Dünkü Ballı Damatlar yazımda şöyle demiştim.
Yargıç yargılarken ve karar verirken inançlarını ve görüşlerini duruşma salonunun dışında bırakmalıdır.
Çünkü tarafsızlık yargı görevinin tam ve doğru bir şekilde yerine getirilmesinin esasıdır.
Dedim ya artık bağımsız adaleti artık mumla arar olduk.
Geçmişe baktığımızda, hukukun üstünlüğü kavramı yasaların şekline değil, içeriğine göre anlam kazanırdı.
Günümüzde yasaların içeriği siyasal gücün isteklerinden ibaret oluyor.
Evet, bugün bunu daha iyi anladık.
Yazılarımda zaman, zaman ,sıra CHP ye gelecek ne Parti kalacak ne de milletvekili demişimdir.
Elbette müneccim olmaya gerek yok.
Siyaset aynen satranç oyununa benzer.
Çocukluğumda amcam Nevzat Süer’in arkadaşları ile oynadığı bu oyunda saatlerce neden düşündüklerini merak ederdim.
Amcam Türkiye’de satrancın yayılmasında çok emeği olan uluslararası satranç ustası namlı ve defalarca Türkiye şampiyonu olan bir insandı.
Bugün adına turnuvalar düzenlenen bir değerdi.
Büyüdüm, bende oynamaya başladım ve o zaman anladım ki bu oyunu oynarken karşındaki rakibinin oynayacağı en aşağı on hamleyi düşünmek zorundasın.
Üzülerek söylüyorum ki CHP bunu yapamadı.
İşte bugün bu düşüncelerimin başlangıcı oldu.
CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu tutuklandı.
Önce müebbet hapis cezası, sonra 25 yıla indirim yapıldı.
Kimse kusura bakmasın ama bunlar hep Kılıçdaroğlunun uzlaşmacı ve pasif uzlaşmacı politikaları yüzünden oldu.
***
Berberoğlu’nun tutuklandığını Çarşamba günleri İMECE Platformu toplantısında olduğumdan
ancak eve döndüğümde öğrenebildim.
Ve çok üzüldüm.
MİT TIR’larının görüntülerini yayınladığı için ceza almış.
Bu tırlar devlet sırrıymış.
Meğer,içlerinde ilaç diye silahlar yüklüymüş.
Biraz önce AKP başbakan yardımcısı olan Tuğrul Türkeş’in eski partisi MHP de genel başkan yardımcısı iken CNN Türk’te yaptığı konuşmayı izledim.
“Sayın Başbakan da Sayın Cumhurbaşkanı da meydan, meydan gezip ‘onlar Türkmenlere gidiyordu’ diyor. Bu konuda taraf tutmak MHP’ye yakışmaz. Burada bizi izleyenlerin huzurunda yemin ediyorum, vallahi ve billahi o silahlar Türkmenlere git-mi-yor-du. Bilerek öylüyorum.”diyordu.
Bu meydana çıkınca devlet sırrı olmuş.
Oysa bizler bu haberi ilk önce Ulusal Kanalda çok daha önce izlemiş, Aydınlık gazetesinde okumuştuk.
Bu haber niteliğinde olan yazılar, görüntüler nasıl devlet sırrı oluyormuş hayret!
Esas devlet sırrı, Türkiye’nin tüm güvenlik ve askeri sırlarının saklandığı Kozmik Odanın aratılmasıydı…
Bence CHP Milletvekilinin tutuklanması CHP ye gözdağıdır.
Aba altından sopa göstermektir.
BOP Projesi kapsamında Türkiye’yi karıştırmak isteyenler adım adım ilerliyorlar.
Erdoğan istediği kadar birliktelik nutukları atsın vaziyet hiç te öyle değil.
Sinsi düşman boş durmuyor ve ne yazık ki Erdoğan’da bu oyunlara alet oluyor.
Bu konuda söylenecek çok söz var ama şimdilik susmayı tercih ediyorum.
Enis Berberoğlu’nun tutuklanması sonrasında, CHP’li vekillerin Genel Kurulu terk etmesine AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan, “Meclis’i terk etmek size görev veren millete haksızlık yapmak demektir. Burayı terk etmek milletvekili ruhuna bağdaşan milletin bize verdiği güvene bağdaşan bir yaklaşım olmaz” demiş.
Vay be!
Sözlere bakın.
“Meclis’i terk etmek görev veren millete haksızlık yapmak demekmiş.
Peki, o zaman milletin görev verdiği vekili hiç bir delil olmadan hapise tıkmak millete haksızlık değil midir?
Bu ülkede adaletin kırıntısı kalmamış, maalesef adalet çökmüştür.
Kılıçdaroğlu geç de olsa çok önemli bir karar aldı.
Hele şükür.
Yarın saat 11.00’de Güvenpark’ta olacağım. Elimde sadece Adalet yazan pankart olacak. Adaletin olmadığı bir halk mı olur devlet mi olur. Güvenpark’ta olacağım ve yürüyüşümüzü başlatacağım.”dedi.
Böylece CHP üzerindeki ölü toprağını atacak inşallah.
Kılıçdaroğlu yarın Ankara’dan İstanbul’a yürüyecek ve 81 ilimizde eylemler başlayacak.
Zararın neresinden dönülse kardır.
***
Yürü be CHP seni kim tutar?
Millet hep bunu bekledi senden…
Tünay Süer
15Haziran2017