Doğu Perinçek
Aydınlık Gazetesi, 21.2.2018
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Afrin Harekâtı sonuç vermeye başladı.
PKK/PYD’nin teslim olmayı tartıştığını defalarca açıklamıştık.
AMERİKAN SORUNU SİLAHLA ÇÖZÜLÜYOR
Vatan Partisi’ne “Kürt sorununu nasıl çözeceksiniz” diye sordukları zaman, yıllardan beri “Bölücü Terör sorunu ancak silahlı güçle çözülür” diye yanıt verdik. Kürt sorunu, 1991 yılında ABD’nin Irak’ı bölmesinden bu yana, artık “Amerikan sorunu” haline gelmişti. ABD komşumuz olmuştu ve bölge ülkelerine silah zoruyla bölünmeyi dayatıyordu.
Türkiye Hükümeti, Açılım süreçlerinden geçtikten sonra devletin yaptırım gücünü kullanmak gerektiğini anladı. Türkiye, 24 Temmuz 2015’te Vatan Partisi’nin savunduğu köklü çözüm çizgisine girdi. Türk Ordusu, PKK’yı hendeklere gömdü, Fırat Kalkanı Harekâtıyla ABD Koridorunu yardı ve Bölücü Terör Örgütünü Suriye’nin kuzeyinden temizlemek için Afrin Harekâtı başarıyla ilerliyor. Amerikan Sorunu, Türk askerinin ve Batı Asya devletlerinin silahıyla çözülüyor.
PKK için teslim olmak dışında seçenek kalmadı. Kandil de teslim olacak. HDP içinde de PKK’nın silah bırakması eğilimi güçleniyor.
PKK’NIN SURİYE’YE TESLİM OLMA SEÇENEĞİ
İşte bu koşullarda, PKK/PYD, Suriye Ordusuna teslim olma seçeneğine yöneldi.
Afrin, Suriye toprağıdır. Türk Ordusu, PKK/PYD terör örgütünü temizledikten sonra kuşkusuz orayı Suriye egemenliğine bırakacak. Nitekim Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Suriye Ordusunun Afrin’e girmesini olumlu karşıladı. “Bölücü terörü temizleyeceklerse problem yok” diye açıklamada bulundu.
ABD PKK’YI SİLAHLI GÜÇ OLARAK YAŞATMA ÇABASINDA
Reklamdan sonra devam ediyor
ABD ise, PKK’ya teslim olmaması için baskı yapıyor, “silahı bırakma” diyor. ABD açısından PKK/PYD’nin Türkiye’ye veya Suriye’ye teslim olması arasında çok büyük fark yok. Çünkü ABD’nin sorunu, Suriye’nin kuzeyinde PKK kantonlarını yaşatmaktır. Silahlı güç olmazsa, kanton da olmaz. Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanması, ABD’nin istemediği çözümdür. Suriye ve Türkiye’nin çözümü ise, Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanmasıdır.
ABD, bir yandan PKK/PYD’nin silahlı bir güç olarak yaşamasının çarelerini arıyor, bir yandan da Türkiye ile Suriye’nin arasına kama sokmaya çabalıyor.
BİR HAFTANIN DEĞERİ
Ulusal Kanal’ın Suriye Temsilcisi Deniz Büstani, PKK/PYD’nin Suriye Ordusuna teslim olmasının bir hafta süreceğini bildiriyor.
Bu bir hafta, Türk Ordusu için bir bekleme süresi değildir. Türk askeri şimdi Afrin harekâtını daha kararlı olarak sürdürmelidir. Çünkü PKK’yı teslim olmaya zorlayan uygulama budur. Harekâtın kararlılığı, PKK/PYD’nin teslim olma koşullarını da belirleyecektir. Bölücü Terör Örgütü, koşulsuz olarak teslim olmalıdır. Bu koşulsuz silah bırakmanın en hızlı, en kararlı ve en az kayıpla gerçekleşmesi için, Türkiye ile Suriye arasında işbirliği, artık ertelenemez.
SURİYE’YE KUŞKUYLA BAKMA YANLIŞI
Suriye Devleti, kendi topraklarında ikinci bir silahlı gücün varlığını kabul etmiyor ve etmeyecektir. Türkiye olarak bu gerçeği görmek ve bunun sağladığı olanakları çok iyi değerlendirmek durumundayız.
Devlet, sınırları içinde silahlı güç tekeline sahip olan örgüttür. Hiçbir devlet, ikinci bir silahlı güç kabul etmez. O nedenle Suriye topraklarında PKK/PYD’nin silah bırakması, Suriye için devlet olma sorunudur. Bu noktada Suriye’ye kuşkuyla bakmak gerçekçi değildir.
PKK/PYD’Yİ KOŞULSUZ TESLİM OLMAYA ZORLAYAN HAREKAT
Öte yandan bu sürecin hızla sonuçlanması ve PKK/PYD’nin koşulsuz kayıtsız teslim olması için, Türk Ordusunun harekâtı sürdürmesinden başka bir seçenek yoktur. Suriye bu gerçeği kuşkusuz anlamak durumundadır. Çünkü kendi topraklarındaki silahlı güç, Türk Ordusunun harekâtı sayesinde temizlenmektedir.
Bir yanıt yazın