KUR’AN ve NUTUK-22

2.bölüm

 

Milli Kongreler ve Gelişen olaylar

 

Resmi Görev ve Yetkileri Bırakarak Ulusun Sevgisine,Cömertliğine ve Yiğitliğine Güvenmek ve Böylece Göreve Devam Etmek Kararı

 

 

Resmi Görev ve Yetkileri Bırakarak Ulusun Sevgisine, Cömertliğine ve Yiğitliğine Güvenmek ve Böylece Göreve Devam Etmek Kararı

 

Harbiye Nazırlığı: “İstanbul’a gel” diyordu. Padişah: “Önce hava değişimi al, Anadolu’da bir yerde otur; ama bir işe karışma.” diye başladı. Sonunda, ikisi birlikte: “İlle gelmelisin” dedi.

“Gelemem” dedim. En sonra, 8/9 Temmuz 1919 gecesi, Sarayla açılan bir telgraf başı konuşması sırasında, birdenbire perde kapandı ve 8 Hazirandan 8 Temmuza değin, bir aydır süren oyun sona erdi. İstanbul, o dakikada benim resmi görevime son vermiş oldu; ben de o dakikada, 8/9 Temmuz 1919 gecesi saat 10.50 sonrada (22.50’den sonra) Harbiye Nazırlığına, saat 11.00 sonrada Padişaha görevimle birlikte askerlik mesleğinden çekildiğimi bildiren telleri çekmiş oldum.

Durumu, ordulara ve ulusa kendim bildirdim. O günden sonra resmi görev ve yetkiden ayrılmış olarak,yalnız ulusun sevgisine, şefkat ve cömertliğine güvenerek onun bitmez verim ve güç kaynağından (feyz ve kudret menbaından) esin ve kuvvet alarak vicdan görevimizi yapmaya devam ettik.

Biz 8/9 Temmuz gecesi İstanbul ile telgraf başında konuşurken, bunu başka dinleyenlerin ve bununla ilgilenenlerin de bulunduğunu kestirmek güç değildir.

O günlerde ve ondan sonraki zamanlarda, en hafif deyimiyle bönlüklerini uyanıklık ve öngörüşlülük gibi göstermeye alışmış olanlar üzerine, bir bilgi vermiş olmak için, izin verirseniz, şu belgeyi olduğu gibi bilginize sunmak isterim:

140-140 Konya’dan 9 Temmuz 1919 Saat: 6

Üçüncü Ordu Müfettişliği Başyaverliğine

Telgraf ve Posta Genel Müdürü Refik Halit Bey ile Konya Valisi Cemal Bey, 6/7 Temmuz gecesi, telgrafla makine başında konuştular. Konuşmanın şu yolda geçtiğini öğrendim:

“Mustafa Kemal Paşa Hazretleri için gereken işlem yapıldı. İstanbul’a getirilecek. Cemal Paşa Hazretleri için de işlem yapılmak üzeredir.”

Konya valisi de : “Teşekkür ederim.” dediler.

Paşa Hazretleri’ne uygun göreceğiniz biçimde bildirmenizi rica ederim.

İkinci Ordu Müfettişliği

Şifre Müdürü

Hasan

 

 

 

 

3– Ali İmran Suresi:41-55. ayetler.

 

 

41. Zekeriyya dedi: “Rabbim,bana bir belirti ver!” Allah buyurdu: “Sana belirti şudur: “İnsanlarla üç gün, işaretleşme dışında konuşmayacaksın. Rabbini çok an. Akşam-sabah tespih et!”  
42. Bir de melekler şöyle demişlerdi: “Ey Meryem, Allah seni seçti. Seni tertemiz kıldı ve seni âlemlerin kadınları üstüne yüceltti.”  
43. “Ey Meryem, Rabbinin huzurunda saygıyla el bağla. Secdeye kapan ve rükû edenlerle birlikte rükû et!”  
44. Bu, gayb haberlerindendir ki, sana vahyediyoruz. Onlar, Meryem’in bakımını kimin üstleneceğini belirlemek için kalemlerini atarlarken sen yanlarında değildin. Çekiştikleri sırada da yanlarında değildin.  
45. Bir de, melekler şöyle demişti: “Ey Meryem! Allah seni, kendisinden bir kelimeyle muştuluyor. Adı, Meryem’in oğlu İsa Mesih’tir.Dünya ve âhirette yüz akıdır.Allah’a yaklaştırılanlardandır.”  
46. “Beşikte ve yetişkin çağında insanlarla konuşacaktır. Barışa ve hayra yönelik iş yapanlardandır.”  
47. Meryem dedi ki: “Rabbim, çocuğum nasıl olur benim? Bana hiçbir insan dokunmadı ki!” Allah cevap verdi: “Allah dilediğini işte böyle yaratır! Bir iş ve oluşa karar verdiğinde sadece ona “Ol!” der; ve o hemen oluverir.”  
48. Ona Kitap’ı, hikmeti, Tevrat’ı ve İncil’i öğretecek.  
49. Onu Beniisrail’e şöyle konuşan bir resul yapacak: “Şu bir gerçek ki, ben size Rabbinizden bir mucize getirdim: Ben, çamurdan, kuş görünümünde bir şey yapar, ona üflerim de Allah’ın izniyle kuş oluverir. Ben, körü ve abraşı iyileştirir, ölüleri Allah’ın izniyle diriltirim. Evlerinizde yemekte ve biriktirmekte olduklarınızı size haber veririm. Eğer inananlarsanız, bunda sizin için tam bir mucize vardır.”  
50. “Tevrat’tan önümde bulunanı doğrulayıcıyım. Size haram kılınmış olanın bir kısmını size helal yapacağım. Rabbinizden bir mucize getirdim size. Artık Allah’tan sakının ve bana itaat edin!”  
51. “Allah benim de Rabbimdir, sizin de Rabbinizdir; o halde, O’na kulluk edin!İşte bu, dosdoğru bir yoldur.”  
52. İsa onlardan inkârı sezince şöyle konuştu: “Allah’a gidişte benim yardımcılarım kim?” Havâriler dediler ki: “Biz Allah’ın yardımcılarıyız!Allah’a iman ettik biz!Tanık ol, biz müslümanlarız/Allah’a teslim olanlarız.”  
53. “Ey Rabbimiz! Senin indirdiğine iman ettik, resule uyduk; artık bizi gerçeğin tanıklarıyla beraber yaz!”  
54. Onlar tuzak kurdular, Allah da tuzak kurdu. Ve Allah, tuzak kuranların en hayırlısıdır.  
55. Allah şunu da demişti: “Ey İsa, senin canını alacağım, seni kendime yükselteceğim; seni, inkâr edenlerden

Yazıları posta kutunda oku


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir