NECDET BULUZ
Suriye’deki son gelişmeler şu gerçeği ortaya koydu:
Amerika, Menbiç’ten çekilmeyecek.
Bunun anlamı da şudur:
NATO’nun iki üyesi ve dost ve müttefik iki ülke Türkiye ile Amerika askerleri Menbiç’te karşı karşıya gelecek, çatışma çıkabilir. Son derece tehlikeli ve kritik bir noktaya doğru sürükleniyoruz.
Gelişmelere bakacak olursak:
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Türkiye’nin Afrin’le birlikte Menbiç’in de terörden arındırılacağı yönünde verdiği kararlılık mesajları sonrası harekete geçti. Amerikalılar, işgal altında tuttukları Menbiç ile Fırat Kalkanı’nın birleştiği yerde hem devriye geziyor hem de PKK’lılarla birlikte sınır nöbeti tutuyor.
Menbiç’in batısında yer alan ve Mehmetçik ile ÖSO’nun Fırat Kalkanı bölgesine sıfır noktada bulunan Seyyade, Aseliyye, Muhsine, El Farat, Um Meadise, Şeyh Yahya ve Cübbel Arus köylerinde sürekli devriye gezen ABD askerleri, Dandaniye ve Seyyade köylerinde ise PKK’lı teröristlerle birlikte 24 saat nöbete başladı.
Amerika, doğrudan terör gruplarını korumaya almış bulunuyor ve birlikte hareket ediyor. Bugüne kadar da Türkiye’ye verdiği hiçbir sözü tutmadı ve sürekli oyalama taktiği ile bugünlere geldi.
Beyaz Saray, 2016 yılı eylül ayında “PKK-PYD Menbiç’ten çekilecek” sözüne rağmen terör cephesini güçlendirmeye devam ediyor. PKK saflarında ölen “Ebu Leyla” kod adlı terörist adına Menbiç’te bir de ‘eğitim kampı’ kuran ABD, geçen sürede bu kampta 2 binden fazla teröristi eğitti. Menbiç sınırları içerisinde 3 ayrı askeri karargâh kuran Pentagon’un Tışrin Barajı bölgesinde de en az 300 askeri ve bir de üssü bulunuyor.
TSK’nın Afrin üzerindeki başarılı operasyonlarının ardından Amerika Menbiç’e takviye güçleri getiriyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ankara’da birçok yetkilinin Menbiç ile ilgili açıklamaları sonrası panikleyen ABD’liler, bu açıklamalarla eşzamanlı şekilde Tışrin’den çıkarak sınır hattına yöneldi. Amerikan güçleri Fırat Kalkanı bölgesi sınırına gelip sıcak noktalara yerleşti.
Bir yandan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ani bir harekât başlatma ihtimali, diğer yandan Münbiç halkının PKK-ABD ittifakına karşı isyan başlatmış olması, Amerikalı kurmaylar arasında can sıkıntısı olarak görülüyor.
Başta el-Bubenna olmak üzere birçok aşiret, PKK’nın Münbiç işgaline karşı ayaklanmış ve burada huzursuzluk başlamıştı.
Terör örgütünün infaz ve insan hakkı ihlallerine karşı ayaklanan Menbiçliler, “ABD ve PKK bölgeden çekilsin” tepkileri günlerce süren sokak gösterilerinde dile getirdi.
Türkiye’nin Afrin’le birlikte Menbiç’i de PKK’dan temizlemek için operasyon başlatması halinde buradaki halkın ezici çoğunluğunun Mehmetçik ve ÖSO’ya destek vereceği ifade ediliyor.
TSK’nın hedeflerine doğru hiçbir engel tanımadan yürümesi, bugün Menbiç’i çok daha önemli bir hale getirmiş bulunuyor.
ABD askerlerinin nöbet tuttuğu bölgeye Türkiye geçtiğimiz günlerde bomba yağdırmıştı. TSK’nın 20 Ocak’ta Afrin’e operasyon başlatmasıyla birlikte ABD Başkanı Trump, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı aramış ve iddiaya göre, harekâttan duyduğu rahatsızlığı dile getirmişti. Görüşmenin hemen ardından Türk savaş uçakları havalanmış ve bu kez Afrin değil, Menbiç vurulmuştu.
Bomba yağdırılan o noktalar, ABD askerlerinin PKK’lılarla birlikte nöbet tuttuğu Dandaniye ve Um Calud’du. Aralarında PKK silah deposunun da bulunduğu 4 önemli noktayı vuran Türk uçakları, operasyon sonrası güvenle üslerine dönmüştü.
Menbiç konusundaki kararlılığını her fırsatta dile getiren Ankara’dan son mesaj ise birkaç gün önce Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ’dan geldi. Bozdağ, “PKK saflarında kim olursa olsun, üniformasına bakılmadan TSK’nın hedefi olacağını” söyleyerek Menbiç operasyonundan geri adım atılmayacağını söylemişti.
Şunu da ekleyelim:
Gerek Afrin, gerekse Menbiç ile ilgili olarak Türkiye ile Amerikalı yetkililer arasında kesintisiz olarak görüşmelerin olduğunu biliyoruz. Ortadaki sorunların diplomatik yollardan savaş dışı çözüm bulunması konusunda olumlu adımların atılmasını diliyoruz.
necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz