Türkiye gerçekten cok renkli bir ülke.
Sürekli uçlarda yaşıyoruz. Son otuz yıldır zaten dünyanın tüm ülkeleri birlik olmuş, devamlı Türkiye’yi parçalamak için kumpas düzenlerler. Sürekli bir beka sorunumuz var. Kökü dışarda olan Türkiye’nin düşmanları yemezler-içmezler-uyumazlar, devamlı olarak şu Türkiye’yi nasıl batırsak diye Türkiye’ye karşı oyun kurarlar. Politikacılarımız tüm yaşamları boyunca halka sürekli olarak birlik, beraberlik çağrısı yaparlar, ama nedense kimse birleşmez, tekrar tekrar, çağrı yapılır.
Türkiye’nin sadece tek bir günlük gündemi başka bir batı ülkesine bir yıl yeter. Sürekli bir kriz ortamı vardır. Gerçek sorunlar sürekli ötelenir, “Birlik ve beraberliğe en çok ihtiyacımız olduğu şu zamanda, bunun sırası mı?” denilir.
Allahtan, Türkiyemizde super super akıllı, dünyada ki bütün konulara vakıf, her mesele üzerinde uzman, universal dahi, kimsenin bilmediği bilgilere sahip, özel gizli haber alma supersonik antenlere sahip, Türkiye’de gerçekleşen tüm olaylar üzerine derin bilgilere sahip uzmanlara sahibiz.
Bu super olağanüstü yeteneklerle donatılmış uzmanlarımız her akşam TV kanallarında ki stüdyolarda telgraf tellerine dizilmiş kuşlar gibi sandalyalara tünerler ve halkımıza Türkiye’de neler oluyor saatlerce anlatırlar, izah ederler.
Balkondaki çiçek saksıları gibi bir oturma düzeninde TV kanallarından halka seslenen bu super IQ sahibi uzmanların bir kısmı hayatında eline mantar tabancası bile almamış, hayatında tek bir kurşun bile atmamıştır ama, hayatı savaş içinde geçmis Türk ordusuna Afrin’de nasıl savaşacaklarına dair taktik verirler. Bunları dinleyince adam zaten Afrin’den, Suriye’den daha yeni gelmiş, savaşa katılmıs sanırsınız.
Isimlerinin önünde Dr, Prof, ünvanlar olan supersonic dehaların derin bilgileri hayatın her alanını kaplar.
Deprem mi oldu? bunlar deprem uzmanıdır,
Bir yerde bomba mı patladı? bunlar bomba uzmanıdır,
Savaş mı var? bunlar zaten askeri dehadır,
Seçim mi var? bunlar zaten super analistir,
AB ile kriz mi var? bunlar zaten AB uzmanıdır,
Ermeni meselesi mi? Ermeni tarihini zaten bunlar yazmıştır,
Kıbrıs meselesi mi? Bunlar zaten BM Kıbrıs görüşmelerini yürütmüşlerdir,
Cumhurbaşkanı bir şey mi ima etti? Bunlar zaten CB’nin beyninde otururlar…
TV kanalları bunları her konuda (ama her konuda) görüş bildirmeleri için davet eder, para alırlar mı bilmem, bunları her akşam başka bir kanalda gezerken görürsünüz, bazıları partilidir, alttan alta, çaktırmadan partisinin görüşlerini savunur ama sorsanız; haşa ben bağımsızım der.
Necip milletimiz saatlerce bu super akıllı insanların bitmez tükenmez tartışmalarına bakar, uykusu gelir, anlatılanlardan tek bir kelimeyi ertesi gün hatırlamaz, dün akşam kim konuştuydu desen ismini bilmez..
Bu super IQ dehaları seyredenler kendi IQ’larının düşük olduğunu hisseder, vaay be ne akıllı adammış diye kendini aptal hisseder.. (en azından ben bunları dinledikçe aptal olduğumu düşünürüm hep)…
Bu dehalara sahip olan Türkiye’nin tüm konularda uluslararası arenada nal toplamasını kafayı pek takmayın derim…
Bu ultrasüper beyin dehalarına sahip olan Türkiye’nin sırtı hiçbir zaman yere gelmez…
Dr. Ahmet Güler
(TAVAK Vakfı Mütevelli H.Ü.)
Yazıları posta kutunda oku