KAŞIKÇI ELMASI

<p>KAŞIKÇI ELMASI
HÜSEYİN MÜMTAZ</p>
<p>Dün sadece 12 saat içinde ve aynı anda Karadeniz ve Ege’de iki fırtına koptu.
1.Ege’de ellenmedik, ayak basılmadık, mangal yakılmadık, bayrak asılmadık ada ve kayalığımızı bırakmayan Yunanistan’ın, Başbakanı Çipras bütün bunlar yetmemiş gibi bir de “sanal it dalaşı” yaptı.
Larisa hava üssünü ziyaret edip askerler ve subaylarla sohbet ettikten sonra pilot kıyafeti giyen Çipras, F16 uçağı ile Ege semalarında Siros, Limni, Bozbaba adalarının üstünde uçmuş. Larisa'ya döndükten sonra da kısa bir açıklama yaparak, "Ege semalarında uçarak kısa bir süre için sanal da olsa bir it dalaşının tansiyonunu hissettim. Yunan Hava Kuvvetleri'nin süper silahı, Yunan pilotların ruhu ve yüreğidir" şeklinde konuşmuş.
Uçuş sırasında herhangi bir Türk F16'sı ile temas olmadığı halde, ille de lafı oraya getirmekle ne amaçlamış olabilir acaba Çipras?
Neyi dürtüyor, ne körüklüyor?
Ege’de meselâ bir Somali jetiyle karşılaşmayacaktı ya!
Keşke öyle uykularını kaçırıp, rüyalarına girebiliyor olsak!
2.Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bayan Mariya Zaharova, “Türkiye’nin, Kırım'ı Rusya'nın parçası olarak tanımadığı” yönündeki haberler üzerine, “Bu gibi açıklamaların Kırım'ın Rusya'nın parçası olduğu gerçeğini değiştirmeyeceğini” vurguladı.
Bilindiği gibi Türkiye, Ukrayna’da Cumhurbaşkanları arasında yapılan görüşmede ve en üst düzeyde birinci ağızdan “Kırım’ın yasa dışı ilhakını tanımadığı ve tanımayacağı” değerlendirmesinde bulunmuştu.
Yâni böylece;
Aşağı Mezopotamya’daki yeni sınır komşularımız Amerika’dan sonra Rusya ile de aramızın şeker renk olması göze alınmıştı.
Ama KIRIM deyince…kâğıt kalem bir kenara bırakılıp derin bir nefes alınıyor.
Kırım, 1853-56 Rus Savaşı’dır.
20 yıl önce Haydarpaşa’daki hastahane bahçesinde tam bir ay seyrettiğim anıttır.
18 Mayıs 1944’de Stalin tarafından yük vagonlarında Sibirya’ya sürülen onbinlerdir.
Cemiloğlu’dur.
Nasıl ki Torosların yörüklerinden (doruklarından mı olacaktı?) bakılınca görülen Kıbrıs ise; Sinop’un en yüksek tepesine çıkınca (eskiden Rusya’yı gözetleyen Amerikan radarı vardı) görülebilen Akyar, Aluşta, Bahçesaray, Akmescit’tir.
Gönül yarasıdır, yürek yarasıdır, türküdür Kırım.</p>
<p>“Aluştadan Esken Yeller Yüzüme Vurdu
Balalıktan Ösken Evge Köz Yaşım Düştü
Men Bu Yerde Yaşalmadım Yaşlığıma Toyalmadım
Vatanıma Hasret Kaldım Ey Güzel Kırım”</p>
<p>Neyse… Şimdi ben;
Mütekabiliyet esasına göre Çipras’a ve Bayan Mariya’ya eşitleri tarafından benzer şekilde ve aynen cevap verilmesini bekliyorum.
1.Yıldırım pilot kıyafeti giyerek bir F16 ile Türk adaları ve kayalıkları üzerinde uçarak dalaşın ne olduğunu göstermeli;
2.Alımlı Bayan Zaharova da uygun ve gerekli cevabı almalıdır…
Ve tam bu arada ve eş zamanlı olarak; 4 Mart tarihinde Hatay merkez Antakya İlçesi'ne bağlı Yaylacık Mahallesi kırsalına düşen ve o tarihten beri tutuklu bulunan; Suriye Hava Kuvvetleri'ne ait MIG-21 savaş uçağının pilotu 56 yaşındaki Albay Mehmet Sufhan’ın, çıkarıldığı Hatay 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nce serbest bırakıldığını da bir kenara not ediverin lütfen…13 Ekim 2017</p> - kirim tatar 620x400

 

KAŞIKÇI ELMASI
HÜSEYİN MÜMTAZ

Dün sadece 12 saat içinde ve aynı anda Karadeniz ve Ege’de iki fırtına koptu.
1.Ege’de ellenmedik, ayak basılmadık, mangal yakılmadık, bayrak asılmadık ada ve kayalığımızı bırakmayan Yunanistan’ın, Başbakanı Çipras bütün bunlar yetmemiş gibi bir de “sanal it dalaşı” yaptı.
Larisa hava üssünü ziyaret edip askerler ve subaylarla sohbet ettikten sonra pilot kıyafeti giyen Çipras, F16 uçağı ile Ege semalarında Siros, Limni, Bozbaba adalarının üstünde uçmuş. Larisa’ya döndükten sonra da kısa bir açıklama yaparak, “Ege semalarında uçarak kısa bir süre için sanal da olsa bir it dalaşının tansiyonunu hissettim. Yunan Hava Kuvvetleri’nin süper silahı, Yunan pilotların ruhu ve yüreğidir” şeklinde konuşmuş.
Uçuş sırasında herhangi bir Türk F16’sı ile temas olmadığı halde, ille de lafı oraya getirmekle ne amaçlamış olabilir acaba Çipras?
Neyi dürtüyor, ne körüklüyor?
Ege’de meselâ bir Somali jetiyle karşılaşmayacaktı ya!
Keşke öyle uykularını kaçırıp, rüyalarına girebiliyor olsak!
2.Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bayan Mariya Zaharova, “Türkiye’nin, Kırım’ı Rusya’nın parçası olarak tanımadığı” yönündeki haberler üzerine, “Bu gibi açıklamaların Kırım’ın Rusya’nın parçası olduğu gerçeğini değiştirmeyeceğini” vurguladı.
Bilindiği gibi Türkiye, Ukrayna’da Cumhurbaşkanları arasında yapılan görüşmede ve en üst düzeyde birinci ağızdan “Kırım’ın yasa dışı ilhakını tanımadığı ve tanımayacağı” değerlendirmesinde bulunmuştu.
Yâni böylece;
Aşağı Mezopotamya’daki yeni sınır komşularımız Amerika’dan sonra Rusya ile de aramızın şeker renk olması göze alınmıştı.
Ama KIRIM deyince…kâğıt kalem bir kenara bırakılıp derin bir nefes alınıyor.
Kırım, 1853-56 Rus Savaşı’dır.
20 yıl önce Haydarpaşa’daki hastahane bahçesinde tam bir ay seyrettiğim anıttır.
18 Mayıs 1944’de Stalin tarafından yük vagonlarında Sibirya’ya sürülen onbinlerdir.
Cemiloğlu’dur.
Nasıl ki Torosların yörüklerinden (doruklarından mı olacaktı?) bakılınca görülen Kıbrıs ise; Sinop’un en yüksek tepesine çıkınca (eskiden Rusya’yı gözetleyen Amerikan radarı vardı) görülebilen Akyar, Aluşta, Bahçesaray, Akmescit’tir.
Gönül yarasıdır, yürek yarasıdır, türküdür Kırım.

“Aluştadan Esken Yeller Yüzüme Vurdu
Balalıktan Ösken Evge Köz Yaşım Düştü
Men Bu Yerde Yaşalmadım Yaşlığıma Toyalmadım
Vatanıma Hasret Kaldım Ey Güzel Kırım”

Neyse… Şimdi ben;
Mütekabiliyet esasına göre Çipras’a ve Bayan Mariya’ya eşitleri tarafından benzer şekilde ve aynen cevap verilmesini bekliyorum.
1.Yıldırım pilot kıyafeti giyerek bir F16 ile Türk adaları ve kayalıkları üzerinde uçarak dalaşın ne olduğunu göstermeli;
2.Alımlı Bayan Zaharova da uygun ve gerekli cevabı almalıdır…
Ve tam bu arada ve eş zamanlı olarak; 4 Mart tarihinde Hatay merkez Antakya İlçesi’ne bağlı Yaylacık Mahallesi kırsalına düşen ve o tarihten beri tutuklu bulunan; Suriye Hava Kuvvetleri’ne ait MIG-21 savaş uçağının pilotu 56 yaşındaki Albay Mehmet Sufhan’ın, çıkarıldığı Hatay 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nce serbest bırakıldığını da bir kenara not ediverin lütfen…13 Ekim 2017

 


Yazıları posta kutunda oku


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir