Yeliz KORAY
yelizkoray41@gmail.com
Sorgu-la
Giriş gelişme yapmadan bodoslama söyleyeceğim…
En büyük FETÖ’cüler 15 Temmuz için meydanda şov yaparken benim neden soğuk nezarethanede titreyerek sabahı beklediğimi sorgula!
15 Temmuz şehitlerine saygısızlık yaptığımı söylerken “birkaç Mehmet için” meclisi açmayanları sorgula.
Ufacık çocuklara, askerime,polisime, köylüme, öğretmenime, kurşun sıkan PKK’lılara çadırdan mahkeme kurup bir saatte serbest bırakanların benim için neden saldırıya geçip, savcı değiştirdiklerini sorgula.
Ahh Mehmet abi, Hasan Amca, Aynur Teyze…
Koklamaya kıyamadığımız evlatlarımıza “Bir kereden bir şey olmaz” diyenler hala meclis koltuklarında otururken..
bana kahpe diyen ahlakını sorgula!
‘Fikir özgürlüğüm’ nedeniyle neredeyse benim için idamı getirecek olanların, bebek katilini neden barış elçisi yaptıklarını sorgula.
Çok uzak değil, birkaç yıl önce ‘megri megri’ diye timsah gözyaşı döküp, ‘şemmamme’ ile halay çekenlerin beni neden terör örgütü propagandası yapmakla suçladığını sorgula.
Ülkenin MİT’i, Genel Kurmay Başkanı, Başbakanı, Cumhurbaşkanı dururken, darbe teşebbüsünü neden enişteden duyduğunu ve enişte kadar istihbaratı olmayanların hala koltuklarında neden oturduklarını sorgula.
Aynaya baksa FETÖ’cü görecek kişilerin, neden hala “Bizde FETÖ’cü yok” dediğini sorgula.
Benim cinsel kimliğim üzerinden ‘vermekle’ ilgili iğrenç fanteziler üretirken,
“Ne istediniz de vermedik” diyenlerin;
babasının malı gibi vermedik neyin kaldığını sorgula.
Bırak gazeteciliğimi, bir insan olarak ‘Düşünce özgürlüğüm’ Anayasada koruma altına alınmışken..
Hakkımı gasp edenlerin, Anayasanın ilk dört maddesini neden kurcaladıklarını sorgula.
Emniyete, TBMM’ye, askeriyeye, MİT’e ve devletin en büyük kademelerine bir bir yerleştirilen teröristlerin şimdilerde neden ‘sızdılar’ diyerek “sütten çıkmış ak kaşık” olduklarını sorgula.
Mehmetçik dağda, karlar üstünde, konservesini çakmağıyla ısıtmaya çalışırken, FETÖ’nün bu kadar parayı nasıl bulduğunu sorgula.
Şehit cenazeleri hep damı akan gecekondulardan çıkarken, bize dindar nesil diye bas bas bağıranların çocuklarının neden Amerika’da, İsviçre’de, kumar masalarında keyif çattıklarını sorgula.
Vatandaşına, “Vandal, çapulcu, kaportası bozuk, ananı da al git, gavat”diye hakaretler edenleri şak şaklarken beni neden edepsiz ilan ettiklerini sorgula.
Bırak AKP’yi, MHP’yi, CHP’yi, HDP’yi…
Zamanı gelince birbirlerine ‘kafatasçı-vampir’ diyenlerin menfaatleri için nasıl dost olduğunu düşün. Maaşımız, sigortamız,tazminatımız, primlerimiz, haklarımız aylarca konuşulurken; söz konusu vekil maaşları olunca nasıl tam kadro meclisi doldurup bir saatte ortak karar aldıklarını sorgula.
‘Halkı kin ve düşmanlığa sevk ettiğimi, ayrıştırdığımı’ düşünürken, Doğu’da yirmi küsür şehrimizi Kürdistan ilan edenlerin neden Cumhurbaşkanlığında ağırlandığını sorgula.
Eğitim, sağlık, barınma, korunma…
Devletin en asli görevlerini düşün.
Gencecik fidanları okutamayan devletin çocuklarımızı neden cemaat evlerine mahkum bıraktığını sorgula.
Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Ahmet Taner Kışlalı, Gaffar Okkan ve daha niceleri taa 30 sene önceden “Bunlar darbe yapacak” dedi diye cemaatlere, tarikatlara kurban giderken, kulaklarını tıkayanların,
şimdi utanmadan nasıl “kandırıldık” dediklerini sorgula.
“Yaratılanı yaradandan ötürü severim” diyenlerin bizleri neden Alevi, Sünni, Kürt, Türk diye ayırdığını sorgula.
Geçmişinden, tarihinden, kültüründen bi haber nesil yetiştirmek için gömlek değiştirir gibi müfredat değiştirenlerin ‘Kara Fatma’yı hakaret sayıp’ bizi ne hale getirdiği düşün, Eğitimini sorgula.
Neredeyse Anayasayı değiştirmeye çalışmaktan yargılanacakken, özerklik isteyenlerin nasıl elini kolunu sallaya sallaya dolaştığını sorgula.
Yalnızca 15 Temmuz’un değil, tüm milli bayramlarımızın aynı coşkuyla kutlanmasını istedi diye, 60 kilo bir kadının iki satır yazısından neden bu kadar korktuklarını sorgula.
Biz her Cuma okul çıkında ‘Korkma’ diye başlayan İstiklal Marşımızı okurken,
her Cuma bir dua sallayanların bizi neden korkuttuğunu sorgula.
KORKMA!
Yeni nesil maalesef bilmeyecek; biz her sabah sınıflarımıza koşmadan “Türküm” diye bağırarak Ant içerken, bazılarının T.C. kısalmasından bile neden rahatsız olduğunu sorgula.
Dün 28 Şubat diye bağırıp, türbanlı kardeşlerimiz için sözde adalet naraları atan simsarların, bugün kendinden olmayanlar için hukukçulara nasıl kamu hizmeti yaptırdığını sorgula.
“Bizden hain çıkmaz” diye bana hakaret eden Dadaş amcacım, benim soyuma sopuma ineceğine “Takla at da göreyim” diye seni sirk maymununa çevirenleri sorgula.
Yıllarca teröristlerle karı-koca gibi olanların şimdi kendilerinden olmayan herkesi terörist ilan etmelerini düşün, “Yavuz hırsızın ev sahibini nasıl bastırdığını”sorgula.
Hatta daha ileri git!
Karı kocanın neden boşandığını da sorgula.
Ben sorguladığım için SORGULANDIM!
Ne olur uyan gaflet uykusundan.
Korkma sen de sorgula.
Gençliğe hitabeyi oku..
Birinci vazifeni hatırla,
“Muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur.”
Son paragrafı sorgula…