Bu günlerde AKP’liler arasında bir moda başladı: “Atatürkçü olma modası…”
Gece gündüz, yatıp kalkıp, 24 saat Atatürk’ü övüyorlar şimdi… Durmadan Atatürk’ü konuşuyorlar…
Hepsi birden Hidayete (!) erip, sıkı Atatürkçülüğe soyundular…
Yakında, başlarına kalpak giyip, “Sen gerçek Atatürkçü değilsin, Atatürkçülüğün ilkelerine ve kanunlarına uymuyorsun” diye bizi Atatürk düşmanlığı ile suçlarlarsa sakın şaşırmayalım…
Gidiş o yöne doğru çünkü…
Başlarında da Reisleri RTE var…
Atatürkçülüğü kimseye kaptırmaya niyetleri yok…
Şu sıralar, Atatürkçülüğü Atatürk’ün partisi CHP’ye bile yakıştıramıyorlar… Kendilerini onlardan daha kaliteli ve keskin Cumhuriyetçiler olarak görüyorlar… Atatürk’ün politikasından uzaklaşmakla suçluyorlar onları.
Oysa daha önce İsmet İnönü’yü ve Mustafa Kemal’i “İki Ayyaş” diye tanıtmışlardı topluma.
AKP iktidarı, bir zamanlar Atatürk anıtlarına çelenk koymayı bile yasaklamış, koyanları gözaltına almıştı…
Atatürk adını camilerde okutulan hutbelerden, okuldaki ders kitaplarından çıkarmıştı. İmamlar, Çanakkale savaşını Mustafa Kemal’siz anlatıyor, savaşı göklerden gelen meleklerin kazandığını ileri sürüyorlardı…
Çankaya köşkü, Mustafa Kemal Atatürk ile özdeşleşti diye, orasını Cumhuriyetin sarayı olmaktan çıkarmak için binlerce odası bulunan yeni bir Cumhurbaşkanlığı sarayı yaptılar…
O zamanki Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Manisa 7. Yuntdağlılar Kültür, Turizm ve Sanat Festivalinde 10’uncu Yıl Marşının yerine “Mehter Marşı”nın çalınmasının daha anlamlı olacağını ileri sürmüş ve bundan sonra çok yerde bu marşın çalınmasını sağlamıştı…
AKP iktidarı, Mustafa Kemal’in devrimle yıktığı saltanat ve hilafet kurumunu yeniden oluşturabilmek için elinden gelen, gelmeyen tüm çabayı gösterdi ve göstermeye de devam ediyor.
TBMM tarihinde ilk kez, bir padişah için anma töreni yapıldı. I. Abdülmecid, devlet töreniyle 17 Kasım 2011’de anıldı.
Yine ilk kez, Karabük Üniversitesi, Hicaz Demiryoluna katkılarından dolayı, ölümünden 95 yıl sonra, II. Abdülhamit’e onursal doktora unvanı verdi.
Hem Osmanlıcılık yapacaksın, hem Atatürkçü olacaksın…
Hem şeriatçılık yapacaksın, hem laik olacaksın… Sonra da Atatürk’e sahip çıkacaksın…
Buna kargalar bile güler…
Kendilerini “Osmanlıcılık” akımına bir zamanlar o kadar çok kaptırmışlardı ki, Kastamonu’nun İnebolu ilçesi AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Ferhat Küpoğlu, “Taksim Gezi Parkı’ndan sonra Anıtkabir’i de yıkarız elhamdülillah” deyiverdi bir çırpıda.
Milli Eğitim Bakanlığı, hazırladığı ve tüm okullara dağıttığı ders kitabında bakın,10 Kasım’la ilgili nasıl ifadelere yer vermiş?
“Her 10 Kasım sabahı saat dokuzu beş geçe, çığlık çığlığa çalan sirenlerle birlikte, millet olarak saygı içinde çakılıp kalıyoruz.”
Önce şunu belirtelim:
Kimse 10 Kasım sabahı, çığlık çığlığa çalan sirenlerle birlikte, millet olarak, saygı içinde çakılıp kalmıyor…
Yediden yetmişe Türk milletinin her vatandaşı bunu severek, isteyerek ve gönlünden gelen hayranlık duyguları ile yapmaktadır.
Saat 9’u 5 geçe simitçi simit arabasını, kamyoncu kamyonunu, tarladaki köylü ve fabrikadaki işçi işini, yoldaki yaya vatandaş yürüyüşünü bırakarak saygı duruşuna geçmektedir…
Bu işi yapması için, kimse onun alnına silah dayamamaktadır…
Anlaşılan o ki AKP’nin iktidar ve başkanlık seçimleri tehlikede…
Anketler, AKP oylarının süratle düştüğünü göstermektedir. Hele hele Cumhurbaşkanlığı oyları iyice tehlikeye girmiştir.
Bir kişinin devletin başına geçebilmesi için en az yüzde 51 oy alması gerekmektedir…
Artık, “Müslümanlıkla, din gösterileri ile aldatmanın getirisi de” azalmış bulunmaktadır…
Peki, ne yapmalı bu durumda?
“Isıramadığın eli öpmelisin…”
Baskıyla, ceza ile yasaklarla sindiremediğin, silemediğin halkın gönlündeki Atatürk sevgisini, “Atatürkçülük gösterileri” ile kendine yönlendirmelisin…
Tez elden “ATATÜRKÇÜ” olmalısın…
Dört bir yana “10 KASIMDA ANITKABİRDEYİZ” afişleri asmalısın. Şimdi biz de diyoruz ki:
Takiyye yapmayın. “90 yıllık enkazı kaldırdık diyen sizler değil miydiniz?”
“10 Kasım’da saat 9’u 5 geçe kenefe gidin, Mustafa Kemal’in verdiği zararı Yunan yapmazdı, keşke Yunan galip gelseydi…” diyen siz değil miydiniz?
Bırakın “Atatürkçülük ayaklarına yatmayı…”
Yemezler.