MK ULTRA PROJESİ : ASELSAN’daki şüpheli ölümlerin sırrı açığa çı kacak mı ?

Ankara Başsavcılığı, ASELSAN’da çalışırken 2006 ile 2013 yılları arasında şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden 5 mühendis ile ilgili soruşturmayı raftan indirdi. ‘İntihar’ denilerek dosyası kapatılan mühendislerden Hüseyin Başbilen’le ilgili soruşturma da 15 Temmuz darbe girişiminden hemen sonra yeniden açıldı. Karar’dan Kenan Butakın’ın haberine göre; Cumhuriyet Savcısı Hamza Yokuş’un yürüttüğü Hüseyin Başbilen soruşturmasında yeni bulgulara ulaşıldı. Başbilen Ankara’da 4 Ağustos 2006’da boğazı ve bileği kesilmiş olarak aracının içinde ölü bulundu. Hem boğaz hem de bileğini keserek intihar, ilk günden itibaren cinayet şüphesini tartışmaya açtı. Ancak olay kayıtlara intihar olarak geçerken, soruşturma da kapatıldı. 2012’de ortaya çıkan olay yeri fotoğrafları ise yıllar sonra ‘karartma’ ihtimalini gündeme getirdi. Fotoğraflardaki ayrıntılara göre boğazı ve bileği kesilerek hayatını kaybeden Başbilen’nin kanı aracın sağ ön konsolunun altına doğru 90 derecelik açıyla aktı. Boğazını kendisi kesmesine rağmen aracın tavan, koltuk ve kapı yanlarında kan izine rastlanmadı. Başbilen’in boğazının aracın ön tarafına ikinci bir kişi tarafından tutularak kesildiği ihtimalini güçlendiren fotoğraflardaki ayrıntılar olay yeri tespit tutanağına işlenmedi. - image001

Ankara Başsavcılığı, ASELSAN’da çalışırken 2006 ile 2013 yılları arasında şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden 5 mühendis ile ilgili soruşturmayı raftan indirdi. ‘İntihar’ denilerek dosyası kapatılan mühendislerden Hüseyin Başbilen’le ilgili soruşturma da 15 Temmuz darbe girişiminden hemen sonra yeniden açıldı. Karar’dan Kenan Butakın’ın haberine göre; Cumhuriyet Savcısı Hamza Yokuş’un yürüttüğü Hüseyin Başbilen soruşturmasında yeni bulgulara ulaşıldı. Başbilen Ankara’da 4 Ağustos 2006’da boğazı ve bileği kesilmiş olarak aracının içinde ölü bulundu. Hem boğaz hem de bileğini keserek intihar, ilk günden itibaren cinayet şüphesini tartışmaya açtı. Ancak olay kayıtlara intihar olarak geçerken, soruşturma da kapatıldı. 2012’de ortaya çıkan olay yeri fotoğrafları ise yıllar sonra ‘karartma’ ihtimalini gündeme getirdi. Fotoğraflardaki ayrıntılara göre boğazı ve bileği kesilerek hayatını kaybeden Başbilen’nin kanı aracın sağ ön konsolunun altına doğru 90 derecelik açıyla aktı. Boğazını kendisi kesmesine rağmen aracın tavan, koltuk ve kapı yanlarında kan izine rastlanmadı. Başbilen’in boğazının aracın ön tarafına ikinci bir kişi tarafından tutularak kesildiği ihtimalini güçlendiren fotoğraflardaki ayrıntılar olay yeri tespit tutanağına işlenmedi.

Aracın sağ ön konsolun altında bulunan çantanın üst kısmında kan izi olmamasına rağmen alt kısmında kan izine rastlanmaması da dikkat çekti. Bu durum çantanın kan aktıktan sonra biri tarafından oraya konduğunu kanıtı oldu. Hüseyin Başbilen’in kafasının yan koltuğun altına doğru sokulmuş olması ise olay yeri tespit tutanağına “şoför koltuğundan yolcu koltuğuna geçmek istedi” şeklinde girdi. Ancak boğazını ve bileğini keserek intihar eden birinin ölmeden önce neden bu hareketi yaptığı hâlâ cevapsız kaldı. Adli tıp raporunda ise Başbilen’in önce boğazını 20 cm kestiği, sonra da bileğini kestiği tespitine yer verildi. Çantada bulunan flash bellek de Jandarma’da kaybolmuştu.

SAVCIDAN TAKİPSİZLİK İTİRAFI

ASELSAN’da Kanas silahları, F-16 ve Milli Tank gibi çok önemli projeler üzerinde çalışan Başbilen’in ölümü için önce intihar dendi. Başbilen’in cinayete kurban gittiği iddialarından sonra soruşturma yeniden açıldı. Ancak açılan soruşturma kısa süre sonra takipsizlik kararıyla kapatıldı. FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ise Başbilen’in ailesi Ankara Başsavcılığı’na başvurarak dosyanın yeniden açılmasını ve FETÖ şüphesinin araştırılmasını talep etti. Bu gelişmenin ardından 2011’den itibaren Başbilen soruşturmasını yürüten eski savcı Murat Demir ifadesinde “Başbilen’in intihar etmiş olamayacağına dair raporu dosyaya koydurdum. Yine Adli tıptan rapor talep edip bu raporun dosyaya girmesini sağladım. Dosyayla ilgili aktif şekilde çalışırken tayinim çıktı. Dosya elimden alındı. Bu dosyada bazı şüpheli durumların ortaya çıkmasının engellenmesi için tayinimin çıkartıldığını düşünüyorum. Tayinimde yine FETÖ mensuplarının rolü olduğunu düşünüyorum” dedi.

ŞÜPHELER KAPANAN SORUŞTURMALARI TEKRAR AÇTIRDI

Cumhuriyet Savcısı Hamza Yokuş’un FETÖ şüphesiyle genişlettiği dosyaya ise yeni bilgiler girdi. Karar’ın edindiği bilgilere göre 11 yıl sonra aralanan olayda, Başbilen’in evden çıktıktan sonraki güzergahından görüntü elde edilememesi, benzin aldığı istasyonundaki kameraların geriye dönük sadece 1 ay kayıt özelliğinin olmasından dolayı fiziki delillere ulaşılamadı. Savcılık bunun üzerine dosyanın daha önce nasıl kapatıldığını masaya yatırdı. Başbilen’in ölümüyle ilgili soruşturma aşamasında görev alan olay yeri inceleme ekibi, kolluk kuvvetleri, adli tıpçılar, bilirkişiler ve hakim ve savcılar üzerine yoğunlaştı. Gizli yürütülen soruşturmada yaklaşık 200 kişilik liste üzerinde yapılan incelemede bazı şüphelilerin FETÖ üyesi olduğu ortaya çıktı. Bazılarının da 15 Temmuz darbe girişiminden sonra hakkında işlem yapıldığı da belirlendi. İsimleri açıklanmayan şüphelilerle ilgili soruşturmanın çok yönlü olarak devam ettirileceği öğrenildi.

5 MÜHENDİS 5 ŞÜPHELİ ÖLÜM

ASELSAN’da kritik projeler üzerinde çalışan Hüseyin Başbilen’in ardından ölümler peş peşe geldi:

* 4 Ağustos 2006’da ASELSAN’da görevli mühendis Hüseyin Başbilen boğazı ve bilekleri kesilmiş halde ölü bulundu.

* 17 Ocak 2007’de ASELSAN’da görevli mühendis Halim Ünal, kafasından tek kurşunla vurulmuş olarak bulundu.

* 26 Ocak 2007’de ASELSAN mühendisi Evrim Yançeken, oturduğu binanın altıncı katından düşerek hayatını kaybetti.

* 9 Ekim 2007’de ASELSAN’da yazılım mühendisi olarak görev yapan Burhanettin Volkan, askerliğini yaptığı sırada nöbet tutarken silahıyla intihar ettiği söylendi.

* 26 Ocak 2013’te ise ASELSAN’da mikroelektronik güdüm ve elektro-optik grubu projelerinde çalışan Hakan Öksüz trafik kazasında yaşamını yitirdi.

Odatv.com

Ankara Başsavcılığı, ASELSAN’da çalışırken 2006 ile 2013 yılları arasında şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden 5 mühendis ile ilgili soruşturmayı raftan indirdi. ‘İntihar’ denilerek dosyası kapatılan mühendislerden Hüseyin Başbilen’le ilgili soruşturma da 15 Temmuz darbe girişiminden hemen sonra yeniden açıldı. Karar’dan Kenan Butakın’ın haberine göre; Cumhuriyet Savcısı Hamza Yokuş’un yürüttüğü Hüseyin Başbilen soruşturmasında yeni bulgulara ulaşıldı. Başbilen Ankara’da 4 Ağustos 2006’da boğazı ve bileği kesilmiş olarak aracının içinde ölü bulundu. Hem boğaz hem de bileğini keserek intihar, ilk günden itibaren cinayet şüphesini tartışmaya açtı. Ancak olay kayıtlara intihar olarak geçerken, soruşturma da kapatıldı. 2012’de ortaya çıkan olay yeri fotoğrafları ise yıllar sonra ‘karartma’ ihtimalini gündeme getirdi. Fotoğraflardaki ayrıntılara göre boğazı ve bileği kesilerek hayatını kaybeden Başbilen’nin kanı aracın sağ ön konsolunun altına doğru 90 derecelik açıyla aktı. Boğazını kendisi kesmesine rağmen aracın tavan, koltuk ve kapı yanlarında kan izine rastlanmadı. Başbilen’in boğazının aracın ön tarafına ikinci bir kişi tarafından tutularak kesildiği ihtimalini güçlendiren fotoğraflardaki ayrıntılar olay yeri tespit tutanağına işlenmedi. - image001

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir