’li şirket girecek.Hükümet hâlâ ekonomideki durumun vahametini anlayamadı. Yan yollara saparak durumu kurtarmak mümkün değil. Hata üstüne hata yapılıyor.Reel sektörde büyük sorun var ve bir süre sonra bankalarda da sorun olacak. Ama hükümet olayı geçici bir likidite sorunu olarak görüyor.
Daha önce kurumların yabancı şirketlerden danışmanlık hizmeti aldığı olmuştur ancak bugüne kadar böyle bir istikrar programının gözetimi için danışmanlık alınmadı.Türkiye Varlık Fonu’nun yapılandırılmasında da bu şirketten danışmanlık hizmeti alındığı iddia ediliyor”
Kemal Kılıçdaroğlu, “Ekonomi yönetimimiz bir yabancı şirketin kucağına bırakıldı. Bu yeni bir Düyun-ı Umumiye’dir. Bundan daha büyük bir felaket yoktur. IMF’den bile daha ağır ve kötüdür” dedi.
CHP Sözcüsü Faik Öztrak“McKinsey,Türkiye Cumhuriyet hazinesine kayyum olarak atanmıştır.Türkiye Cumhuriyeti’nin oturmuş bir bürokrasisi vardır.Bu bürokrasi yıllardan beri bu ülkeye hizmet ediyor.Ama bu bürokrasiyi bir yana bırakıyorsunuz.Dışarıdan bir danışmanlık şirketine bu işleri veriyorsunuz.
Bu yönetim kurullarına yapılan atamalar.Bakanlığa damadın atanması.Yine bu şirketin getirilip danışman olarak tutulması.
Türkiye’nin adeta bir aile şirketi gibi yönetildiğini gösteriyor.Ne yapacak McKinsey şimdi?Hedeflere bakacak,sonuçlara bakacak.Sonuçları yeterli görmeyecek.Devlet hazinesinin en mahrem noktalarına kadar inip bilgi almak isteyecek.Sonra bunları kendi bünyesinde tutup kimseyle paylaşmayacak.
AKP iktidarında daha önce orduda bir kozmik oda sorunu yaşamıştık.Şimdi de Türk maliyesinde,Türk hazinesinde bir kozmik oda vakası yaşamak üzereyiz. 2015’ten bugüne kadar danışmanlık hizmetlerine 70 milyar lira para ödenmiş.Bu senenin ilk 8 ayı da dahil ödenen para 70 milyar lirayı aşmış. Dolayısıyla bu kuruma ne kadar para ödeneceği konusunda mutlaka kamuoyunun bilgilendirilmesi gerekeceğini düşünüyorum.Açıkçası bu McKinsey IMF’den de beterdir.
McKinsey’in yönetiminde Türkiye yok.IMF’nin yönetiminde Türkiye’den bir temsilcisi vardır.Türk bürokrasisinin yabancı bir kuruluşa denetlendirilmesi her gün ağızlarından yerlilik ve millilik sözleri düşürmeyen bu yönetimin herhalde her kadar yerli ve milli olduğunu ortaya koymaktadır.
Bu gerçekten Türk ekonomi yönetiminin vesayet altına alınmasıdır.Bu projeden vazgeçilmesi lazımdır.Bu işleri denetleyecek bir sürü yerli firma var.Bir zamanlar derecelendirme kuruluşlarına demediğiniz kalmadı.
ABD yönetiminin almış olduğu tedbirlerin Türk lirasının değer kaybetmesinde etkili olan ABD’nin yaptırımları derken,şimdi Türkiye’nin uygulayacağı programı götürüp bir ABD’li firmaya teslim ediyorsunuz.Buna açıkçası,bu ne perhiz,bu ne lahana turşusu derler.”dedi.
Bu konuda Muharrem İnce”Kozmik odaya sizin izninizle taşeron FETÖ üzerinden hukuk otoyolundan,savcılar yoluyla girdiler,danışmanlık şirketi paraşütüyle tepeden devletin çatısından devletin kozmik odalarına girmelerine izin vermeyin,yine kandırıldık diye ağlamayın.”dedi.
Tayyip Erdoğan”ABD’nin ekonomimizdeki gelişmelerle ilgisi yok”Bizim beceriksizliklerimiz yüzünden bu noktaya geldi” demesini mi bekliyordunuz! Daha çok beklersiniz….
Denetime ihtiyacımız varsa,SAYIŞTAY var.. Sayıştay’da bu konunun uzmanı bürokratlarımız var..Bu kurumun işi sayarak denetlemek değil mi?
McKinsey şirketi öyle bilgilerimize ulaşacak ki aklınız almaz…
Sayıştay “Türk Milleti” adına denetler…Milletin parasını neye harcıyorsun, nasıl harcıyorsun?McKinsey “Birileri” için denetler…
SAYIŞTAY’ın hala bağımsız olduğunu düşünmeye çalışarak soruyorum;
SAYIŞTAY denetlerse,bazı şeylerin açığa çıkmasından mı korkuyorsunuz?
Bir yanıt yazın