ABD – ÇİN EKONOMİ SAVAŞI

18 Ağustos’ta Beyaz Saray Baş Stratejisti Steve Bannon’ın, D. Trump yönetimindeki işine son verildi.
S.Bannon eski Goldman Sachs bankeri ve bir basın baronuydu, D.Trump’ın başkan olmasında birinci derecede rol oynadı.
Aşırı milliyetçi ve korumacı politikaların savunucusuydu, “Şahinlerin Şahini” olarak tanımlanıyordu.
“Çin ve İslamcılığı” ABD’nin en büyük iki tehditi olarak gösteriyordu. 
 
*
11 Ağustos’ta Charlotteville’de Beyaz Nasyonalistlerden gelen şiddet sırasında daha önce hiç olmadığı kadar sağa destek verdi.
Eh!  Charlotteville’in günah keçisi oldu.
Doğrusu, Beyaz Nasyonalistleri kınamayan Başkan Trump,  Bannon’ın yanında gölgede kalmayı başarmıştı…
 
*
S.Bannon, Başkan’ın  üzerinde​ çok ​ ciddi bir etkiye sahipti.
Başkan Trump’ın​, göreve başladığı ilk günlerde ABD-Çin arasındaki ilişkilerde bazı türbülanslarla karşı karşıya ka​lması bu etkilişime bağlandı.
​Mesela ​ABD’nin 1976’da diplomatik ilişkilerini kestiği Tayvan​’ın​ lideri Tsai Ing-wen ile benzeri görülmemiş bir telefon görüşmesi yapması​; “Tek Çin” politikasına şüphe düşür​dü.
​Çin ile olan dengesiz ticaret durumunu tekrar başlatması,
Hatta “Çin ile ticaret yapmak dahil olmak üzere başka şeyler yapmak zorunda kalmamak için neden bir Çin politikasına bağlı olduğumuzu bilmiyorum” demesi hep böyle algılandı…
 
*
Bannon, ABD’nin Çin’den yaptığı ithalatı sınırlamak için fikri mülkiyet anlaşmazlıklarını araştırmayı,
1974 Ticaret Yasası’ndan hareketle ABD teknolojileri ile ilgisi olan Çin mallarını satın alma limitiyle sınırlamayı düşünüyordu.
 
*
Nitekim yönetimden ayrılmadan önce The American Prospect dergisindeki  röportajında;
ABD’nin Çin ile ekonomik savaşa kilitlendiğini ve bu ülkeye karşı gelecekte agresif ticaret eylemleri düzenleneceğini,
Amerikalıların buna tüm benlikleriyle odaklanması gerektiğini söyledi.
 
*
ABD ve Çin arasında ekonomik savaş!
“Birimiz 25 ya da 30 yıl içinde tek egemen olacak. Ama bu mevcutla yola devam edersek onlar da 5-10 yıl içinde egemen olacak ve biz asla kurtulamayacağımız bir kırılmayı yaşayacağız” diyordu.
Bannon’la birlikte ABD’de, çelik ve bazı diğer mallara tarifeler getirilmesi ve Çin ile ticaret savaşı başlatılması düşünülür oldu.
 
*
ABD’de Bannon’un yönetimden ayrılışı Beyaz Saray karar alıcılarına global politikalarının radikal yönlerini azaltmak,
Daha konvansiyonel bir ekonomik gündemin seyri,
Böylece ABD’nin küresel konularda daha yapıcı katkılar sağlamasına yardımcı olması yönünde umut verici oldu… 
Ancak, serbest ticaretin ABD’yi tehdit ettiği inancında olan Başkan Trump, Beyaz Saray’da idi… 
 
*
Nitekim Başkan, 14 Ağustos’ta Çin pazarına giren yabancı şirketlerin teknoloji transferi yapma izinlerinin olup olmadığının araştırılmasını,
Çin’in ABD fikri mülkiyet haklarını çiğneyip çiğnemediğinin tesbitini isteyen bir araştırma mutabakatı imzaladı.
Bunun “çok büyük bir hamle” ve “sadece başlangıç” olduğunu söyledi…
 
*
ABD sırasıyla 1991, 1994 ve 1996’da  Çin’e ticari soruşturma başlatmıştır.
Her seferinde ABD ve Çin uzlaşmaya varmış ve karşılıklı olarak ticaret savaşından kaçınılmıştır.
 
*
Ama Trump’ın ticaret meselesinde Çin’i eninde sonunda kışkırtacağı düşünülüyordu…
Çünkü Trump iç ekonomiye büyük önem vermekte, inatla en büyük iç sıkıntıya Çin gibi dış ekonomilerin neden olduğuna inanmaktadır.
Kampanyası sırasında seçmenleri bu konuyu kolayca çözebileceğine inandırmıştır, işte şimdi vaatlerini yerine getirmenin zamanıdır…
Bu güne kadar Çin politikasını yumuşak tutan ancak Çin ile pazarlık yaparken üst düzey yetkileri elde edebilmek için ABD’nin Çin üzerindeki baskısını koruyan Trump, şimdi cini şişesinden çıkarmıştır…
 
*
ABD soruşturmalarının nereye  kadar ilerleyeceği ve sonuçların ne olacağını tahmin etmek zordur.
ABD bir dizi pazarlık argümanı toplayacak ve Çin’den faturayı ödemesini isteyecektir.
 
*
Çin’in de bu durumla  başa çıkabilmesi için ayrıntılı karşı tedbirleri alması gerekiyor.
Mesela ABD’li şirketlere anti-tekel ve anti-damping soruşturmaları yapabilir ya da ABD’yi  haksız rekabetle suçlayabilir.
Mesela ABD’nin çok önem verdiği tarımsal ürünler ve otomobil sektörlerine misilleme de yapabilir…
 
*
Ancak Çin’e karşı bir ekonomik savaş için kampanya yapmak kolaydır ama bunu destekleyenler tamamen hazırlanmalıdır.
Çünkü Çin’in ABD’ye ihracatı küresel sanayi zinciriyle ilgilidir.
Çin’in ticaret fazlasının yüzde 59’u, ABD’nin Çin’deki ortak girişimlerinden geliyor.
Çin ithalatına yüksek tarifeler getirilirse pek çok ABD şirketi zarar görecektir.
Dahası tüketiciler yükselen fiyatlar, ulaşım, depo ve perakende sektörleri ile yüzleşmek zorunda kalacak ve işgücü kesilecektir…
 
*
S.Bannon, ABD’nin ikinci adamı gibiydi.
Giderken hasletlerini Başkan Trump’a yüklemiş gibidir.
Halbuki ABD-Çin ticareti on yıllarca süren çabalarla oluşmuştur.
Şimdi bir ticaret savaşı yıkımdan başka birşey vaadetmiyor…
 
*
O yüzden ABD ve Çin’in her türlü çatışmayı önlemek ve yapıcı işbirliği konusunda karşılıklı endişeleri kaldırmak için denemeleri gereken çok neden vardır.
En önemlisi başta Çinlilerin ve Amerikalıların yaşama sevinçleridir… 
 
23.8.2017
18 Ağustos'ta Beyaz Saray Baş Stratejisti Steve Bannon'ın, D. Trump yönetimindeki işine son verildi.
S.Bannon eski Goldman Sachs bankeri ve bir basın baronuydu, D.Trump'ın başkan olmasında birinci derecede rol oynadı.
Aşırı milliyetçi ve korumacı politikaların savunucusuydu, "Şahinlerin Şahini" olarak tanımlanıyordu.
"Çin ve İslamcılığı" ABD'nin en büyük iki tehditi olarak gösteriyordu. 
 
*
11 Ağustos'ta Charlotteville'de Beyaz Nasyonalistlerden gelen şiddet sırasında daha önce hiç olmadığı kadar sağa destek verdi.
Eh!  Charlotteville'in günah keçisi oldu.
Doğrusu, Beyaz Nasyonalistleri kınamayan Başkan Trump,  Bannon'ın yanında gölgede kalmayı başarmıştı...
 
*
S.Bannon, Başkan'ın  üzerinde​ çok ​ ciddi bir etkiye sahipti.
Başkan Trump'ın​, göreve başladığı ilk günlerde ABD-Çin arasındaki ilişkilerde bazı türbülanslarla karşı karşıya ka​lması bu etkilişime bağlandı.
​Mesela ​ABD'nin 1976'da diplomatik ilişkilerini kestiği Tayvan​'ın​ lideri Tsai Ing-wen ile benzeri görülmemiş bir telefon görüşmesi yapması​; "Tek Çin" politikasına şüphe düşür​dü.
​Çin ile olan dengesiz ticaret durumunu tekrar başlatması,
Hatta "Çin ile ticaret yapmak dahil olmak üzere başka şeyler yapmak zorunda kalmamak için neden bir Çin politikasına bağlı olduğumuzu bilmiyorum" demesi hep böyle algılandı...
 
*
Bannon, ABD'nin Çin'den yaptığı ithalatı sınırlamak için fikri mülkiyet anlaşmazlıklarını araştırmayı,
1974 Ticaret Yasası'ndan hareketle ABD teknolojileri ile ilgisi olan Çin mallarını satın alma limitiyle sınırlamayı düşünüyordu.
 
*
Nitekim yönetimden ayrılmadan önce The American Prospect dergisindeki  röportajında;
ABD'nin Çin ile ekonomik savaşa kilitlendiğini ve bu ülkeye karşı gelecekte agresif ticaret eylemleri düzenleneceğini,
Amerikalıların buna tüm benlikleriyle odaklanması gerektiğini söyledi.
 
*
ABD ve Çin arasında ekonomik savaş!
"Birimiz 25 ya da 30 yıl içinde tek egemen olacak. Ama bu mevcutla yola devam edersek onlar da 5-10 yıl içinde egemen olacak ve biz asla kurtulamayacağımız bir kırılmayı yaşayacağız" diyordu.
Bannon'la birlikte ABD'de, çelik ve bazı diğer mallara tarifeler getirilmesi ve Çin ile ticaret savaşı başlatılması düşünülür oldu.
 
*
ABD'de Bannon'un yönetimden ayrılışı Beyaz Saray karar alıcılarına global politikalarının radikal yönlerini azaltmak,
Daha konvansiyonel bir ekonomik gündemin seyri,
Böylece ABD'nin küresel konularda daha yapıcı katkılar sağlamasına yardımcı olması yönünde umut verici oldu... 
Ancak, serbest ticaretin ABD'yi tehdit ettiği inancında olan Başkan Trump, Beyaz Saray'da idi... 
 
*
Nitekim Başkan, 14 Ağustos'ta Çin pazarına giren yabancı şirketlerin teknoloji transferi yapma izinlerinin olup olmadığının araştırılmasını,
Çin'in ABD fikri mülkiyet haklarını çiğneyip çiğnemediğinin tesbitini isteyen bir araştırma mutabakatı imzaladı.
Bunun "çok büyük bir hamle" ve "sadece başlangıç" olduğunu söyledi...
 
*
ABD sırasıyla 1991, 1994 ve 1996'da  Çin'e ticari soruşturma başlatmıştır.
Her seferinde ABD ve Çin uzlaşmaya varmış ve karşılıklı olarak ticaret savaşından kaçınılmıştır.
 
*
Ama Trump'ın ticaret meselesinde Çin'i eninde sonunda kışkırtacağı düşünülüyordu...
Çünkü Trump iç ekonomiye büyük önem vermekte, inatla en büyük iç sıkıntıya Çin gibi dış ekonomilerin neden olduğuna inanmaktadır.
Kampanyası sırasında seçmenleri bu konuyu kolayca çözebileceğine inandırmıştır, işte şimdi vaatlerini yerine getirmenin zamanıdır...
Bu güne kadar Çin politikasını yumuşak tutan ancak Çin ile pazarlık yaparken üst düzey yetkileri elde edebilmek için ABD'nin Çin üzerindeki baskısını koruyan Trump, şimdi cini şişesinden çıkarmıştır...
 
*
ABD soruşturmalarının nereye  kadar ilerleyeceği ve sonuçların ne olacağını tahmin etmek zordur.
ABD bir dizi pazarlık argümanı toplayacak ve Çin'den faturayı ödemesini isteyecektir.
 
*
Çin'in de bu durumla  başa çıkabilmesi için ayrıntılı karşı tedbirleri alması gerekiyor.
Mesela ABD'li şirketlere anti-tekel ve anti-damping soruşturmaları yapabilir ya da ABD'yi  haksız rekabetle suçlayabilir.
Mesela ABD'nin çok önem verdiği tarımsal ürünler ve otomobil sektörlerine misilleme de yapabilir...
 
*
Ancak Çin'e karşı bir ekonomik savaş için kampanya yapmak kolaydır ama bunu destekleyenler tamamen hazırlanmalıdır.
Çünkü Çin'in ABD'ye ihracatı küresel sanayi zinciriyle ilgilidir.
Çin'in ticaret fazlasının yüzde 59'u, ABD'nin Çin'deki ortak girişimlerinden geliyor.
Çin ithalatına yüksek tarifeler getirilirse pek çok ABD şirketi zarar görecektir.
Dahası tüketiciler yükselen fiyatlar, ulaşım, depo ve perakende sektörleri ile yüzleşmek zorunda kalacak ve işgücü kesilecektir...
 
*
S.Bannon, ABD'nin ikinci adamı gibiydi.
Giderken hasletlerini Başkan Trump'a yüklemiş gibidir.
Halbuki ABD-Çin ticareti on yıllarca süren çabalarla oluşmuştur.
Şimdi bir ticaret savaşı yıkımdan başka birşey vaadetmiyor...
 
*
O yüzden ABD ve Çin'in her türlü çatışmayı önlemek ve yapıcı işbirliği konusunda karşılıklı endişeleri kaldırmak için denemeleri gereken çok neden vardır.
En önemlisi başta Çinlilerin ve Amerikalıların yaşama sevinçleridir... 
 
23.8.2017 - trump usa abd amerika

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir