Uğur Mumcu’dan kısa alıntıyla başlayalım…
Kimbilir belkide 15 Temmuzların temelinde aynı şeyler yatıyor olabilir…
“Kanıtlanan son ilişki MOSSAD-Barzani ilişkisidir. MOSSAD, İsrail ‘in gizli istihbarat örgütüdür. Bu örgütün, Kürt lideri Molla Mustafa Barzani dir. CIA-Barzani ilişkileri biliniyordu da MOSSAD-Barzani ilişkileri bilinmiyordu.1967 Arap-İsrail Savaşı ‘ndan sonra, MOSSAD ‘ın Kürtlerle ilişki kurduğu (sayfa.327), anlatılıyor.
Barzani ‘nin Irak rejimine karşı ayaklandığı yıllarda, ABD-İsrail-İran üçlüsü bu ayaklanmayı destekliyor.
70 ‘li yıllardaki bu ilişkiler bugün sürüyor mu?Baba Molla Mustafa Barzani ile kurulan ilişkiler, simdi de oğul Mesud Barzani ile sürüyor.
Bu ilişkiler sürüyor ve anlaşılıyor ki daha da sürecek…
Kürtler sömürgeciliğe karşı bağımsızlık savaşı yapıyorlarsa ne işi var CIA ve MOSSAD ‘ın Kürtler arasında?
Yoksa CIA ve MOSSAD, antiemperyalist savaş veriyorlar da dünya bu savaşın farkında değil mi?”
Uğur MUMCU-Cumhuriyet, 7 Ocak 1993
Bu adamlar ya çok cahil farkında değil Çanakkale Savaşı’nın,ya da insanları aptal yerine koyup çileden çıkarmaya çalıştıkları için 15 Temmuz rezaletine indirgeme cesaretini gösteriyorlar.
Çanakkale bir kahramanlık destanıdır,kendilerinin yazıp,kendilerinin oynadığı senaryo ile asla kıyaslanamaz…
Çanakkale bir zaferdi Dumlupınar bir mucizeydi.
15 Temmuz rant paylaşımı yapamayan AKP ve FETO kapışmasıdır.
Hiç bir şeyden haberi olmayan ve vatanı kurtardığını sanan saf cahil halkı sokağa çıkarıp,246 şehit verilmesine sebep olanlar kalkıp yeni Çanakkale Zaferi diyemezler…
15 Temmuz Türkiye için kutlanacak bir gün değil,kara bir gündür.
Türkiye’ye yön veren ve Cumhuriyete kasteden gizli el kim ya da kimler…
Daha oy çuvalları bile açılmamışken İnce’nin ve Akşener’in ortadan kaybolması ve o akşam ki sessizliğine anlam verebilen var mı? O gece neler oldu?
Bahçeli bir zamanlar Erdoğan dan hesap soracağız derken neden birdenbire can ciğer kuzu sarması oldular?
Erdoğan bir zamanlar ABD ile kolkola ve BOP eşbaşkanı değil miydi,nasıl ve neden Rusya ile dost oluverdi?
Darbe tiyatrosunu herkes biliyor ama kimse konuşmuyor…
Neden darbe konusunun araştırılması istenmiyor,Fidan ve Akar neden ifade vermiyor?
Farkında mısınız araştırılmasını savunan herkes hapse atılıyor.
Doğru dürüst seçim çalışması yapmadığı halde MHP, nasıl oldu da oy patlaması yaşadı. Bahçeli’nin mecliste denetleme görevi varmış,kimin adına kimi denetleyecek?
Bahçeli’yi bu kadar özgüvenli kılan nedir ya da kimler?
Kimse bana bunları Erdoğan tek başına yapıyor demesin…
Boğazına kadar Yolsuzluk ve suça batmış bir iktidar derinlerin desteği olmadan bunu yapamaz. İnce’yi limon rengine çeviren Erdoğan olamaz.
Bu profesyonel bir ekip! Sahi kim bunlar?
Bu soruların ardı arkası kesilmeyecek.Hangi birisini soracağız.
Herkesin cevabını bildiği ama sormaya bir türlü cesaret edemediği sorularımıza kimi muhatap alacağız,cevap verilmeyeceğini bile bile…
Komisyonun CHP üyesi Aytun Çıray “samimiyet testi yapalım” diye bir öneri ortaya atıyor, AKP’liler o zaman geri çekiliyor.
Çıray’ın testi şu:”ByLock kullanan siyasiler, belediye başkanları dahil, hangi partiden olursa olsun, tespit edilsin ve komisyona çağrılsın.15 Temmuz gecesinin uçuş planları ve dinleme kayıtları komisyona getirilsin.Dinlemek istediğimiz bürokratlara Başbakan Binali Yıldırım, komisyona gelmeleri için izin versin.”
AKP bu samimiyet testinden kaçıyor,bugün yarın diye oyalayarak,bu isteklerin hiç birini yerine getirmiyor.
CHP“siz darbenin aydınlanmasını istemiyorsunuz, oysa darbeciler sizin hükümetinizi devirmek istedi,darbenin iç yüzü aydınlanmaz ise, dedikodulardan siz zarar görürsünüz”görüşünde ısrar ettikçe,dinlenmesi istenen kişileri komisyondan kaçırıyorlar.
15 Temmuz gecesinin karanlıkta kalan dört saati, Erdoğan ve Yıldırım’ın Genelkurmay Başkanı ile MİT Müsteşarı’na ulaşamadığı O dört saat hala karanlıkta…
Komisyonun AKP üyeleri, başta başkanı, dört saatin üstüne gitmek istemiyor neden…
FETÖ’yü övenler, şimdi FETÖ’ye küfrediyor ve başkalarına iftira yarışına giriyor, niçin dersiniz!Kendilerini gizlemek için.
Bir yandan darbeyi araştırma komisyonu işi savsaklanıyor,diğer yandan yurt çapında ilgili, ilgisiz binlerce insan FETÖ suçlamasıyla tutuklanmadı mı!İşlerinden atılıp,iş yerlerine el konmadı mı!
Hala bunlara devam edilmiyor mu?
Gerçekten FETÖ ile mücadele etmek için tutukluyorsanız darbeyi neden bütün ayrıntılarıyla aydınlatmaktan kaçınıyorsunuz…
Darbeyi aydınlatmaktan korkun varsa ve kaçınıyorsan FETÖ gerekçesiyle,olur olmaz pek çok insanı neden içeriye,işlerinden ve devletten atıyorsun?
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Meclis’te:“FETÖ nedeniyle 92 bin 538 kişi gözaltına alınmış, 41 bin 749 kişi tutuklanmıştır. 779 kişinin tutuklanma işlemleri sürmektedir.”bilgisini veriyor.
15 Temmuz gecesi hayatını kaybeden şehitlerin isimleri çeşitli alanlara, köprülere verilmiş.
Boğaziçi Köprüsü dediğimde insanlar şaşkın şaşkın yüzüme bakıp“15 Temmuz Şehitler Alanı ya da Köprüsü”artık adı dediler.
Bu kanlı oyunun günahsızları,hiçbir şeyden haberi olmadan eline silah verilip,tatbikata gidiyorsunuz diye kandırılan askerlerle saldırıya uğradık,vatan elden gidiyor diye aldatılan saf temiz Türk Halkıydı.
Akar ve Fidan sahte saldırının emrini RTE den alıp,hazırlığa başladılar.Akar askeri kanadını organize edecek;Fidan polis yardımıyla halkı sokağa dökecekti.
AKAR, planı söyleyecek,Genelkurmay’dan bir General koordinatör seçilecek,diğer General-Amiraller planı gizli tutup,güvendikleri subay ve astsubayları operasyon için kandıracaklardı.
Tuzağa çekildiklerinden hiç haberleri olmayan farklı kuvvetlerden 7 general-amiral vardı.
Güya bütün bunlar;Demokrasiden uzaklaşan,hukuku hiçe sayan, ekonomisi kötüleşen,AB-NATO-Batı hedeflerinden uzaklaşan,Suriye bataklığına sokulan ülkenin,kötüye gidişine engel olmak için,“Halife ve Tek Adam” olma heveslisi RTE’ye gözdağı verip,istifaya zorlamak için…
Bu sahte plan TSK’nın olayı dikkate alması içindi. TSK’nın etkisizleştirilmesi,kışlaya hapsedilmesi hep bu yüzdendi.
RTE’nin verdiği tavizler PKK’yı güçlendirdi ve TSK’yı etkisizleştirdi.TSK’nın etkili olacağı operasyonlara RTE izin vermiyordu.
Genelkurmay Eski Başkanı Necdet Özel, izin verilmeyen operasyonlarla ilgili tüm resmi kayıtları elinde bulundurmakta,operasyon sonrasında açıklaması için ikna edilmişti.
AKAR, “Kuvvet Komutanlarını ikna işini bana bırakın.Bu operasyon emir-komuta zinciri içinde olacak” demişti.
Sözde operasyondan önce ,askerde travmaya sebep olan Balyoz ve Ergenekon davaları hatırlatıldı…
Sözde RTE gerçekten iyi bir dersi hak ediyordu. Askerle,kedi-fare oyunu oynuyordu,izin verilmemeliydi…
Aslında RTE, Başkanlık hayalleriyle o günü bekliyordu.
12 Temmuz da herşey hazırdı. AKAR, FİDAN’la RTE’den gelecek emri bekliyordu.Operasyona darbe görünümü verilecekti.
RTE tatil için bulunduğu Marmaris’ten SAT ve SAS komandolarından oluşan bir ekip tarafından alınacak.Hava Kuvvetlerine ait helikopterle Dalaman’a intikal ettirilecek, oradan karayolu ile Marmaris’e geçecek.Marmaris’teki otelinden alınacak RTE, Aksaz’da bulunan o geceki seyre hazır nöbetçi denizaltı gemisine intikal ettirilecekti.
AKAR, RTE’ye 12 Temmuz’da haber vermişti. RTE, “İşaretimi bekleyin”dedi.
AKAR’ın “Emret Reis”cevabının her iki tarafa da verdiği mutluluğu siz düşünün artık.
Ülke kimin umurunda,ölen onca insan kimin umurunda senaryo yazıldı ve oynandı.
Yalnız bütün bunları gırtlağına kadar yolsuzluğa batan Erdoğan tek başına yapamaz.
Siz inanıyor musunuz yapabileceğine…
Bu oyunu sahneye koyanlar esasta kimler…
Olan Cumhuriyetimize,ordumuza,yurdumuza ve hiçbir şeyden habersiz ölüp giden gençlerimize oldu…
Kimse benden bu aptalca oyunu bayram diye kutlamamı beklemesin…
Mekanınız cennet olsun şehitlerimiz…