1.. Tert.am’ de yer alan “Türkiye ilk ulusal füzesini Kara Deniz’ de test etti” başlıklı haber Ermeni faaliyetleri ile ilgili değil. Ancak, internette yayın yapan bir Ermeni web sitesinde yer aldığından ve özellikle yurt dışında yaşayan bazı takipçilerimizin henüz duymamış olabileceğinden bu güzel haberi mesajımıza almayı uygun gördük. Haberin özeti şöyle: “ 280 Km. menzilli Bora füzesinin test atışı Sinop’ ta yapıldı. Füze belirlenen hedefin çok yakınına düştü. MSB Fikri Işık ‘ Kendimize güvenimiz büyük ölçüde arttı dedi…Roketsan tarafından geliştirilen füze 610 mm. çapında, 470 kg. ağırlığındaki harp başlığını yüksek öncelikli hedeflere taşıyabiliyor. Haberde , Türk savunma sanayisi ile ilgili M60T muharebe tanklarının modernizasyonu ve bazı diğer haberler de yer alıyor….”
- Armenpress’ te yer alan habere göre, ABD’ nin enerji sektöründe önde gelen yedi firması Ermenistan’ da yenilenebilir enerji konusunda yatırım yapmaya istekli…17 Mayıs’ ta Ermenistan’ da yapılacak “Yenilenebilir Enerji Konferansı” nda konu derinliğine tartışılacak…
http://www.armenpress.am/eng/news/890379/seven-leading-us-companies-interested-in-investing-in-armenia’s-energy-sector.html
- Armedia.am’ de yer alan habere göre; “ Esad, Suriye halkı yüzlerce milyarlık tazminat isteme hakkına sahip” dedi. Esad, Belarus yayıncısı ile yaptığı söyleşide ayrıca şunları da bildirdi; “ Esad, çatışmasız bölgeler konusuna destek veriyor. Rus girişimi, prensip olarak doğru, ancak, doğru sonuç verip vermeyeceği uygulama sonucunda anlaşılacak dedi…. Tazminat konusunda ‘ Bizim, terörizmi destekleyen ve kan dökülmesine neden olan ülke ve kuruluşların parasına ihtiyacımız yok, ancak, Belarus, Rusya, İran ve Kuzey Kore gibi ülkeler gerçeği söylüyorlar ve Batı’ nın isteklerini yapmıyorlar…’ dedi…..”
- Panarmenian.net, Ermenistan’ da iktidardaki Cumhuriyet Partisi’ nin yeni başbakanı ilan edeceğini bildiriyor…. Bilindiği gibi, Perşembe günü Ermenistan Halk Partisi ve Ermenistan Devrimci Federasyonu Dashnaktsutyun politk bir koalisyon anlaşması yapmışlardı….
- Armenianweekly ve Panarmenian.net’ te yer alan habere göre “ ABD Ulusal İstihbaratı Karabağ’ da geniş çaplı bir çatışma olabileceği ikazını yapıyor.”
- Avim Bülteni’ nde yer alan haberin özeti şöyle : “ 5 incisi Malatya’da gerçekleştirilen “1915 Olayları ve Uluslar arası Hukuk” temalı çalıştayda konuşan Avrasya İncelemeleri Merkezi Başkanı Emekli Büyükelçi Alev Kılıç, “Ermeni sorununun hukuki yönlerini masaya yatırıyoruz” dedi……..Dün İnönü Üniversitesi Kalegöl Otel’de düzenlenen Çalıştay’ a Emekli Büyükelçi Alev Kılıç, İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay ve yaklaşık 25 akademisyen katıldı…… Çalıştay’ dan önce gazetecilere kısa bir değerlendirmede bulunan Emekli Büyükelçi, Alev Kılıç, Avrasya İncelemeleri Merkezinin diğer konuların yanında özellikle Ermeni sorunuyla yakından ilgilenen belki de Türkiye’de uzun vadeli bu konuda çalışan tek düşünce kuruluşu olduğunu söyledi……..Bu çalıştayı çeşitli üniversitelerle ortaklaşa yaptıklarını dile getiren Kılıç, “Biz bir süredir Ermeni sorununun hukuki yönlerini masaya yatırıyoruz. Ermenilerin taleplerinin hukuki yönleri ve bunlara karşı vereceğimiz cevaplar. Bununla ilgili akademisyenlerle, hukukçu akademisyenlerle ve tarihçilerle bir dizi çalıştay düzenledik. …..Bugün de Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinden gelen yaklaşık 25 akademisyenle tekrar aynı konuda aynı konunun farklı boyutlarında bir çalıştay düzenliyoruz” diye konuştu…..”
- Agos Gazetesinde yer alan haberin başlığı ; “ Nefret söylemi devleti ve çoğunluğun hassasiyetlerini korumak için kullanılıyor.” Haberden özet alıntılar : “ Avukat Derya Bayır’ın ‘Türk Hukukunda Azınlıklar ve Milliyetçilik’ kitabı İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları’ndan çıktı. 2012’de London School of Economics and Political Science Üniversitesi’nde kabul edilen ‘Negating Diversity: Minorities and Nationalism in Turkish Law’ başlıklı doktora tezinin güncellenmiş Türkçe çevirisi olan kitapta, Osmanlı’dan günümüze Türk hukukunda azınlıklarla ilgili yasal mevzuat ve uygulamalar inceleniyor.… Yapılan söyleşide Derya Bayır şunları söyledi: “ Türk devleti uluslar arası organlar önünde sivil milliyetçi bir devlet olduğu ve hukuk sisteminin etnik ve dini ayırım gözetmediğini iddia edegelmiştir. Ancak, Türk mevzuatı, kanun gerekçeleri, mecliste kanunlar üzerinde yapılan tartışmalar ve yargı organlarının kararları göstermektedir ki, dini ve etnik aidiyetler kanun yapıcılar için her zaman önemli olmuştur, ve hukuk sistemi bu konudaki devletin hassasiyetleri üzerine kuruludur. Yani sizin etnik veya dini kökeninizin ne olduğu, soyunuzun kökleri vs. yasal statünüzün ve haklarınızın belirlenmesinde önemli olmuştur yasa koyucu için. …….Bu anlamda, Türk ve Sünni Müslüman olmayan topluluklar Cumhuriyet tarihi boyunca dezavantajlı bir yasal statüye sahip olmuşlardır….”